UEFA Kupası’na katılma şansını, geçtiğimiz sezon son maçta evinde Ç.Rize’ye yenilerek kaçıran Gençlerbirliği, yeni futbol yılına da aynı hedefi seçerek başladı. Biten sezonun sonuna doğru başlayan; "
yönetim-muhalif kanat çekişmesi" ve
seçim kargaşasının, yeni döneme nasıl yansıyacağı, doğrusu merak konusuydu.
Yeni yüzler geldiTakımdan;
Ömer, İsmail, Uğur ve
Baki gibi tecrübeli isimler ayrılırken,
Traore, Nisoise, Recep, Draman, Engin ve
Okan gibi yeni yüzler, kırmızı-siyahlı forma altında yeni bir heyecana soyundu. Yeniden yapılanan genç ekibin, sezonun ilk yarısının ilk bölümünde yaşadığı sıkıntının adı
’istikrardı.’ İyi oynayıp, kaybettiği maçlar oluyor, akıllara,
’Bu takım ne zaman patlama yapacak?" sorusu kazınıyordu. 19 Mayıs Stadı’nda V.Manisa, karşısında alınan 5-0’lık yenilgi, 17 haftanın en acı hatırasıydı. Camiada herkesin hafızalarından biran önce silmek istediği maç, daha önce iki kez kaybettiği çırağına karşı, ustanın verdiği acı bir ders gibiydi.
Unutulmazların arasına ise eski teknik direktör
Ziya Doğan’ın takımı Trabzonspor’a karşı alınan 3-0’lık galibiyet girdi. O maçta; hırs, coşku ile birleşmiş, adı konmamış bir başkaldırış, isyan bayrağını, 3 kez rakip kalenin direğine astırmıştı.
Kart rekoru’Sert oynayıp, kasti faullerle bizi yıldırıyorlar’ eleştirileri, son birkaç sezondur Gençlerbirliği için klasik hale gelen, rakip takım yakınmasıydı. Bunun sıkça dile getirilmesi hakemleri de etkilemiş olacak ki, kırmızı-siyahlılar, geride kalan sezonlara oranla kart görme konusunda kendi rekorlarını bile alt üst etti.
Bu dönemde; yönetim, olağan kongre ve yeni üyeliklerin iptali davalarının stresi ile boğuşurken, muhalif kabinenin
’gölgesi’ onlar üzerinde farklı bir baskı oluşturdu. İlk dava, yönetim lehine sonuçlanınca başkan ve arkadaşları rahat bir nefes aldı.
Kriz aşıldıİnişli-çıkışlı grafik çizen Gençlerbirliği, kupada Ankaragücü’ne kaybedince, kulüp öncü şok ile dalgalandı. Başkan
Cavcav ile teknik direktör
Bakkal arasındaki
’kriz’ yumuşak geçişle aşılırken, takımın
’balans ayarı’ yeniden yapıldı.
Bunun sonrasında ise ilk yarının sonuna kadar esecek, kırmızı-siyah bir fırtına başladı. Üst üste kazanılan puanlar, herkesin moralini yükseltti. Ligde puan cetvelinde basamakları koşar adım tırmanan takım, kupada da iddiasını ortaya koydu. İlk yarıda perde kapanırken, Gençlerbirliği,
Beşiktaş karşısında aldığı 3-0’lık muhteşem galibiyetle manşetlerdeydi.
Beştepe’nin En’leri
KIRMIZI-siyahlılar, ilk devredeki 7 maçta gol atamadı.
Fenerbahçe ve Gaziantep’e 2-0, V.Manisa’ya 5-0, Beşiktaş ve Galatasaray’a 1-0 yenilgi, Bursa ve Kayseri ile 0-0 berabere kaldı. Başkent ekibi, 6 karşılaşmada da kalesini gole kapadı. Trabzonspor’u 3-0, K.Erciyes’i 2-0, Ç.Rize ve Antalya’yı 1-0 ile geçen kırmızı-siyahlılar, Bursa ve Kayseri karşısında sahadan golsüz eşitlikle ayrıldı.
Gençlerbirliği, en farklı galibiyetine Trabzonspor (3-0) ve Konyaspor (4-1) önünde ulaştı. Gençler’in istikrar abidesi RispİLK yarıyı 27 puanla 5.sırada tamamlayan Gençlerbirliği’nde, geçen sezon olduğu gibi takımın en istikrarlı oyuncusu İsveçli
Fredrik Risp oldu. Defans oyuncusu ligin ilk yarısındaki 17 maçta 90 dakika sahada kaldı.
Risp’i,
Gökhan (16),
Mehmet Çakır ve
L.Traore (13),
Eren (12),
Okan ve
Mehmet Nas (10) izledi.
Risp, 1530 dakika ile en uzun süre oyunda kalan oyuncu oldu.
Gökhan 1517,
M.Çakır 1457 ve kaptan
Erkan da 1242 dakikayla İsveçli’yi takip etti. Kaleci
Recep, M.Nicoise ve genç oyunculardan
Ferhat, ligde 90 dakika forma giymeyen futbolcular oldu. 13 dakikayla kaleci
Recep en az forma şansı buldu.
Ferhat 21 dakika, sezon başında büyük umutlarla alınan
Nicoise ise 231 dakika sahada kaldı.
Kırmızı kartlar
BAŞKENT ekibinde 15 futbolcu, toplam 39 sarı kart görürken, Engin, Erkan, Draman, Mehmet Nas, Okan, Ayman ve Tuna kırmızı kartla oyun dışı kalarak, takımlarını eksik bıraktı.
Bakkal: Bize yakışanı yaptıkTEKNİK direktör
Mesut Bakkal ilk yarıyı değerlendirirken,
"Takımım kendine yakışanı yaptı" dedi. İlk yarıda, son 5 haftanın istedikleri düzeyde geçtiğini vurgulayan
Bakkal, "8.haftadan sonra oynadığımız maçlarda 2-3 puan eksiğimiz var. Ankaragücü mağlubiyeti hiç hesaplamadığımız bir yenilgiydi. Son 5 haftada bunları telafi ettik. Şu anda ikinci ile aramızda 3 puan var. Şimdi hedef farklılaştı. İkinci devrede işimizin daha yoğun ve daha zor olacağını biliyoruz" dedi.
İkinci yarıda takıma iki tane Brezilyalı oyuncunun katılacağını anlatan Bakkal, şöyle konuştu:
"Kadromuz 23-24 kişi oldu. Her zaman söylediğim gibi transfer bitmez. Bize katkı sağlayacak bir adam daha bulduğumuz zaman almayı düşünürüz. Kulüpte de bu konuda iyi bir koordinasyon var. İkinci devrede kendi sahamızda daha fazla maç oynayacağız. Bu avantajı iyi kullanmak istiyoruz. Hedefsiz olduğunuz zaman bir yere gitmeniz mümkün değil. İçerdeki maçları kazandığımız taktirde en azından hedefimiz UEFA Kupası diyebiliriz"