Güncelleme Tarihi:
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Saray Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde kalan 16 yaşındaki İrem ve 13 yaşındaki Melek, doğuştan ortopedik engelli olarak dünyaya geldi. Ellerini ve ayaklarını kullanamayan, el ve bacak kasları olmadığı için de tedavi şansı bulunmayan Melek, doğduğu gün hastanede terk edildiği için devlet korumasına alındı. Melek ile aynı kaderi paylaşan ortopedik engelli İrem de bebekken bulundu. Ailesi bilinmeyen İrem, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı kuruluşlarda büyüdü ve 2 yaşına geldikten sonra Melek ile Saray Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde kalmaya başladı.
Tekerlekli sandalyeyle yaşamlarını sürdüren iki kız çocuğunun talihsizliklerle başlayan hayatları, sevgi ve eğitimle değişti. Kurumda görevli bakıcı annelerinin gönüllü aile olarak da kendilerine sahip çıkması ve kurum uzmanlarının, antrenörlerin ve öğretmenlerinin yönlendirmeleri sayesinde çocuklar sayısız başarı ve mutluluğa kapı araladı. Hafta içi Engelsiz Yaşam Evi'nde ortopedik engelli arkadaşlarıyla kalan, hafta sonu da kendilerine yuvalarını açan bakıcı anneleriyle eve giden iki çocuktan Melek, yazdığı kompozisyon ve şiirlerle öğretmenlerinin gönlünde taht kurdu. İrem de çok sevdiği masa tenisinde Türkiye üçüncülüğünün de içinde olduğu başarılara imza attı, sayısız madalya kazandı.
Şarkı söyleyen ve tiyatroya ilgi duyan Melek, "Okulumu çok seviyorum. Türkçe, matematik, müzik ve edebiyata ilgi duyuyorum. Şiirleri çok seviyorum.Okulda konserlere katıldım. Üniversite okumak istiyorum. Hayalimse hemşirelik. Hastaları tedavi etmek istiyorum. Gönüllü ailemin evine gitmekten de çok mutluyum" dedi.
Üniversitede sporla ilgili bir bölüm okumak, antrenör olup çocukları yetiştirmek istediğini ifade eden İrem ise şunları söyledi: "Masa tenisi oynamak bana çok iyi geliyor. Kendi yapabileceğim bir spor dalı, bu konuda yeteneğim var. Ben de çabalıyorum. Masa tenisi hayatıma birçok güzellik kattı, yaşamım değişti. Spora başlamadan önce daha içime kapanıktım. Spor sayesinde bunu aştım. Şu an üniversite için özel yetenek sınavlarına hazırlanıyorum. Sporu tüm arkadaşlarıma tavsiye ederim. Kendilerine güvensinler, çabalasınlar, mücadele etsinler, hiç bırakmasınlar."