Güncelleme Tarihi:
Ankara Kalesi’nde 26 Eylül 2022’de açılan Kelime Müzesi, açılışının henüz ikinci yılını doldurmadan kentte en fazla ziyaret edilen ilk 10 müze içerisine girdi. Ankara Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün 2024 yılının ilk altı aylık verilerine göre Kelime Müzesi 67 bin 498 ziyaretçi ağırladı. Kelime Müzesi Müdürü Kerem Cufalar, müzeyi ve gösterilen ilgiyi şöyle değerlendirdi:
DÜNYADA BİR DİLE AİT İLK VE TEK MÜZE
“Kelime Müzesi zihinlerdeki müze algısından biraz daha farklı bir konseptte. Üç katlı müzede, ana dilimizin ve kelimelerimizin kökenleri hakkında bilgiler interaktif bir şekilde sergileniyor. Dünyada bir dile ait ilk ve tek müze olması, insanlarda büyük bir merak uyandırdı. Ankara’da müze gezmek başlı başına bir kültür. Ankaralılar Kale’ye geldiklerinde mutlaka sırasıyla bütün müzeleri geziyorlar. Kelime Müzesi de bu rotaya renk getiren, alternatif oluşturan, mevcuttaki müzeler için yeni bir komşu. Ankaralılar artık ‘Ankara’da nereye gidilir?’ soru başlığına Kelime Müzesi’ni de ekliyor. Özellikle yaz aylarında sadece Ankara’dan değil, şehir dışından da yoğun ziyaretçi alıyoruz. Bu durumda sadece Ankara’nın değil, ülkemizin birçok yerinin ve insanının kültürel yaşamını etkileyen bir yer haline geldi.”
KÜLTÜR AKTARIMINA KATKIDA BULUNUYOR
Kelime Müzesi’nde dil ve kültürün ayrılmaz bir bütün olduğunu vurgulayan Cufalar, ziyaretçilerin kelimelerin kökenlerini öğrenirken aynı zamanda kültürel bağlarını da keşfettiklerine dikkat çekti. Turistlerin de müzeyi ziyaret ettiğine değinen Cufalar, “Şu an içeriklerimizin İngilizce açıklamaları yok, ancak bu konuda çalışmalarımız sürüyor. Tamamlandığında yabancı ziyaretçilerin ilgisinin artacağını düşünüyoruz” dedi. Cufalar ayrıca sergilenen kelimelerin ziyaretçilerin unutulmaya yüz tutmuş kültürel miraslarını yeniden hatırlamalarına ve günlük hayatlarına katmalarına yardımcı olduğunu, “Sergilenen kelimelerin de yolculuklarını anlatan birer hikâyesi var. Kelimenin son halini alması, eskiden günümüze kadar gelmesi bir kültürel süreç zaten. Ziyaretçilerimiz de müzeyi gezerken, okurken unutulmaya yüz tutmuş kültürlerini yeniden anımsıyor, yine unutulmaya yüz tutmuş kelimelerini yeniden hatırlayıp günlük hayatlarına katıyor ve belki de başka yerlerde kullanıyor. Müzede öğrendiklerini paylaşarak başkalarına aktarıyor, dolayısıyla kültür aktarımına da katkıda bulunmuş oluyor” sözleriyle anlattı.