Kan bağışında duyarlılık devam etmeli

* Prof. Dr. Namık Özbek, Türkiye’de her dört saniyede ‘bir ünite’ kana ihtiyaç duyulduğuna ancak COVID-19 salgını nedeniyle kan bağışı sayısının azaldığına dikkat çekti.

* Duyarlılık çağrısı yapan Özbek, “Bu azalma özellikle lösemi, kanser, talasemi hastaları ve acil kan ihtiyacı olan diğer hastalıklarda büyük sıkıntıya yol açmaktadır” dedi.

Prof. Dr. Namık Özbek, “Bağış merkezlerinde gerekli tüm önlemler alınmış durumda. Kritik seviyeye gelen kan stoklarının ihtiyaca cevap vermesi için salgın öncesinde olduğu gibi duyarlılığın devam etmesi gerekiyor” dedi. Koronavirüs salgını sebebiyle kritik seviyeye gelen kan stoklarıyla ilgili Hürriyet Ankara’ya konuşan Prof. Dr. Özbek, şunları söyledi: “İstatistiklere göre, ülkemizde her dört saniyede bir ünite kana ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak Kızılay verilerine göre COVID-19 salgını nedeniyle kan bağışı sayısı çok azalmıştır ve kan stokları kritik düzeylere inmiştir. Bunun ana nedenlerinden birisi vericilerin bu dönemde kan vermeyi güvenli bulmamasıdır. Bu azalma özellikle lösemi, kanser, talasemi hastaları ve acil kan ihtiyacı olan diğer hastalıklarda büyük sıkıntıya yol açmaktadır.

BİR KAN BAĞIŞI 3 HAYAT DEMEK

Özellikle halk arasında ‘beyaz kan’ denilen ve lösemili, kanserli ve kanamalı hastalar için hayati önemi olan trombositlerin temininde büyük zorluklar yaşamaktayız. COVID-19 kan yoluyla bulaşan bir hastalık değildir. Kızılay ve diğer kan bağışı yapılan merkezlerde vericilerin korunması için tüm önlemlerin aldığı bildirilmiştir. Bir kan bağışının en az 3 kişinin hayatını kurtarabilecek, eşsiz ve sadece insandan elde edilen bir tedavi aracı olduğu unutulmamalıdır.”