İhtiyaçlar araç takip sistemlerini geliştirdi
Güncelleme Tarihi:
Hande BAŞPINAR
Oluşturulma Tarihi: Şubat 13, 2009 00:00
İhtiyaçların araç takip sistemlerini geliştirdiğini ifade eden Arvento Araç Takip ve Filo Yönetim Sistemleri Genel Müdürü Özer Hıncal, "Araç takip sistemleri suiistimali önlüyor ve zamandan, yakıttan, işgücünden ciddi tasarruflar sağlıyor" dedi.
ARAÇ takip sistemlerinin önü açık ve yenilikler yapılabilecek bir alan olduğunu söyleyen Arvento Araç Takip ve Filo Yönetim Sistemleri Genel Müdürü Özer Hıncal, "Bize bu teknolojide nasıl bu kadar ileri gittiğimizi, niye Avrupa’da önümüzde firma olmadığını soruyorlar. İhtiyaçlar bizi geliştirdi. Avrupa’da kurallara uyulduğu için bu tarz ihtiyaçlar da ortaya çıkmamış olabilir" dedi.
Ürün kalitesi açısından çok iyi düzeyde olduklarını ifade eden Hıncal sektörün durumunu Ankara Hürriyet’e anlattı. Hıncal, şunları söyledi:
10 yılda çok şey değişti
"Araçlara birer cihaz takıyoruz. Bu cihazlar uydulardan almış oldukları bilgileri, GSM şebekesi üzerinden bir merkeze aktarıyorlar. Siz de bilgisayarınızın başında, araçlarınız nerede, kaç kilometre süratle gidiyor takip edebiliyorsunuz. 10 yıl önce GSM şebekesi bugünkü gibi değildi. Ankara’da, İstanbul’da bir kapsama alanı vardı ama karayollarına çıktığınız zaman aynı şeyi bulamıyordunuz. Türkiye’nin sayısal haritaları yoktu. Donanımlar çok pahalıydı. Geçtiğimiz 10 yıl içinde çok şey değişti. GSM kapsama alanı yüzde 95’lere ulaştı. Her ilin bina detayında sayısal haritaları oluşturuldu. Donanım maliyetleri çok azaldı. Eskiden bu sistemlerden senede 20 ila 30 tane satılırken geçtiğimiz sene 24 bin tane sattık. Önümüzdeki dönemlerde bu sayıyı ikiye katlamayı hedefliyoruz.
Sistem suiistimali önlüyor
Yurtdışında ihtiyaç duyulmayan özellikleri biz beş sene öncesinden yapmış oluyoruz. İyi olmak zorundayız. Çünkü pek çok sektörde suiistimal yaşanıyor ve bu sistemlere ihtiyaç duyuluyor. Araç takip sistemlerinin kullanılması suiistimali önlüyor. Suistimali önlediği için de zamandan, yakıttan ve işgücünden ciddi tasarruflar sağlıyor. Bir işletmenin 100 aracı olduğunu düşünelim. Bunlar gün içinde pek çok yere gidip geliyorlar. Böyle bir sistemi taktığınız zaman araçlarınızı yedi gün 24 saat kontrol edebiliyorsunuz. Böylelikle iş dışındaki seyahatlerin önüne geçiliyor. Sistemin faydaları geçtiğimiz senelerde anlaşılmış olmalı ki, çok fazla reklam çalışması yapmamamıza rağmen, şirketler birbirlerinden duyarak bizlere ulaşıp bu sistemi aldılar. Şu anda aktif bir pazarlama çalışması yapmıyoruz. Sadece bize gelen talepleri karşılıyoruz. Aracı olan tüm ticari şirketlerin bu sisteme ihtiyacı var ama henüz bilgisi olmayan bir yüzde 90’lık müşteri kitlesi mevcut. Sistemimiz, araçların çalınması durumunda da bulunması için kullanılabilecek en kolay yol.
Her sektörden müşterimiz var
Her sektörün kendisine göre ihtiyaçları var. Örneğin taksicilerin problemi gasp edilmek ve can güvenliği. Bunun için birer tane acil durum butonu koyuyoruz. Lüks aracı olan rent a car firmalarının, aracın çalınması ile ilgili problemleri var. Bunun önüne geçiyoruz. Her firmanın sorunu neyse, ihtiyaca göre çözüm üretebiliyoruz. Yurtdışından bir şey kullandığınız zaman gelen ürün neyse onunla yetinmek zorundasınız. Yeni bir şey üretemiyorsunuz. Hemen hemen her sektörden, 2 bin 600’ün üzerinde müşterimiz var. Bu sistemler belli sektörlerin kullandığı sistemler değil.
Pazarın lideri
"ARVENTO olarak ana konumuz araç takip sistemleri. Yaklaşık 4 senedir Türkiye’de araç takip sistemleri konusunda pazar lideri konumundayız. Kamuda yüzde 95’e, özel sektörde de yüzde 54’e yakın bir pazar payımız var. En büyük özelliklerimizden bir tanesi, bütün sistemleri Türkiye’de kendi ekibimizle gerçekleştirmemiz. Bu, ileri teknoloji gerektiren bir ürün. Yazılımları da, cihazları da kendimiz geliştiriyoruz. Yurtdışından rakiplerimiz var. Şu an 7 ülkede çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu sayının önümüzdeki dönemde 20’ye ulaşmasını hedefliyoruz. 2009 bizim için çok önemli. Yurtdışına ağırlık vereceğiz. Hedefimiz, araç takip sistemleri konusunda dünyada bilinen markalardan biri haline gelmek. Şu an Türkiye’de bunu yakalamış durumdayız. En büyük avantajlarımızdan bir tanesi, araç takip sistemleri konusunda henüz Avrupa’da bilinen bir marka olmaması. Burada birileri marka olacak. Biz de önemli oyunculardan bir tanesiyiz. Civar ülkelere baktığımız zaman, biz kesinlikle oralarda iyi iş yapabilecek pozisyondayız. Amerikalıların bizden farklı olarak yaptıkları tek şey pazarlama. Bugüne kadar Türkiye’de kendi içimizde rekabet etmekten, yurtdışına gidemiyorduk. Oysa buradan uçakla 4 saatte gidebildiğimiz her yer bizim için potansiyel pazardır."
Elektromanyetik kirlilik dersi
ÇAYYOLU Elektromanyetik Kirlilikten Korunma Derneği (ÇEKOD), ilköğretim öğrencilerine "elektromanyetik kirlilik" hakkında bilgi verdi.
Dernek Başkanı Ramazan Öngöre, Münevver Öztürk İlköğretim Okulu’nda düzenlenen öğrencileri bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşmada, elektromanyetik alan ve dalgaların gözle görülemeyeceğini, güneşin, dünyanın doğal elektromanyetik alan kaynakları olduğunu belirtti.
Kirlilik oluşuyor
Öngöre, "Yüksek gerilim hatları, çevremizdeki tüm akım taşıyan kablolar, tüm elektrikli aletler ve eşyalar, TV ve bilgisayarlar, baz istasyonları, radyo-uydu verici antenleri, cep telefonları elektromanyetik kirlilik oluşturur" dedi.
Elektromanyetik kirliliğin insan sağlığını tehdit ettiğini anlatan Öngöre, elektromanyetik etkilerden tamamen kaçmanın mümkün olmadığını ancak bazı önlemlerin alınabileceğini belirtti.
Cep konuşmalarını kısa tutun
Bireyin etkin ve anlamlı korunabilmesi için, ihtiyatlı olunması, ticari kaygılardan uzak durulması gerektiğini söyleyen Öngöre, şöyle konuştu:
"Ölçüm yapan yetkili kurumlar yaygınlaştırılmalı, trafolar, radarlar, radyo, televizyon, cep telefonu yer antenlerinin insanların yaşadığı yerlerde oluşturabileceği alan şiddeti ve güç miktarlarına ilişkin kurallar belirlenmelidir. Cep telefonu ile gereksiz konuşmalardan herkes kaçınmalıdır. Konuşmalar olabildiğince kısa tutulmalıdır."
Ürün kalitesi açısından çok iyi düzeyde olduklarını ifade eden Hıncal sektörün durumunu Ankara Hürriyet’e anlattı. Hıncal, şunları söyledi:
10 yılda çok şey değişti
"Araçlara birer cihaz takıyoruz. Bu cihazlar uydulardan almış oldukları bilgileri, GSM şebekesi üzerinden bir merkeze aktarıyorlar. Siz de bilgisayarınızın başında, araçlarınız nerede, kaç kilometre süratle gidiyor takip edebiliyorsunuz. 10 yıl önce GSM şebekesi bugünkü gibi değildi. Ankara’da, İstanbul’da bir kapsama alanı vardı ama karayollarına çıktığınız zaman aynı şeyi bulamıyordunuz. Türkiye’nin sayısal haritaları yoktu. Donanımlar çok pahalıydı. Geçtiğimiz 10 yıl içinde çok şey değişti. GSM kapsama alanı yüzde 95’lere ulaştı. Her ilin bina detayında sayısal haritaları oluşturuldu. Donanım maliyetleri çok azaldı. Eskiden bu sistemlerden senede 20 ila 30 tane satılırken geçtiğimiz sene 24 bin tane sattık. Önümüzdeki dönemlerde bu sayıyı ikiye katlamayı hedefliyoruz.
Sistem suiistimali önlüyor
Yurtdışında ihtiyaç duyulmayan özellikleri biz beş sene öncesinden yapmış oluyoruz. İyi olmak zorundayız. Çünkü pek çok sektörde suiistimal yaşanıyor ve bu sistemlere ihtiyaç duyuluyor. Araç takip sistemlerinin kullanılması suiistimali önlüyor. Suistimali önlediği için de zamandan, yakıttan ve işgücünden ciddi tasarruflar sağlıyor. Bir işletmenin 100 aracı olduğunu düşünelim. Bunlar gün içinde pek çok yere gidip geliyorlar. Böyle bir sistemi taktığınız zaman araçlarınızı yedi gün 24 saat kontrol edebiliyorsunuz. Böylelikle iş dışındaki seyahatlerin önüne geçiliyor. Sistemin faydaları geçtiğimiz senelerde anlaşılmış olmalı ki, çok fazla reklam çalışması yapmamamıza rağmen, şirketler birbirlerinden duyarak bizlere ulaşıp bu sistemi aldılar. Şu anda aktif bir pazarlama çalışması yapmıyoruz. Sadece bize gelen talepleri karşılıyoruz. Aracı olan tüm ticari şirketlerin bu sisteme ihtiyacı var ama henüz bilgisi olmayan bir yüzde 90’lık müşteri kitlesi mevcut. Sistemimiz, araçların çalınması durumunda da bulunması için kullanılabilecek en kolay yol.
Her sektörden müşterimiz var
Her sektörün kendisine göre ihtiyaçları var. Örneğin taksicilerin problemi gasp edilmek ve can güvenliği. Bunun için birer tane acil durum butonu koyuyoruz. Lüks aracı olan rent a car firmalarının, aracın çalınması ile ilgili problemleri var. Bunun önüne geçiyoruz. Her firmanın sorunu neyse, ihtiyaca göre çözüm üretebiliyoruz. Yurtdışından bir şey kullandığınız zaman gelen ürün neyse onunla yetinmek zorundasınız. Yeni bir şey üretemiyorsunuz. Hemen hemen her sektörden, 2 bin 600’ün üzerinde müşterimiz var. Bu sistemler belli sektörlerin kullandığı sistemler değil.
Pazarın lideri
"ARVENTO olarak ana konumuz araç takip sistemleri. Yaklaşık 4 senedir Türkiye’de araç takip sistemleri konusunda pazar lideri konumundayız. Kamuda yüzde 95’e, özel sektörde de yüzde 54’e yakın bir pazar payımız var. En büyük özelliklerimizden bir tanesi, bütün sistemleri Türkiye’de kendi ekibimizle gerçekleştirmemiz. Bu, ileri teknoloji gerektiren bir ürün. Yazılımları da, cihazları da kendimiz geliştiriyoruz. Yurtdışından rakiplerimiz var. Şu an 7 ülkede çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu sayının önümüzdeki dönemde 20’ye ulaşmasını hedefliyoruz. 2009 bizim için çok önemli. Yurtdışına ağırlık vereceğiz. Hedefimiz, araç takip sistemleri konusunda dünyada bilinen markalardan biri haline gelmek. Şu an Türkiye’de bunu yakalamış durumdayız. En büyük avantajlarımızdan bir tanesi, araç takip sistemleri konusunda henüz Avrupa’da bilinen bir marka olmaması. Burada birileri marka olacak. Biz de önemli oyunculardan bir tanesiyiz. Civar ülkelere baktığımız zaman, biz kesinlikle oralarda iyi iş yapabilecek pozisyondayız. Amerikalıların bizden farklı olarak yaptıkları tek şey pazarlama. Bugüne kadar Türkiye’de kendi içimizde rekabet etmekten, yurtdışına gidemiyorduk. Oysa buradan uçakla 4 saatte gidebildiğimiz her yer bizim için potansiyel pazardır."
Elektromanyetik kirlilik dersi
ÇAYYOLU Elektromanyetik Kirlilikten Korunma Derneği (ÇEKOD), ilköğretim öğrencilerine "elektromanyetik kirlilik" hakkında bilgi verdi.
Dernek Başkanı Ramazan Öngöre, Münevver Öztürk İlköğretim Okulu’nda düzenlenen öğrencileri bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşmada, elektromanyetik alan ve dalgaların gözle görülemeyeceğini, güneşin, dünyanın doğal elektromanyetik alan kaynakları olduğunu belirtti.
Kirlilik oluşuyor
Öngöre, "Yüksek gerilim hatları, çevremizdeki tüm akım taşıyan kablolar, tüm elektrikli aletler ve eşyalar, TV ve bilgisayarlar, baz istasyonları, radyo-uydu verici antenleri, cep telefonları elektromanyetik kirlilik oluşturur" dedi.
Elektromanyetik kirliliğin insan sağlığını tehdit ettiğini anlatan Öngöre, elektromanyetik etkilerden tamamen kaçmanın mümkün olmadığını ancak bazı önlemlerin alınabileceğini belirtti.
Cep konuşmalarını kısa tutun
Bireyin etkin ve anlamlı korunabilmesi için, ihtiyatlı olunması, ticari kaygılardan uzak durulması gerektiğini söyleyen Öngöre, şöyle konuştu:
"Ölçüm yapan yetkili kurumlar yaygınlaştırılmalı, trafolar, radarlar, radyo, televizyon, cep telefonu yer antenlerinin insanların yaşadığı yerlerde oluşturabileceği alan şiddeti ve güç miktarlarına ilişkin kurallar belirlenmelidir. Cep telefonu ile gereksiz konuşmalardan herkes kaçınmalıdır. Konuşmalar olabildiğince kısa tutulmalıdır."