Kadınlara karşı nefsine yenik düşen ispanyol Ankara’da

17. yüzyılın başlarında tiyatro sahnelerinde ortaya çıkan Endülüslü bir kibar olan
Don Juan kişiliğinin kendi mükemmelliğine ulaştığı, Mozart’ın “Don Giovanni” operası, Ankaralı izleyici ile buluştu. Eseri, yurtiçi ve yurtdışında birçok başarılara imza atan rejisör Yekta Kara sahneye koyuyor. Kara eserle ilgili olarak “Her alanda harcanan emek benim için çok önemli. Belki de bu yüzden Don Giovanni’yi basit, sıradan bir çapkın olarak görmüyorum.  Kadını fethetme sürecini yaşayan, bunun için çaba sarf eden cesur, hayata kafa tutan, ölüme meydan okuyan bir karakter. Kadın ruhundan, psikolojisinden anlayan ve kadına yaklaşımlarını buna göre belirleyen biri o, üstelik karşı cinsin rızası olmadan harekete geçmiyor.  Birçoklarının aksine benim için Don Giovanni bir kahraman çünkü çok net bir duruşu var” diye konuştu. Eserin sanatçılarından Eralp Kıyıcı, Feryal Türkoğlu ve Esin Talınlı ise rollerini anlattı.
Eralp Kıyıcı (Don Giovanni)
Nefsine yenik düşüyor
Eserde Don Giovanni rolünü seslendiriyorum. Üçüncü kez bu prodüksiyonu yapıyorum. Don Giovanni karakteri çapkın erkek gibi bilinse de, böyle olmadığını düşünüyorum. Hikayeyi yazan kişi rahipmiş. Aslında adam çapkın değ il ama nefsi ile ilgili sorunlar yaşıyor. Oyundaki diğer karakterlerin de, insanların değişik nefis halleri olduğunu düşünüyorum. Don Giovanni’nin zampara ve kötü bir adam olduğuna inanmıyorum. Nefsindeki bazı zayıflıkları yenik düşüyor. Güzel kadınlara dayanamayan, her gördüğü kadını elde etme gayretinde olan bir adam. Tüm nefsi duygularına yenilmiş bir adam. Böyle bir rolü canlandırmak keyifli.
Feryal Türkoğlu (Donna Anna)
İntikam arzusu taşıyor
Donna Anna karakterini canlandırıyorum. Bu yıl üçüncü yılı. Önceki iki yıl Donna Elvira’yı oynuyordum. Şimdi Donna  Anna’yı seslendiriyorum. Donna Anna, İspanya’da yaşana asil bir ailenin kızı. Don Giovanni’nin kadınlara olan zaafı Anna’yı da yakalıyor. Don Giovanni, Anna’nın babasını öldürüyor. Anna’nın bütün hırsı babasının katilini bulup öldürmek oluyor. Babasının ölmesi Anna’yı çok büyük bir bunalıma sokuyor. Aslında Don Giovanni katil değil. Don Anna’nın babasını isteyerek ve bilerek öldürmüyor. Baba aniden gelince düelloya giriyor ve mecburen öldürüyor. Don Giovanni’yi kötü katil olarak görmüyorum. Kadınları çok seviyor. Kadınlar da onu çok seviyor, Tuhaf bir zaafı ve büyüsü var.
Esin Talınlı (Donna Elvira)
Nefret edemiyor
Donna Elvira, Don Giovanni’nin eşi. Ama onu da bırakıp kaçıyor. Elvira da her türlü tehlikeyi göze alarak onu takip ediyor. Don Giovanni’ye aşık, onu gerçekten seviyor. İlk perdede biraz hırçın, onun bütün oyunlarını bozuyor. Ama ikinci perdede ona olan sevgisini anlatan bir karakter çiziyor. Don Giovanni konuşması ve tavırları ile çok etkileyici bir insan. Başta kadınlar ona aşık oluyorlar, sonra nefret ediyorlar ama Elvira maalesef ondan nefret edemiyor. Sonunda ona hayatlarına devam etmet için şans veriyor ama Don Giovanni kabul etmiyor.
Eserin orkestra şefliğini Winfried Müller ve Sunay Muratov, koro şefliğini Alessandro Cedrone, dekor tasarımını Christian Floeren, kostüm tasarımını Şanda Zıpçı, ışık tasarımını Fuat Gök üstlenirken; ‘Don Giovanni’ rolünde Eralp Kıyıcı ve Serkan Kocadere; ‘Donna Anna’ rolünde Feryal Türkoğlu ve Seda Aracı; ‘Don Ottavio’ rolünde Ayhan Uştuk ve Şenol Talınlı; ‘Il Commendatore’ rolünde Mithat Karakelle ve Özgür Savaş Gençtürk; ‘Donna Elvira’ rolünde Esin Talınlı  ve Mehlika Karadeniz; ‘Leporello’ rolünde Sabri Karabudak ve Kemal Yaşar; ‘Zerlina’ rolünde Görkem Ezgi Yıldırım ve Burcu Soysev; ‘Masetto’ rolünde Cem Beran Sertkaya ve Berkant Coşkun sahne alıyor.�