Kadronun gücü ümit veriyor

Ankaragücü Teknik Direktörü Fuat Çapa, Süper Ligde 4 hafta geride kaldığını, sarı-lacivertli ekibin 3 karşılaşmaya çıktığını hatırlatıp, “Sonuçlardan memnun değiliz. Beklediğimiz sonuçlar değildi. Ancak bu süreci yaşayacağımızı öngörmüştük. İç sahada kaybettiğimiz 2 karşılaşma, önümüzdeki maçlarda puan kaybetme şansımız kalmadığı anlamına geliyor” dedi.
Milli maçlar nedeniyle verilen arayı iyi değerlendirmeye çalıştıklarını dile getiren Çapa, klasspor.com sitesine yaptığı açıklamalarda şunları söyledi:
“Geçen seneden kalan kadro ile yola devam edilmiş olsa durum panik yaptırabilirdi. Ancak her maç öncesinin bizim için bir hikayesi var. Kayseri karşılaşmasından sonra söyledim. O maçın ilk 20-25 dakikasından memnun değildim. 2. devre, istediklerimizi yaptık. İlk yarı biraz sıkıntı yaşadık. 4 haftalık süreçte, 3 maç oynamamıza rağmen en çok pozisyona giren ikinci takımız. Hiç pozisyona giremesek endişe duyardık ancak pozisyona girmemiz ve her maçta üzerine ekleyerek ilerlememiz, gelecek adına umut veriyor. Şu an takım derli toplu değil. Sakat oyuncular var. Milli takıma gidenler var. Elimizde bir şablon var. Oyuncu profillerimiz belli.”

OYUNCULAR KULÜBÜ ARAŞTIRIP GELİYOR

“Bu oyunda işi en kolay olan mevkiiler defans ve orta sahalar. En zor mevkiiler ise hücumcular ve kaleciler. Kalecilerin yaptığı bir hata, ön taraftaki oyuncuların kaçırdığı bir pozisyon skoru etkiliyor. Oyuncular, gelmeden önce A.Gücü’nü ve taraftarı etüt ediyor. Kendilerini bir an önce göstermek istiyorlar. Bunları konuştuk, bireysellik galibiyet getirebilir ama bizim amacımız sadece maç kazanmak değil ligi de kazanmak. İyi bir kadromuz var bu kadronun ligde kalacağı kesin. Ligi nerede bitireceği soru işareti. Geçen sezondan maç eksiği olan oyuncular, bunu çok hissettiriyor. Zaten geçen sezon maç eksiği olmayan oyuncuları alma şansımız var mıydı? Gerçekçi olmak lazım.”

TRANSFER İÇİN FAZLA LİMİTİMİZ YOKTU

“Bize gelebilecek yabancı oyuncuların rakamlarının 350-500 bin Euro arasında olduğunu konuştuk. Daha fazlası için zaten limitimiz yoktu. Başkan, yerlisiyle yabancısıyla, 4 milyon gibi bir rakama takım kurduğumuzu söyledi. Bu rakamı Ankaragücü geçmişte 2-3 futbolcuya veriyordu. Yaş ortalamasını düşürdük. Gelecek için hedefleri olan, sadece para alıp gitmek için değil giderken Ankaragücü’ne bir şeyler bırakmayı hedefleyen oyuncuları buraya getirdik. Zor bir süreç, belki de burada en büyük riski alanlardan biri biziz. Çünkü hazır takıma gitmek çok daha kolaydır, bunun en büyük örneği Alanyaspor.”

YASAĞA RAĞMEN OYUNCU GETİRMEK ZORDU

“Hiçbir zaman gittiğimiz yerde oyuncu ile ilgili olmazsa olmazımız olmaz. Geldiğimiz zaman başkana da bunu söyledik. Transfer yasağına rağmen buraya oyuncu getirmek çok kolay değildi. Belirli ikili ilişkileri de kullanmak gerekiyordu. Biz transfer yasağını açmadan önce Bolingi’yi, Luca’yı, Paintsil’i kampa getirdik. Bu, getirdiğiniz oyuncuların size olan inancı ve güvenini gösterir. Bu üç transfer bizim portföyümüzde olan, yönetimimize sunduğumuz isimlerdi.”

TOTAL FUTBOL OYNAMAYI SÜRDÜRECEĞİZ

“Total futbol oynayacağız. Eskişehirspor’a gittiğimizde altyapıdaki çocuklarla da total futbol oynadık. Hedef belirleyeceğiz ve onu gerçekleştirmek için elimizden geleni yapacağız. Kaptandan ne istediğiniz çok önemli. Bunu yönetimle de konuştuk ve her iki taraf Alper’i söyledi. Saha içerisinde kaptandan takıma hakim olmasını ve hakem ile iletişim kurmasını bekliyoruz. Türkiye liginde oynuyoruz ve hakemle iletişim açısından kaptanın yerli olması gerektiğini düşündük. Emre aslında kaptanlık bantını Pinto’ya verdi, Pinto’da zaman kısıtlamasını düşünerek (Sen tak bantı bu kadar düşünmeye gerek yok) diyerek reddetti. Korcan ve Ante olmadığı zaman kaptanımız Alper. İkinci kaptanımız da Pinto.”

KADROYU TEK SİSTEM ÜZERİNE KURMADIK

“Kadro kalitesi de oyun sistemi için önemli. Bolingi ile Borven yan yana oynar, neden olmasın. Kadroyu tek sistem üzerine kurmadık. Salgından dolayı taraftar ile kucaklaşamamaktan dolayı üzgünüz. Onlara, kendimizi belki tam olarak ifade edemedik. Normal bir süreç olsa haftada bir basın toplantısı yapar, taraftarın sorularını cevaplarız, kendi düşüncelerimizi onlarla paylaşırız. Bu süreçte belki de bilgi akışını doğru sağlayamadık. Yorumlar tabii ki olacak, hepsini anlayıp, dinleyip ders çıkartmaya çalışıyoruz. Herkes buranın iyi olmasını istiyor, maçtan sonra olumlu ya da olumsuz yorum yapmaları çok normal. Önemli olan bizim bu yorumlardan ders çıkartmamız. Kendimizi geliştirmek zorundayız. Bunu da taraftarın yorumları sayesinde yaparız. Biz rakip olarak da buraya geldiğimizde Ankaragücü taraftarını hissetmenin ne demek olduğunu biliyoruz, bize henüz nasip olmadı.”

BİZ ANKARAGÜCÜ’NE İNANARAK GELDİK

“Altyapı ile ilgili proje bizim için önemli. O vizyon olmasaydı buraya gelmezdim. Beni en çok heyecanlandıran bu konuydu ve bundan dolayı bu zorluğun altına elimizi soktuk. İnanmak başarmanın yüzde 100’üdür. Biz de buraya inandık. Şimdi bu inancı oyuncularımıza da aşılamak gerekiyor. İnşallah Rize karşılaşması ile de bunu başaracağız. Avrupa’yı şu an düşünemeyiz, gerçekçi olmak lazım. Kimse bu sezon bizden bunu beklemesin. Bu hedefimiz olmadığı anlamına da gelmez. Bu sezon beklentiye girmemiz gereken konu doğru bir yapı. Gelecek sezon o kupaları hedefleyelim.”