Kanser hastalarına Türk musikili terapi

NUMUNE Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, müzik etkinliklerinin ardından hastaların stres hormonları ve kaygı düzeylerinde önemli ölçüde azalma olduğunu belirten Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Nurullah Zengin, kanser hastalarında destek tedavinin büyük önem taşıdığını söyledi.
Tedavide kullanılan modern yöntemleri uygulamaya çalıştıklarını belirten Zengin, sanat tedavisiyle de hastalığın iyileşme sürecine katkı sağladıklarını söyledi. Sanat tedavisinin tüm dünyada bir disiplin olarak şekillendiğini, bu tedavi yönteminin tıp literatüründeki yerini aldığını ifade eden Zengin, şunları söyledi:
Önce modern tedavi

“Kanser tedavisinde moral ve motivasyonun etkili olduğu bilimsel bir gerçek. Hekim ile hasta ilişkisi ne kadar sağlam olursa, uygulanan tedavi o kadar başarılı oluyor. İstediğimiz ilacı, istediğimiz dozda ve istediğimiz zamanda verebilirsek yani ideal tedavi yöntemini uygulayabilirsek iyileşme başarısı yükseliyor. Kanser tedavisi hasta ve doktor için zor bir süreç. Sanat terapisine geçmeden önce modern tedavinin bütün aşamalarını gerçekleştirmek gerekiyor.
Türkiye’de ilk olacak

Geçtiğimiz aylarda resim dersleri de yapmıştık. Resim derslerinden aldığımız olumlu geri dönüşler nedeniyle iki hafta önce müzik uygulamalarına da başladık. Bu proje kapsamında Türk Musikisini Araştırma ve Tanıtma Grubu (TÜMATA) ile çalışmaya başladık. Tüm bu çalışmalarımızı bir başlangıç olarak görüyor ve daha detaylı bilimsel çalışmalar yapmayı planlıyoruz.”

Uğraş terapilerini  kullanmak gerekiyor

MÜZİĞİN, bütüncül terapinin vazgeçilmez unsurlarından biri olduğunu vurgulayan Onkopsikolog Melek Abca Yılmazer de, “İnsan bedensel, ruhsal ve sosyal olarak bir bütün. Öyleyse kanser tedavilerinde de bilişsel, zihinsel ve bedensel yöntemlerin yanında ruhsal, manevi yöntemleri ve aynı zamanda uğraş terapilerini kullanmak gerekiyor. Bunlar, baş etmede önemli unsurlar” diye konuştu.

Sıkıntılar azalıyor

BEŞ yıldır kanser tedavisi gören 56 yaşındaki Narin Gülbozat, müzik dinlerken
tedaviye odaklanmaktan kurtulduğunu, sıkıntılarının azaldığını, daha az acı çektiğini söyledi. Kendilerine bu imkanı sağlayan doktorlarına teşekkür eden Gülbozat, “Sanat ile acıları unutmak, sıkıntılardan bir nebze de olsa kurtulmak huzur verici” dedi.
Kemoterapi sırasında saatlerce oturduklarını ve ilaç aldıklarını ifade eden 66 yaşındaki İlyas Özer ise, “İlaç alınan süre, müzik sayesinde su gibi akıp gidiyor. Kemoterapi uzun sürdüğü kadar acı veren de bir tedavi yöntemi fakat, müzik sayesinde acılarımızı unutuyor, hastalığımızı düşünmüyoruz” diye konuştu.