Güncelleme Tarihi:
Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Su Altı Hekimliği’nde oluşturulan hiperbarik oksijen tedavisi ünitesi, Türkiye’nin dört bir yanından gelen hastaların umudu oluyor. Özellikle diyabete bağlı kapanmayan ayak yaraları, iyileşmeyen yaralar, kemik iltihapları, yanık, ani işitme ve görme kaybı, damar tıkanıklığına bağlı yaralar, soba ve tüp gaz zehirlenmeleri, vurgun, hava gaz embolisi ve yumuşak doku enfeksiyonu yaşayan hasta grupları, hiperbarik oksijen tedavisinden yararlanabiliyor. Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Prof. Dr. Mehmet Ali Gülçelik, Su Altı Hekimliği’nin, Türkiye’nin alanında ilk ve önde gelen kliniklerinden birisi olduğunu söyledi.
YERLİ TEKNOLOJİ
Merkezin, kurulduğunda 2 oda ve tek kişilik bir kabinde hizmet verdiğini aktaran Gülçelik, “Dünyanın en modern kliniklerinden biri olduğunu söyleyebiliriz. Şu anda tek kişilik bir kabin ve 12 kişilik ayrı bir kabinde günde 8 saat hizmet veriyoruz. Merkezde kullanılan teknolojinin tamamı da yerli” dedi. Türkiye’nin her yerinden hasta kabul ettiklerini belirten Prof. Dr. Gülçelik, “Hiperbarik oksijen tedavisi, kronik yaralar, diyabetik ayak yaraları ve iyileşmeyen yaraların yanında, işitme kayıplarında, vurgun tedavisinde oldukça etkin ve olumlu sonuçlar veriyor” ifadelerini kullandı.
15 METRE DERİNLİĞE EŞİT
Oksijen tedavisinde hastalar kabin içine alındıktan sonra koltuklarına yerleştiriliyor ve dalış denilen işleme başlanıyor. Basıncı artırmak anlamına gelen dalışta istenen seviyeye ulaşıldığında, hastalar içeride bulunan oksijen dağıtım sistemini maske yardımıyla yüzde 100 oksijen alarak soluyor. Hiperbarik oksijen tedavisi uygulamalarında hastaların büyük çoğunluğu normalde atmosferik basıncın 2-2,5 katı, yani deniz altında 10-15 metre derinliğe eş basınç altında oksijen soluyor. 25 yıldır diyabet hastası olan ve bir bacağını kaybeden Dudu Erikli, diğer bacağını da kaybetme tehlikesini ortadan kaldırabilmek için hiperbarik tedavisinden yararlanıyor.