Kırmızı alarm

Süper Lige bir yıl aranın ardından yeniden dönen Gençlerbirliği, ilk iki haftanın ardından hem oyun hem de skor olarak beklentilerin uzağında kalırken, oyuncularının kırmızı kart görmesi sonucu ağır bir fatura ile karşılaştı. Ligin ilk haftasında Çaykur Rizespor’a kendi evinde 1-0 yenilen Gençlerbirliği, yeni transferi Flavio Ramos’un kırmızı kartla oyun dışı kalması nedeni ile o mücadelede yaklaşık 55 dakikayı bir kişi eksik oynamak zorunda kalmıştı. Başkent ekibi, 2. haftanın kapanış müsabakasında ise ligin yeni ekibi Gazişehir Gaziantep’e deplasmanda 4-1 kaybederken yine kırmızı kartların bedelini ödedi. Gençlerbirliği’nde Ahmet Oğuz 27, Polomat da 38. dakikada kırmızı kart görüp, arkadaşlarını yalnız bıraktı. Sahada kalan oyuncular, uzatmalarla birlikte yaklaşık 70 dakika eksik mücadele edip, ayakta kalmaya çalıştı.



HAKEMİN İLK SÜPER LİG DENEYİMİ

Gazişehir ile Gençlerbirliği arasında oynanan maçı yöneten hakem Atilla Karaoğlan yönetimi ve kararları ile tepki çekti. Süper Ligde ilk kez maça çıkan Karaoğlan, kritik pozisyonları iyi süzemedi. VAR’a gidilen anlarda, kararların çok geç alınması da sahadaki hakem ile bilgisayar başındakiler arasındaki iletişimin iyi kurulamadığını gösterdi. İki haftayı sıfır puanla geçen Gençlerbirliği’nde dikkat çekici nokta, takımın eksik kaldıktan sonra verdiği reaksiyondu. Kırmızı-siyahlılar, hem Çaykur Rize hem de Gazişehir Gaziantep maçlarında, eksik oynarken çok daha etkili ve dirençli bir görüntü sergiledi. Özellikle, genç oyuncular; Arda, Berat, Rahmetullah ve Soner’in çırpınışları, yabancılara ve takımda ağabey olarak öne çıkanlara, aidiyet duygusunu göstermesi açısından örnek olacak nitelikteydi.



İLK 25 DAKİKA ÇOK İYİ OYNADIK

Gençlerbirliği Teknik Direktörü Mustafa Kaplan, ilk 25 dakika çok iyi mücadele eden ve pozisyona giren bir takım gördüğünü söyledi. Fırsatları değerlendiremediklerini belirten Kaplan, şöyle konuştu: “Girdiğimiz pozisyonları gole çevirseydik belki soyunma odasına biz 2-0 önde girecektik ancak olmadı. 9 kişi kaldıktan sonra futbolcularımın gösterdiği onurlu duruş ve çabalarından dolayı onları tebrik ediyorum. Ayrıca hakemi de gösterdiği kartlardan dolayı kutluyorum. Hiç hak etmediğimiz bir mağlubiyet aldık. Ülke futbolu olarak böyle devam edersek bir yere varamayız. Hiç olmayacak iki kırmızı kart gördük. Geçen hafta 10 kişi bu hafta 9 kişi kaldık. Sahada onurlu koşan ve çabalayan futbolcularımızın emeği ne olacak. İlk 25 dakikadaki pozisyonlarda golü bulmamız lazımdı. Hakemlerin de daha dikkatli olmasını tavsiye ediyorum. Rakibi galibiyetten dolayı kutluyorum.”



RAKİPLER BİRBİRİNDEN ZORLU

Lige iki yenilgi ile başlayan Gençlerbirliği’ni zorlu bir fikstür bekliyor. Kırmızı-siyahlılar, önümüzdeki hafta, kendisi gibi henüz puan alamayan Medipol Başakşehir’i ağırlayacak. Kırmızı-siyahlılar, milli maç arasının ardından deplasmanda Trabzonspor, içerde Alanyaspor ile karşılaşacak. Gençlerbirliği, 6. haftadaki başkent derbisinde, Ankaragücü ile puan mücadelesi verecek.

ALINAN GALİBİYETTEN MEMNUNUM

Gazişehir Gaziantep’in Teknik Direktörü Marius Sumudica, maçı rahat kazandıklarını ve alınan puandan memnun olduğunu söyledi. Sumudica, karşılaşmaya çok iyi başladıklarını ve ilk golü bulduklarını ifade edip, şunları söyledi:
“Rakibin ilk yarıda 9 kişi kalmasın bizim için iyi bir avantaj oldu. İstanbul’da oynadığımız ve 5-0 kaybettiğimiz maçtan sonra bu alınan üç puandan çok memnunum. Maçı baştan sona kadar kontrol ettiğimize inanıyorum. Gerçekten 5-0’dan sonra bu takımı motive etmek çok zordu. Rahat bir maç aldık ve daha fazla gol atabilirdik. 4-1 öndeyiz ve taraftarın bizi ıslıklamasını anlamıyorum. 3-4 bin kişiden daha fazla taraftar bekliyordum. Kulüp tarihinde iç sahada oynadığı ilk Süper Lig maçını kazandı ve daha fazla taraftara ihtiyacı var. Bu takım bu kentin takımı. Ben 90 dakika boyunca kenardan taktik vermeye devam ettim ve daha fazla gol atmalarını istedim. Rakip takım 9 kişi kalmış ve biz 3-0 öndeyiz. Sahada takımı dinç tutmak onları motive etmek zor. Takım 4-1 kazanırken takımlarına böyle mi destek veriyorlar. Bu takımın daha fazla desteğe ihtiyacı var.”



SAHADA NELER OLDU:

Atilla Karaoğlan (Hakem): İlk Süper Lig maçında, sınıfı geçemedi. Zorluk derecesi yüksek olmayan maçı, kararları ile zora soktu. Kurallar elbette vardır ancak oyunun ruhu denen olgu konusunda kendisini geliştirmesi gerekiyor.
Diallo: Oyunun başında çok kritik bir kurtarış yaptı. Güray’ın gol olan vuruşunda yaptığı hata affedilir türden değil. Kafalarda hala takımın birinci kalecisi mi sorularını dolaştırıyor.
Ahmet Oğuz: Daha önce de yazdım, takımın canını yakan pozisyonlarda hep onun adı geçiyor. Kaç sezondur Süper Ligde ancak hala çok acemice işler yapıyor. Tatmin etmeyen bir çizgisi vardı şimdi ise hızla inişte.
Toure: Arkasına atılan toplarda ağır kalıyor. Yanındaki partneri ve defans kurusundaki takım arkadaşları sürekli değiştiğinden onun da kafası karışıyor.
Arda: Süper Ligdeki ilk maçında karşılaştığı tablo bir oyuncunun başına gelebilecek en kötü senaryoydu. Ancak 9h dakika boyunca, enerjik, dinamik ve özveriliydi. Yıldırım Mert’in yerini doldurmaya aday.
Polomat: Oyuna iyi başlayan isimlerdendi. Sol kanatta etkili bindirmelerle rakibi zorladı, kritik bir pas uzattı. Penaltı ve kırmızı kart pozisyonunda şanssız olduğu kadar dikkatsizdi.
Candeas: Onun etkinliğini göstermesi hem arkasındaki savunmacıya hem de forvetteki arkadaşına bağlı. Takım iki maçtır eksik kalınca, o da ne yapacağını tam olarak bilemedi. Bitirici noktalara uzak kalıp, top getiremedi.
Berat: Rize maçının ikinci yarısındaki çıkışını Gaziantep’te sürdürdü. Futbolunu her gün geliştiriyor. İkinci yarıda farklı bir görev üstlendi. Bir gol attı, bir topu direkten döndü, bir kez de mutlak golü kaçırdı.
Baiano: İlk maçına çok coşkulu ve tempolu girdi. Orta alanda takıma agresif bir hava kattı. Ancak yarım saaten sonra sahadaki düzen değişince sağ beke geçmek zorunda kaldı. Fikir edinmek için beklemek gerek.
Nadir: Hakem, Ahmet Oğuz ve Sio ile birlikte maçın bu hale gelmesinin sorumlusuydu. Olmadık yerde rakibe gol şansı verip, maçın hikayesini farklı bir noktaya taşıdı.
Sesesgnon: Fizik olarak diri kalabilmesi için diğer arkadaşlarının daha çok mücadele edip onun yükünü hafifletmesine gerekiyor. İki maçtır böyle bir ortam oluşmadı. Yine de elinden geleni yapma gayretinde.
Sio: Bu maçın tartışılması gereken birinci aktörü. Maçın başında yakaladığı pozisyonları gole çevirse, bugün belki çok farklı şeyler konuşuyor olabilirdik. Kulübe yolu göründü gibi.
Rahmetullah: Çok genç, bazen aşırı özgüvenden kaynaklı basit top kayıpları yapıyor ancak kesinlikle üzerinde durulması ve fazla süre verilmesi gereken bir oyuncu.
Soner: Kısa süre görev aldı ancak mücadeleye her zaman hazır bir yapısı var.
Halil İbrahim: Bir bek olarak daha sert ve kararlı oynamalı.



CEZAYI KESMEK KOLAY OLMAMALI

Gençlerbirliği yönetimi, Gazişehir maçının hakemi Atilla Karaoğlan’a yazılı açıklama ile tepki gösterdi. Açıklamada, kulübün hatalardan ders çıkaracağı ve özeleştiri yapacağı belirtilirken, şu ifadelere yer verildi: “Hakemlerin özeleştiri yapmalı. Futbolcular, atılmamak için dikkatli davranmalı ancak hakemler de maçların 11-11 tamamlanmasına özen göstermeli. Centilmenlik sıfatını göğsümüzde gururla taşıyoruz. Canımız yakmak, bize karşı rahat, tereddütsüz düdükler çalmak, cezalar kesmek bu kadar kolay olmamalı. İki maçta kartlar, aleyhimize kolaylıkla çıktı. Gazişehir maçında, topa yakın oyuncuların hareketlerini süzemeyen, pozisyonun devamını okuyamayan hakem Karaoğlan, kırmızı kartına başvurarak Ahmet Oğuz’u oyundan attı. VAR’a başvurmadan “cezayı kesen” Karaoğlan, Polamat’a gösterdiği kırmızı kart için neredeyse 8 dakika VAR hakemleriyle pozisyon değerlendirmesini bir “açık oturuma” dönüştürdü. İlk yarıya eklenen 8 dakika Karaoğlan’ın hakemliğinin göstergesi oldu. Biz, kural ve kararların adil uygulanacağı maçları heyecanla bekliyoruz. Sahada gençlerimiz Arda, Berat, Rahmetullah vardı. Gençlerbirliği kültürünün en önemli özelliği oyuncu yetiştirmek ve ülkeye futbolcu kazandırmaktır. Karaoğlan, kariyerinin ilk Süper Lig maçında merhum onursal başkanımız İlhan Cavcav’ın “Futbolcu yetiştiriyoruz, teknik adam yetiştiriyoruz, hakem de mi yetiştirelim ? sitemini hatırlattı. Umarız, terfisinin haklılığını performansıyla göstererek Süper Lig hakemi olduğunu en kısa zamanda kanıtlar.”