Güncelleme Tarihi:
Ümit KOZAN-Bahar DEMİREL-Nursima KESKİN / ANKARA, (DHA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümete Katar krizi üzerinden önerilerde bulunarak, "Katar, ihvana desteği kesmeli. Bu konuda, ihvanı destekleyecek siyasetten AK Parti uzak durmalı. Desteğini süratle çekmeli ve 'rabia' simgesinden vazgeçmeli. Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar arasında taraf olmamalı. Taraf olmak, soruna taraf olmaktır" dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM'de düzenlenen grup toplantısında konuştu. Arap Yarımadası'nda, Katar konusundaki son gelişmelere değinen Kılıçdaroğlu, "İslam dünyasının geldiği noktaya bakın. Barış ayında, bereket ayında İslam dünyasının kendi içinde düştüğü çelişkiye bakın. Hepimizin bunlardan ders çıkarması lazım. Eğer siyaseti, politikayı siz etnik kimlik ve inanç üzerinden yaparsanız acıyı ve kanı asla önleyemezsiniz. Bu konuda hükümete önerilerimiz var. Katar, ihvana yani Müslüman Kardeşlere desteği kesmeli. Bu konuda ihvanı destekleyecek siyasetten AK Parti uzak durmalı. Müslüman Kardeşleri destekliyor, başta AK Parti'nin genel başkanı. Bu çok tehlikelidir. O desteğini süratle çekmeli ve aynı şekilde 'rabia' simgesinden de vazgeçmeli; çünkü Mısır, Suudi Arabistan ve BAE Müslüman Kardeşleri terör örgütü olarak görüyor. Siz gitmişsiniz Müslüman dünyanın terör örgütü olarak gördüğü ihvanın simgesini getiriyorsunuz AK Parti'nin simgesi haline getiriyorsunuz. Hani bunun yerlisi hani bunun millisi? Bir terör örgütünün dört parmağını getirdiniz, kendi simgeniz yaptınız. AK Parti'nin ihvandan desteğini süratle çekmesi lazım" diye konuştu.
"TÜRKİYE, SUUDİ ARABİSTAN VE KATAR ARASINDA TARAF OLMAMALI"
Katar krizi üzerinden hükümete önerilerde bulunan Kılıçdaroğlu, "Yemen'deki kirli savaşın bitirilmesi konusunda başta BM olmak üzere Türkiye'nin de her türlü desteği vermesi lazım. Yemen'deki kirli savaş, süratle sonlandırılmalı. Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar arasında taraf olmamalıdır. Tarafsızlığını korumalıdır. Arap dünyasıyla ilgili bizim temel politikamız, Arap dünyasıyla dostluğumuzu koruyacağız; ama Arap dünyasındaki kavgaların tarafı olmaktan özenle kaçınacağız. Taraf olmak, soruna taraf olmaktır. Tarafsızlığınızı korursanız çözümün ana aktörü olursunuz" dedi.
"BİZİM HAYATIMIZ, FETULLAH GÜLEN CEMAATİYLE MÜCADELEYLE GEÇTİ"
Meclis 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu'nun çalışmalarıyla darbe girişiminin aydınlatılması konusunda bir sonuca ulaşılamadığını savunan CHP lideri Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Ben zaman zaman iktidarı eleştiriyorum. Darbe yapanların, kimler olduğunun ortaya çıkarılmasını istiyorum. Eğer gerçek failleri bulup, ortaya çıkaramazsak darbeyle gerçek anlamda yüzleşmiş olamayız. Haksızlıklar varsa da üzerine gidilmesi lazım. Ben bunları söylerken, eleştiri konusu oluyor. Bize diyorlar ki 'Siz FETÖ'yü mü destekliyorsunuz?'. Bizim hayatımız, bizim politikamız Fetullah Gülen cemaatiyle mücadeleyle geçmiştir. Araştırma önergeleri verdik, soruşturma önergeleri verdik. Hükümetin yaptığı icraatları eleştirdik. Bir siyasal partinin yapması gereken her şeyi yaptık. Darbeyle ilgili kafamızda büyük sorular var. O konuda, komisyondaki arkadaşlarımız bizim tarihimizi geçecek çok önemli raporu hazırlıyorlar. Hem partimizin hem Türkiye'nin hem Türk siyasal hayatının iradesine tercüman olacak bir rapor hazırlıyorlar. Sorularımıza yanıt almış değiliz ve bu sorular, raporumuzda yer alacak"
"NE SÖYLERSENİZ SÖYLEYİN, HAYAT HAKKINI HERKESE TANIYACAĞIZ"
Türkiye'nin bir darbe süreciyle karşı karşıya olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "OHAL ile yönetilen bir Türkiye'yle karşı karşıyayız. Kimsenin hakkını korkudan arayamadığı bir Türkiye'yle karşı karşıyayız. Biz demokrasi istiyoruz. Birlikte ve huzur içinde yaşamak istiyoruz. 'Hayır' diyorlar. 'Ya bizim söylediğimizi yapacaksın ya da sana hayat hakkı tanımayacağız' diyorlar. Ne söylerseniz söyleyin, hayat hakkını herkese tanıyacağız. Düşünce özgürlüğünü herkese tanıyacağız. Bu ülkede hepimiz, birlik içinde ve kardeşçe yaşayacağız" dedi.
"ŞİMDİ DE FETÖ'NÜN 'DAMATLAR KOLU' ÇIKTI"
CHP lideri Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti. "FETÖ'cülerin 'baklavacılar kolu' vardı, 'pastacılar kolu' vardı. Şimdi de FETÖ'nün 'damatlar kolu' çıktı. Damatlar içeride ama onun dışında kimse içeride değil. Aynı menzile yürüyenler dışarıda; ama damatlar içeride. 'Ne istediniz de vermedik?' diyenler dışarıda, damatlar içeride. Ülkeyi parsel parsel satanlar dışarıda, damatlar içeride. 'Dön artık bitsin bu hasret' diyenler, dışarıda; damatlar içeride. FETÖ liderinin kardeşinin cenaze törenine koşa koşa gidenler dışarıda, damatlar içeride. Daha acı olanı ise OHAL kararnameleriyle hak arayan insanlar içeride; ama Türkiye'yi götürüp, acımasız bir şekilde FETÖ'ye teslim edenler dışarıda. Darbenin siyasi ayağı ortaya çıkıncaya kadar her türlü mücadeleyi yapmaya Türk milletine söz veriyorum. Hepinize söz veriyorum, darbenin siyasi ayağını ortaya çıkaracağız"
FOTOĞRAFLI