İlk defa rutini bu kadar sevdim

‘Günler birbirini tekrar ediyor gibi geçiyor aslında. İlk defa rutini bu kadar sevdim. Kalkıyorum, kahvaltı ediyorum, yemek yapıyorum, o güne dair planları çıkarıyorum, haberleri izliyorum...’

* Malum, koronavirüs salgını ve karantina ile geçen günler... Peki sizin günleriniz nasıl geçiyor?

Günler birbirini tekrar ediyor gibi geçiyor aslında. İlk defa rutini bu kadar sevdim. Kalkıyorum, kahvaltı ediyorum, yemek yapıyorum, o güne dair planları çıkarıyorum, haberleri izliyorum... Elbette bu sıralar farklı bir heyecanım var, single çıktı. Şarkımız muhteşem moral oldu.

* ‘Hep bi’ şey eksik’ adlı şarkınız, içinde bulunduğumuz bu olağanüstü süreçte piyasaya çıktı. Hikâyesini anlatır mısınız?

Şarkı aslında iki yıldır benimle. Hem işlerin yoğunluğundan hem de her şeyin hayal ettiğim gibi olmasını istediğimden dolayı uygun zamanı bekledi. Sonuçta kendi adıma müzikal anlamda yaptığım ilk iş ve bir Sezen Aksu şarkısı. Dolayısıyla projeyi hayal ettiğim müzisyenlerle buluşturmak zaman aldı. Bu zamana da değdiğini düşünüyorum. Hayata dair güzel ve esaslı bir konuşmanın ardından verilmiş güzel bir hediye benim için. Bu iki yıl içinde sahnede şarkı söylemek adına kendimi geliştirmem de bu şarkının etüdü anlamında çok değerli bir süreçti.

* Klip ne zaman çıkacak?

Haziran başı klibi çekeceğim. Halen evde kalmak gerektiği düşüncesindeyim.

* Tekrar salgın sürecine dönersek... Bugünlerden çıkarmamız gerekenler sizce neler?

‘Her şeyden önce sağlık’ dediğimiz ve bir klişe gibi gelen bu cümlenin dünyada ne kadar büyük bir farkındalık yaratabildiğine, bu farkındalığın verdiği gücü doğru kullandığımız zaman bugün toplumda bizleri birbirimize küstüren birçok çapağın temizlendiğine tanık olduk. Ülkemizde ve dünya nüfusunda verilen kayıplara çok üzgün olmakla birlikte, her gün yaşama dair yeni bir umutla uyanmanın değerini hissetmiş olduk bence.

KALABALIK ARKADAŞ MASALARINI ÖZLEDİM

* ‘Bir daha asla yapmam’ dediğiniz bir şey var mı?

Kendimi ve sağlığımı asla ikinci plana atmayacağım.

* ‘Bundan sonra eskisi gibi olmaz’ dediğiniz...

Sınıf ayrımlarını ortadan kaldırabilecek kadar güçlü bir dalga geçti üzerimizden ve hâlâ o dalgayla mücadele ediyoruz aslında. Elbette bu travmatik bir dönem ve dünya üzerindeki ilk travma değil. Hiçbir şey eskisi gibi olmaz fakat eğer istenirse yenilenebilir, dönüşebilir ve güzelleştirilebilir..

* Her şey normale döndüğünde ilk yapacağınız şey ne olur?

Arkadaş masası. Kalabalık hayatı olan bir kadınım. Her zaman onları çok özledim. Onlarla bir arada olup kahkaha atmayı iple çekiyorum.

TABU’NUN DURUMU İYİ

* Instagram hesabınızdan ‘Tabu’ adlı kedinizin rahatsızlandığını duyurmuştunuz. Nasıl oldu?

Kedilerde görülen ve insana bulaşmayan, adı da ‘corona’ olan ama bizimkiyle alakası olmayan bir rahatsızlığı oldu. FIP dediğimiz bu rahatsızlık onlar için ölümcül olabiliyor fakat ne mutlu ki kıyısından döndük. Bu süreçte beni en çok üzen şeylerden biri de maalesef hastalıkla ilgili bilgisizliğin sonucu olarak birçok hayvan sahibinin hayvanlarını sokağa atması.

ANKARA ANITKABİR’DİR UĞUR MUMCU’DUR

* Ankaralılarla tiyatro sahnesinde sıkça buluşuyorsunuz. Ankara’da ilk aklınıza gelen anıyı anlatır mısınız?

Evet Ankara’ya tiyatro ile çok defa geldim. Geçtiğimiz sezon da tiyatro aracılığıyla seyirci ile buluşmuştuk. Tunalı Oteli çok severim. ’Manik Serçe’ kitabımdaki birkaç şiiri orada yazmıştım. İlk aklıma gelen o.

* ‘Ankara’ sizin için neyi çağrıştırıyor?

Ankara Anıtkabir’dir, Ankara Uğur Mumcu’dur.