Kadına şiddete nüktedan bakış

Güncelleme Tarihi:

Kadına şiddete nüktedan bakış
Oluşturulma Tarihi: Ekim 20, 2021 00:36

Hazal Türesan, Naz Göktan ve Selin Zafertepe, Erdal Beşikçioğlu’nun yönettiği Küvetteki Gelinler isimli oyunla Ankaralı sanatseverlerin karşısına çıkıyor.

Haberin Devamı

İçi su dolu bir küvette performans 65 dakika boyunca performans sergileyen üç başarılı oyuncu Hazal Türesan, Naz Göktan ve Selin Zafertepe, oyunda kadına şiddet konusunu ele alıyor. Oyun, bugün ve yarın da Tatbikat Sahnesi’nde izleyici ile buluşacak. Oyunda sahne alan ünlü oyuncular, Hürriyet Ankara’ya konuştu.

Kadına şiddete nüktedan bakış


BU OYUNU HERKES İÇİN OYNUYORUZ

Hazal Türesan: “Oyun müthiş bir fiziksel performans istiyor ve başta çok zorlandık. Küvetin içinde yaptığımız şeyler en başta bizi de ürkütüyordu. Dans ediyoruz, kenarlarına çıkıyoruz. İçi su dolu bir küvette oynamak başta bizi çok zorladı. Küvet ve su, çok sıradan bir hale gelene kadar prova yaptık. Oyunda kadınlar ailelerini, toplum baskısını anlatıyor. Kadın, şiddet ibarelerini vermeye başladığında bırakıp gitmekten korkuyor ve yalnızlaşıyor. Oyunu şiddet gören, baskı gören, hayal kırıklığına uğramış herkes için oynuyoruz.”

Kadına şiddete nüktedan bakış


FİZİKSEL PERFORMANSA DAYANIYOR

Selin Zafertepe: “Pandemiden çıktıktan sonra böyle bir oyunun içine girmek çok zordu. Tamamen fiziksel performansa dayanıyor. Oyundaki hikâye, 1800’lü yılların sonunda geçmiş gerçek bir hikâye. Kadınlar aşkla kandırıldığı, bir duygunun manipüle edilmesi sonucu tüm bunlar yaşandı. Şiddete uğrayan kadın bunu söylemekte zorluk çekiyor. Şiddete uğrayan insanın bir kabullenme süreci var. Bu psikolojik bir süreç, gerçekliği algılama süreci. Bu kadınların seçtiği bir durum değil.”

Kadına şiddete nüktedan bakış


KADININ GÜCÜNE FARKLI BAKIŞ AÇISI

Naz Göktan: “Oyunda, kadına şiddet gerçeğini nüktedan ve zaman zaman mizahi bir dille anlatıyoruz. Hepsi de toplum tarafından yalnızlaştırılmış kadınlar. Aynı adam farklı şekillerde onlara yaklaşmış, kandırmış ve izdivaç yapmışlar. Gerçekliğinin ötesinde daha nüktedan anlatıldığı, insanın gülerken güldüğüne şaştığı ve sonunda seyircinin ‘ağladık’ dediği ama ‘neye güldük’ diye de sorguladığı bir oyun. Kadının gücüne daha farklı bir yerden baktığı için acı çeken, şiddet gören değil, kendince bununla nüktedan şekilde mücadele ettiği ve öç aldığı bir yaklaşımı var.”

HERKES BİRBİRİNİ VAR ETMEK İÇİN UĞRAŞIYOR

İlk olarak 2012’de Hayvan Çiftliği isimli oyunda Erdal Beşikçioğlu ile birlikte çalıştıklarını kaydeden Naz Göktan, “Aynı dili konuşabildiğimiz için anlayabilmekte zorluk çekmiyorum. Erdal hoca ile çalışmak rahat bir çalışma şekli oluyor benim için” dedi. Hayvan Çiftliği oyununun seçmelerine girdiğini ve elendiğini anlatan Hazal Türesan da “Yıllar sonra menajerim ‘Erdal Beşikçioğlu bir oyun koymak istiyor ve kadroda seni de istiyor’ deyince hemen kabul ettim” diye konuştu. Türesan, “Birbirinin önüne geçmeden oynamak çok zordur. Ben bu iki kadına gerçekten çok teşekkür ediyorum. Herkes birbirini var etmek için uğraşıyor” ifadelerini kullandı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!