Oluşturulma Tarihi: Nisan 10, 2008 00:00
TAMAMIYLA gençlerden oluşan uzun kuyruğu görünce, "İçeriye bile girmek mümkün olmayacak, boşuna geldik" diye düşünürken, içlerinden bir tanesine sordum: "Bu ne kuyruğu, kitap fuarına giriş için mi bekliyorsunuz?"
Aldığım cevap karşısında hayal kırıklığına uğradım...
"Hayır fuar için değil, karikatüristlere poster imzalatacağız, onu bekliyoruz..."
Oysaki II. Ankara Kitap Fuarı okumaya, ilime, bilime düşkün insanlar için tam bir kitap cennetiydi. Özellikle gençler için, bulunmaz bir fırsattı. Kendilerine faydalı olabilecek kitapları, eserleri piyasadan çok daha uygun fiyata alma şansları vardı.
Çünkü pek çok eser, sırf okuma alışkanlığının yaygınlaşması amacıyla, gençlerimizin bütçeleri, harçlıkları da düşünülerek maliyet fiyatlarına yakın ücretlerle satılıyordu. Bırakın tüm bunları bir kenara, fuara katılan onca değerli yazarımız, şairimiz, gazeteciler, bilim adamları, profesörler, araştırmacılar hem kitaplarını imzalamak hem de ziyarete gelen misafirlerle sohbet etmek üzere standlarında bizleri bekliyorlardı.
SEVİNÇ ÇIĞLIKLARI En üzücü görüntü ise, o birbirinden değerli üstadların hiçbirinin standının önünde ne kuyruk vardı ne de imza ya da sohbet için hevesli bir kalabalık. Öylece gelip geçenleri seyrediyorlardı. Aslında onlardan alınacak ne çok şey vardı, bir kelimeleri bile hayata ne çok şey katardı.
Ama sürekli takip ettikleri karikatür dergisinin posterlerini imzalatmak daha önemliydi gençler için. Uzun süre seyrettim onları...
Büyük bir çoğunluğu, imza işleri bittikten sonra, fuarı gezip, kitap almaktansa sevinç çığlıkları atarak ve başarmışlıklarını arkadaşlarına müjdelemek üzere cep telefonlarına sarılarak fuardan çıkıp, uzaklaşıp gittiler..,
Filiz FİDAN/HipodrumBir tarafta kırık diğer tarafta gölHER yağmur yağışında, savaş alanından çıkmış bir hal alır nedense Ankara sokak ve caddeleri. Üyemiz
sirhan, "Servet harcayarak yaptığımız işlerin pek çoğu, denetlenmediği için bu fotgraflardaki gibi yapılıyor" diyerek, protokol yolunda çektiği yukarıdaki fotoğrafı paylamış. Bekir Kılıç’ın Şaşmaz Oto Sanayi Sİtesi 17.Sokak ile 20. sokağın kesiştiği yerde oluşan mini göl ile ilgili video haberi ile trajikomik. Sen de Yolla kamerasına konuşan site esnafından 20 yıllık usta Hüseyin Özkan, "Böyle giderse müşterileri feribot kiralayıp dükkana geçireceğim" diyor.
Ankaralı denizcilerin yeni sezon buluşmasıANKARA Deniz Kulübü üyesi amatör denizciler, yeni sezonda uygulayacakları projeler için bir araya geldiler.
Denizi ve denizciliği seven Ankaralı amatör denizcilerin oluşturduğu Ankara Deniz Kulübü’nün üyeleri, yeni sezonun ilk buluşmasını gerçekleştirdiler.
Denizcilik kültürünü topluma tanıtmak ve yaymak düşüncesinden hareketle, Ankara’da birçok ’ilk’e imza atmış olan Ankara Deniz Kulübü üyeleri, yeni sezona yeni projelerle başlıyorlar.
Ankara Deniz Kulübü Komodoru Derya Şerif Yarkın, "Kulübümüz üyeleri arasında kadınların ve gençlerin oranının giderek artması, doğru yolda olduğumuzun en güzel işaretidir" dedi.
Kulüp Başkanı Yusuf Ziya Yetkin de "Yeni dönemde gerçekleştireceğimiz projelerle Ankaralılar, amatör denizciliğimize büyük katkılar yapmış olacaklar" diye konuştu.
Ankara Deniz Kulübü üyelerinin, aralarına yeni katılan gençlerin ADB ve KMT ehliyetlerini de törenle verdikleri gece, oldukça keyifli geçti
Denizci/ÇANKAYAYaşasın tiyatroBELİRLİ aralıklarla ve Keçiören Belediyesi’nin de katkıları ile Yunus Emre Kültür Merkezi’nde çocuk oyunları sergileniyor.
Katılımın büyük olması herkesi çok sevindiriyor. Giriş bedellerinin düşük olması aileler tarafından da hoş karşılanıyor. Bir saat süren tiyatro gösterisi sırasında seyircilerin de katılımıyla oldukça hoş anlar yaşanıyor. Çocuklar gösteriyi o kadar beğenmişler ki, gösteri bitiminde herkes sahneye çıkıp tiyatrocularla kucaklaşıp bol bol fotoğraf çektiriyor.
Yaşasın tiyatro...
Fatih Karaç/KEÇİÖRENPark dediğin böyle olmalı
ETLİK Giresun Caddesindeki park temizliği ile dikkat çekiyor. Ankara’nın birçok park ve sokağında çöp kutusu olmadığı için, her yerde istenmeyen çirkin görüntülerle karşılaşabiliyorsunuz.
Aslında sokaklarda ve parklarda kısa aralıklarla çöp kutuları olsa, kentli de elindeki atığı yere dökmeyecek, çevreyi kirletmeyecek.
Etlik Giresun Caddesi’ndeki Fatih Sultan Mehmet Parkı ise hem temizliği hem de estetik, doğal görünümlü ve çok sayıdaki çöp kutuları ile övgü topluyor.
Bilal KARABULUT/ETLİKO tepe çocukluğumuzda saf ve temiz ruhluyduATATÜRK Orman Çiftliği’nin Gazi Orduevi’nden Söğütözüne inen caddesi ile Devlet Mezarlığından Beştepe’ye uzanan yol bizim çocukluğumuzda Aşıklar Tepesi’ydi.
O zamanlar piyasada fazla araba yoktu. Aşıklar elele dolaşır, manzaraya hakim bir tepede oturup hasret giderirlerdi. Her şey aleni saf ve temiz. Şimdilerde herkesin altında birer otomobil, herkes otoların içinde gizli ve karanlık. Aynı zamanda tam teçhizatlı geliniyor ve sohbete biraz da mangal keyfi katılıyor. Buralar belediye tarafından bu amaca yönelik tefriş edilmediği için çöp kovaları konulmamış, temizlik için personel görevlendirilmemiş olacak ki tel örgü içi her türlü çöple dolu. Buraları kullanan vatandaşımız temiz bıraksa, Belediye veya AOÇ Müdürlüğü de buralara bir el atsa, Ankaramız’a yakışan manzaraları göreceğiz o zaman. Aşıklar Tepesi çocukluğumuzdaki gibi saf ve temiz olacak.
Mahmut Baytemir/SÖĞÜTÖZÜ