“Liderlik ruhumda var”

Sırbistan Ligi şampiyonu Partizan’dan gelen deneyimli orta saha oyuncusu, yeni ekibinde formunu daha da yukarı taşıyıp, ara verdiği milli takıma dönmeyi hedeflediğini dile getirdi.

Gençlerbirliği’nin bu sezon kadrosuna kattığı Sırp oyuncu Milan Smiljanic, Türkiye Ligi’nin başlamasını sabırsızlıkla beklediğini belirtip, “Sırbistan’da ilgiyle takip edilen mücadelenin içinde yer alacak olmak bana da ayrı bir heyecan veriyor. Burada, hem daha önce aynı takımda oynadığım, hem de aynı ülke futbolundan gelen arkadaşlarım var. Onlarla birlikte, yeni takımımda önemli işler yapmayı hedefliyorum” dedi.
Smiljanic’in, Gençlerbirliği’ne gelişi, Başkan İlhan Cavcav’ın daha önce bizzat izlemeye gittiği oyuncuların transferine benziyor. Cavcav, geçmiş dönemlerde kendisine önerilen isimleri seyretmeye gitmiş, çoğu zaman başka isimleri transfer ederek, Ankara’ya dönmüştü. Milan’ın transferinde de aynı durum yaşandı. Teknik Direktör Metin Diyadin ile birlikte Sırbistan Ligi’nin son haftasında oynanan Vojvodina-Partizan maçında, Vojvodina’nın forveti Oumarou Aboubakar’ı yakından görmek isteyen Cavcav’ın radarına, Partizan’ın orta alandaki ismi Milan Smiljanic takıldı. Milan, Cavcav’ın, Metin Diyadin ile yapılan imza töreninde, ‘Sırbistan’da 99 numaralı bir oyuncu beğendik’ dediği isimdi.

“TRANSFERİM İKİ GÜNDE GERÇEKLEŞTİ”

Bu gelişmeyi anlatarak söyleşiye başladığımız Milan, başkanın tutumuna saygı duyduğunu belirtip, şunları söyledi:
“Maçtan sonra hem başkan hem de teknik direktör ile görüştüm. Oyunumu beğendiklerini ve transfer etmek istediklerini söylediler. O gün her zamanki gibi bana verilen görevi yapmaya çalışmış ve normal futbolumu oynamıştım. Kulüpte bir şeyler konuşuluyordu ama benim fazla bilgim yoktu. Her şey çok çabuk gelişti ve 2 gün içinde de transfer gerçekleşti. Gençlerbirliği, benim için yabancı bir kulüp değil. Hem Sırbistan’da ilgiyle izleniyor hem de yakından tanıdığım arkadaşlarım orada forma giyiyor. Ante ve Zec de aynı ekolden gelen isimler. Sıkıntı çekmeyeceğimi daha baştan düşünmüştüm. Buraya geldikten sonra gördüğüm ortam beni yanıltmadı.”

“İSPANYA LİGİ TECRÜBEM ETKİLİ OLDU”

“26 yaşındayım ve 4 yıl İspanya ligi tecrübesine sahibim. Transferimde bunun da etkili olduğunu düşünüyorum. 2-3 seçenek daha vardı ama Gençlerbirliği’ni tercih ettim. Bunun için üzerinde çok fazla da düşünmedim açıkçası. Öne çıkaran fark, eski takım arkadaşlarım, Petroviç ve Tomiç’in burada olmasıydı. Gençlerbirliği’nde kendimi yeniden gösterip, yakalayacağım çıkış ile bir süredir uzak kaldığım milli takıma yeniden döneceğime inandım.”
“Bana göre Türkiye Ligi, Avrupa’nın zorlu ligleri ile aynı değerde. Sırbistan’da da bir imajı var. Gençlerbirliği de belli çizgisi olan bir takım. Böyle bir ekibin parçası olmak benim için de önemli. İspanya’da, 4 yıl boyunca Espanyol forması giydim. Zaman zaman takım kaptanlığı yaptım. Partizan ise her zaman zirveye oynayan bir ekip ve son 6 yılın şampiyonu. Bu ekiplerde kazandığım tecrübemi, yeni takımıma aktarmayı hedefliyorum.”

“TÜRK VE SIRP FUTBOLCULAR GÜÇLÜ KARAKTERDE”

“Şampiyon bir takımı bırakmak elbette zordur. Taraftarın da üzüldüğünü biliyorum ama profesyonel yaşamda bunlar var ve onlar benim neler yaptığımı biliyorlar. İyi iletişim içinde olduğumdan gideceğim yerde de başarılı olmamı isteyeceklerinden eminim.”
“Sırp ve Türk oyuncular sportif karakter olarak güçlüler. Gençlerbirliği’nde, 5 Sırp oyuncunun bulunması dezavantaj değil. Bizler, profesyonel olarak işimizi en iyi şekilde yapmak zorundayız. Hem kendi kariyerimiz, hem takımımız hem de ülkemiz için. Oynadığım her takımda, sürekli mücadele eden, hırsla oynayan bir profil çizdim. Bu da hem taraftarı hem de teknik adamları mutlu etti. Genç yaşta takım kaptanlığı gibi önemli sorumlulukları üstlendim. Takım kaptanı olmadığım kulüplerde, doğal yapımdaki liderlik ruhunu sahaya yansıttım. Bu yüzden de hep saygı gördüm. Gençlerbirliği’nde de aynı saygıyı hem oyuncu arkadaşlarımdan hem de taraftardan göreceğimi umuyorum.”

“GERÇEKÇİ HEDEF AVRUPA LİGİNE GİTMEK”

“Partizan’da sürekli zirveye oynayan, Avrupa kupalarında, Şampiyonlar Liginde forma giyen bir oyuncuydum. Şimdi kariyerimde yeni bir sayfa açıyorum. Türk futbolunda hangi takımların zirve yarışı yaptığını, kimlerin iddialı olduğunu biliyorum. Gençlerbirliği’nde yeniyim ve büyük hedefleri dile getirecek kadar kulübü tanımıyorum. Ama gerçekçi olmak gerekirse, hedef UEFA Kupası’na gidecek dereceyi elde etmek olmalı. Benim için Tomiç, bir maestrodur. Tosiç’in burada sevildiğini biliyorum. Sol kanatta gerçekten çok etkilidir. Lekiç ise golcüdür. Geçen sezon şanssız bir dönem geçirdi. Bu sezon daha iyi maçlar çıkaracağını ve gol sayısını arttıracağını düşünüyorum.”