Kentin göbeğindeki gizli hazine eksiklerini arıyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Eylül 09, 2008 00:00
Roma İmparatoru Caracalla döneminde inşa edilen ve dünyanın ikinci büyük hamam kompleksi Roma Hamamı’nda 2008 yılı kazı çalışmalarına başlandı. Kazılarda geçen yıl eksik kalan mimari unsurlar açığa çıkarılacak ve dükkanlardan biri ile Kutsal Yol’da bulunan sütunların restorasyon çalışmaları gerçekleştirilecek.
Ay başında Roma Hamamı Açıkhava Müzesi Ören Yerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izniyle başlanan kazıya, Anadolu Medeniyetleri Müze Müdürü Hikmet Denizli’nin kısa bir süre önce vefatı nedeniyle Müze Müdür Yardımcısı Emel Yurttagül başkanlık ediyor.
Kazı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmeleri Merkez Müdürlüğünün sağladığı ödenekle, Yurttagül başkanlığında, Anadolu Medeniyetleri Müzesi uzmanlarından arkeolog Aynur Talaakar Akalın ve Mehmet Akalın tarafından gerçekleştirilecek. Kazı heyetinde ayrıca kültür uzmanı, konservatör Latif Özen, Ankara Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. Musa Kadıoğlu, Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden Doç. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu, Yrd. Doç. Dr. Sema Kadıoğlu, Ankara Üniversitesi Başkent Restorasyon Konservasyon Programından Doç. Dr. Selçuk Yener, Doç. Dr. Bekir Eskici ve uzman Ali Akın Akyol da bulunacak.
Havuz bölümü yeniden
Bu seneki çalışmalarda, geçen yıl eksik kalan mimari unsurlar açığa çıkarılacak ve dükkanlardan biri ile Kutsal Yol’da bulunan sütunların restorasyon çalışmalarına başlanacak. Ayrıca hamam kompleksinin soğuk bölüm (frigidarium) ve soyunma yerleri (apoditerium) bölümlerinde 10x10 metre ebatlarındaki alanın taban döşemesinin restorasyon ve tamamlama çalışmaları gerçekleştirilecek. Hamamın havuz bölümünde (piscina) de orijinal mozaik taban döşemesi incelenerek en azından bir bölümü ayağa kaldırılmaya çalışılacak.
Açıklama yazıları
Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin 1997 yılında gerçekleştirdiği kazılar sonucunda bulunan ve daha sonra Kurul kararı ile Roma Hamamı’na taşınarak burada sergilenen, Roma Dönemi’ne tarihlenen Balgat Mezarı ile Roma Hamamı Açıkhava Müzesi Örenyerinde sergilenen bir lahite ait kapağın restorasyonu 2008 yılı programı içinde yer alıyor.
Roma Hamamı Örenyerinde bulunan yazıtlı taşlar ile kabartmalı mimari parçaların önemli olanları için açıklama yazısı hazırlanarak örenyerini gezen ziyaretçiler bilgilendirilecek.
Ayrıca, Roma Hamamı Örenyerinde bulunan tüm arkeolojik eserlerin altlarına toprağa temasını engellemek için andezit kaide konularak iklim şartlarından daha az etkilenmeleri sağlanacak.
Ziyaretçi sayısı çok düşük
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün, bu kazıların eskiden beri devam ettiğini anımsattı.
Hikmet Denizli’nin başkanlığında 2 yıl önce müze müdürlüğü kazısı olarak bu kazılara biraz daha fazla ödenek ayırarak hız verdiklerini anlatan Düzgün, "Çünkü Ankara Türkiye’nin başkenti. Türkiye’nin başkentinin orta yerinde böyle önemli bir ören yerimiz var. Ama bu çok insan tarafından bilinmiyor. Ziyaretçi sayısı çok düşük" dedi.
Düzgün, gelen ziyaretçilerin burada daha çok kültürel ve arkeolojik varlığı görebilmesi açısından toprak altındaki eserlerin gün yüzüne çıkmasının önem taşıdığını belirterek, bu nedenle 2 yıldır kazıya büyük ağırlık verdiklerini kaydetti.
Başkent tarihine ışık tutacak
ANADOLU Medeniyetleri Müzesine bağlı olan Roma Hamamı Müzesi Örenyeri, 1931 yılında Ulus-Dışkapı doğrultusundaki Çankırı Caddesi’nin yapımı sırasında açığa çıkan mimari kalıntılarla arkeoloji biliminin gündemine girdi.
Roma İmparatoru Caracalla döneminde (M.S 212-217) inşa edilmiş dünyanın ikinci büyük hamam kompleksi Roma Hamamı’nın ören yerindeki ilk kazı çalışmaları 1937’de başladı. Kazılar, 1938-39, 1940-43 ve 1944-47 yıllarında devam etti. Kompleksin Frig, Roma, Bizans, kısmen de Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde iskan görmüş büyük bir höyük olduğu anlaşıldı.
Kazı, temizlik ve restorasyon çalışmaları, 2007 yılında 5 Mayıs-14 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirildi. Kazı ve temizlik çalışmaları neticesinde, Roma Hamamı’ndan başlayan ve Augustus Mabedi’ne ulaşan Kutsal Yol’un Roma Hamamı Açıkhava Müzesi sınırları içerisinde kalan kesiminin sınırları tespit edildi. Kutsal Yol’un kenarında yer alan ve Roma Dönemi mimari özelliklerini yansıtan dükkanlara ait mimari unsurlar açığa çıkarılmaya başlandı.
2007 kazı sezonunun en önemli buluntusu, mermerden yapılmış, 2.20 metre ölçülerindeki Hermes Heykeli oldu. Ayrıca, dönemi karakterize eden kandiller ve kemik aletler diğer kazı buluntularını oluşturdu.
Kazı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmeleri Merkez Müdürlüğünün sağladığı ödenekle, Yurttagül başkanlığında, Anadolu Medeniyetleri Müzesi uzmanlarından arkeolog Aynur Talaakar Akalın ve Mehmet Akalın tarafından gerçekleştirilecek. Kazı heyetinde ayrıca kültür uzmanı, konservatör Latif Özen, Ankara Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. Musa Kadıoğlu, Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden Doç. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu, Yrd. Doç. Dr. Sema Kadıoğlu, Ankara Üniversitesi Başkent Restorasyon Konservasyon Programından Doç. Dr. Selçuk Yener, Doç. Dr. Bekir Eskici ve uzman Ali Akın Akyol da bulunacak.
Havuz bölümü yeniden
Bu seneki çalışmalarda, geçen yıl eksik kalan mimari unsurlar açığa çıkarılacak ve dükkanlardan biri ile Kutsal Yol’da bulunan sütunların restorasyon çalışmalarına başlanacak. Ayrıca hamam kompleksinin soğuk bölüm (frigidarium) ve soyunma yerleri (apoditerium) bölümlerinde 10x10 metre ebatlarındaki alanın taban döşemesinin restorasyon ve tamamlama çalışmaları gerçekleştirilecek. Hamamın havuz bölümünde (piscina) de orijinal mozaik taban döşemesi incelenerek en azından bir bölümü ayağa kaldırılmaya çalışılacak.
Açıklama yazıları
Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin 1997 yılında gerçekleştirdiği kazılar sonucunda bulunan ve daha sonra Kurul kararı ile Roma Hamamı’na taşınarak burada sergilenen, Roma Dönemi’ne tarihlenen Balgat Mezarı ile Roma Hamamı Açıkhava Müzesi Örenyerinde sergilenen bir lahite ait kapağın restorasyonu 2008 yılı programı içinde yer alıyor.
Roma Hamamı Örenyerinde bulunan yazıtlı taşlar ile kabartmalı mimari parçaların önemli olanları için açıklama yazısı hazırlanarak örenyerini gezen ziyaretçiler bilgilendirilecek.
Ayrıca, Roma Hamamı Örenyerinde bulunan tüm arkeolojik eserlerin altlarına toprağa temasını engellemek için andezit kaide konularak iklim şartlarından daha az etkilenmeleri sağlanacak.
Ziyaretçi sayısı çok düşük
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün, bu kazıların eskiden beri devam ettiğini anımsattı.
Hikmet Denizli’nin başkanlığında 2 yıl önce müze müdürlüğü kazısı olarak bu kazılara biraz daha fazla ödenek ayırarak hız verdiklerini anlatan Düzgün, "Çünkü Ankara Türkiye’nin başkenti. Türkiye’nin başkentinin orta yerinde böyle önemli bir ören yerimiz var. Ama bu çok insan tarafından bilinmiyor. Ziyaretçi sayısı çok düşük" dedi.
Düzgün, gelen ziyaretçilerin burada daha çok kültürel ve arkeolojik varlığı görebilmesi açısından toprak altındaki eserlerin gün yüzüne çıkmasının önem taşıdığını belirterek, bu nedenle 2 yıldır kazıya büyük ağırlık verdiklerini kaydetti.
Başkent tarihine ışık tutacak
ANADOLU Medeniyetleri Müzesine bağlı olan Roma Hamamı Müzesi Örenyeri, 1931 yılında Ulus-Dışkapı doğrultusundaki Çankırı Caddesi’nin yapımı sırasında açığa çıkan mimari kalıntılarla arkeoloji biliminin gündemine girdi.
Roma İmparatoru Caracalla döneminde (M.S 212-217) inşa edilmiş dünyanın ikinci büyük hamam kompleksi Roma Hamamı’nın ören yerindeki ilk kazı çalışmaları 1937’de başladı. Kazılar, 1938-39, 1940-43 ve 1944-47 yıllarında devam etti. Kompleksin Frig, Roma, Bizans, kısmen de Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde iskan görmüş büyük bir höyük olduğu anlaşıldı.
Kazı, temizlik ve restorasyon çalışmaları, 2007 yılında 5 Mayıs-14 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirildi. Kazı ve temizlik çalışmaları neticesinde, Roma Hamamı’ndan başlayan ve Augustus Mabedi’ne ulaşan Kutsal Yol’un Roma Hamamı Açıkhava Müzesi sınırları içerisinde kalan kesiminin sınırları tespit edildi. Kutsal Yol’un kenarında yer alan ve Roma Dönemi mimari özelliklerini yansıtan dükkanlara ait mimari unsurlar açığa çıkarılmaya başlandı.
2007 kazı sezonunun en önemli buluntusu, mermerden yapılmış, 2.20 metre ölçülerindeki Hermes Heykeli oldu. Ayrıca, dönemi karakterize eden kandiller ve kemik aletler diğer kazı buluntularını oluşturdu.