Deniz GÜREL
Oluşturulma Tarihi: Haziran 02, 2011 00:00
Başkent’in en büyük yurtlarından Atatürk Öğrenci Yurdu’nda geçtiğimiz günlerde skandal bir yurt baskını yaşandı. Kız öğrencilerin okulda olduğu sırada odalara giren idareciler çantalardan saç düzleştiricilere kadar bir çok özel eşyaya el koydu
BAŞKENT’in en büyük öğrenci yurtlarından Kurtuluş semtindeki
Atatürk Öğrenci Yurdu geçtiğimiz günlerde çok ilginç bir oda baskınına sahne oldu.
Hem kız hem erkek öğrenciler için ayrı binaların bulunduğu yurtta 9 Mayıs günü kız öğrenciler okuldayken yapılan denetimde, öğrencilerin özel eşyalarına el konulduğu iddia edildi. Kız öğrencilerin çantaları bile alınırken bazı öğrenciler yurt yönetimi hakkında suç duyurusunda bulundu. Eşyalarına el koyulan Burcu Akyar, Kübra Minnet ve Berna Çakar isimli öğrencilerin suç duyurusu dilekçelerinde şu iddialara yer verildi:
“09.05.2011 tarihinde benim okulda olduğum zamanda yurt idarecileri tarafından denetim maksatlı dört kişi olarak kaldığımız odamıza girilmiştir. Ancak idareciler denetim sınırlarını aşarak şahsıma ait çantalarıma ve hatta tuvalet kâğıtlarına dahi el koymuşlardır. İdareciler bu eşyalarımıza el koyarken herhangi bir tutanak tutmamışlardır.
Eşyalar zarar gördü
Daha sonra öğrendiğim üzere söz konusu muamele diğer öğrencilere de yapılmış ve onların da pantolon, çanta, temizlik malzemesi gibi eşyalarına el konulmuştur. İdarece hukuka aykırı bir şekilde, tutanak dahi tutulmadan toplanan eşyalarımız gelişigüzel bir biçimde bir odaya yığılmış ve çoğu eşyamız kirlenmiş, yırtılmış, kırılmış, kullanılamaz hale gelmiştir. Bunun yanında toplanan çantalarımızdaki özel eşyalarımızın akıbeti meçhuldür.
İdarecilerle 09.05.2011 tarihlinde 21.00 sularında yaptığımız görüşmede eşyalarımızın şu an itibariyle iade edilmeyeceği, yurt müdürü Ali Kurt ile görüşüldükten sonra iade edilip edilmeyeceğine karar verileceği ifade edilmiştir. Tüm bunlara ek olarak yurttaki tüm idarecilerin amiri konumunda olan yurt müdürü Ali Kurt, meydana gelen bu hukuka aykırılıklar, mağduriyetler ve daha da vahimi işlenen bu suçlar karşısında her zaman idarecilerini savunduğu gibi, idareciler de bu tür olaylarda artık klişeleşen cümle olan ‘Disiplin cezası alırsın. Memur olamazsın, memuriyetini yakarız’ gibi tehditkar ifadeler kullanmaktadır. Yurt Müdürü Ali Kurt ise, “Rutin uygulama yaptık” demekle yetindi.
Eşyaları dört gün sonra alabildikÇANTALARINI ve özel eşyalarını dört gün sonra alabildiklerini söyleyen mağdur öğrencilerden Burcu Akyar, yurt yönetimi tarafından şikayetlerinden vazgeçmeleri yönünde baskı yapıldığını öne sürdü. Akyar yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Yaşadığımız son olayda yurt müdürü Ali Kurt her hangi bir olay yüzünden karşısına çıkan öğrenciye, ‘Senin memuriyetinle oynarım, geleceğini yakarım’ gibi tehditkar ifadeler kullanıyor. Arkadaşım Kübra Minnet’in dördüncü sınıfta olduğunu, bu sene yurttan ayrılacağını, ben daha yurtta kalacağım için en azından benim vazgeçmemi ima eden cümleleri oldu. Dört gün sonra eşyalarımızı alabildik.
O dört gün boyunca da nerede, ne şartlar altında saklandığı konusunda da hiçbir bilgimiz yoktu. Zaten toplanan eşyalarımız hakkında tutanak da tutulmamıştı. Yapılan şeyin suç hatta bir nevi hırsızlık olduğunu söylediğimizde bu yetkiye sahip olduklarını söylediler ısrarla. Ayrıca sadece çantalarımız değil, saç düzleştiricisi bile alındı.”