Güncelleme Tarihi:
SAĞLIKLI KİLO KAYBI SAĞLIYOR
“Merkezinde beslenmeyi esas alan ve ülkemizde yeni oluşan bu yaklaşım, Fonksiyonel Tıp alanında eğitim almış hekim ve diyetisyenin oluşturduğu bir ekip çalışmasını gerektirir. Biz diyetisyenlerin genel olarak uyguladıkları standart yaklaşımlar fonksiyonel tıp ile değişim göstermektedir. Çünkü vücut bir sistem olarak görülüp, bu sistemdeki hastalığın en temel nedenine inildiğinde iyileşme kalıcı olmaktadır. Yeni nesil fonksiyonel tıp yaklaşımını benimseyen diyetisyenlerle kilo vermenin kalıcı hale geldiği görülmektedir. Bir bakıma ‘on kilo ver, sonra geri al’ dönemi kapanmaktadır. Bireyin kilo alımına sebep olan beslenme alışkanlıkları, besin hassasiyetleri, stres yönetimi ile beslenmesinin ilişkisi, mide-bağırsak sağlığı, uyku düzeni göz önünde bulundurulmakta, kapsamlı bir değerlendirme ile sağlıklı bir kilo kaybı sağlanmaktadır. Ayrıca kaybedilen ağırlık kalıcı olarak korunabilmektedir.
İYİLEŞME SÜRECİNE KATKISI VAR
Fonksiyonel Tıp beslenme şekli kilo vermenin yanı sıra, özellikle kronik hastalıkların iyileşmesine de büyük oranda katkıda bulunmaktadır. Günümüzdeki kronik çoğu hastalık vücudun bazı sistemlerindeki dengesizlikten kaynaklanır. Fonksiyonel yaklaşımda yaşam şeklini değiştirmek esastır. Kişinin beslenmesi de yaşam şeklinin önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Öyle ki, obezite, diyabet, kalp hastalıkları, hipertansiyonun yanı sıra haşimato tiroidit, romatoid artirit, migren, fibromiyaji gibi farklı hastalıkların hem gelişmesinde hem de tedavisinde kişinin beslenmesi çok önemlidir.
PAKETLİ GIDALARDAN UZAK DURUN
Hasimato tiroidit, tiroit bezinin hasarına sebep olan kronik bir hastalıktır ve bir inflamasyon söz konusudur. Bu inflamasyonu azaltmak için beslenmede ne gibi değişiklikler yapılabilir? Öncelikle bu inflamasyonu tetikleyen paketli gıdalarda bulunan basit şeker, trans yağ asitleri ayrıca omega 6 içeren ayçiçek yağ, mısırözü yağ, civa maruziyeti fazla olan besinler beslenmeden çıkarılır. Hashimato tiroiditte sızdıran bağırsak sendromu denilen bir durum da olabilmektedir. Diğer taraftan gluten ve süt ürünlerine hassasiyet gelişebilir. Bu durumda bağırsak sağlığının yeniden sağlanması için, dönemsel olarak gluten ve süt ürünleri beslenmeden çıkarılabilir. Elbette bu düzenlemeler kişiye özgü bir şekilde yapılmalıdır. Bu hastalığın iyileşmesinde ayrıca stres yönetimi, uykunun düzenlenmesi, toksik yükün azaltılması da çok önemlidir. Görüldüğü üzere pek çok alanı dikkate alan fonksiyonel tıp yaklaşımı, tüm bu süreçleri değerlendirerek kişinin sorununu ele alıp ve bir ekip şeklinde tedavi planını hazırlamak ve uygulamak anlamına gelmektedir. Bu yönüyle bakıldığında kalıcı sonuç almak için vücut sisteminin dengesizliklerini ele alan bütünsel bir süreçtir."