Her çocuk ayrı bir başarı hikâyesi
Güncelleme Tarihi:
Başkent’te 11 yıl önce kurulan Otizm Vakfı, İncek’teki eğitim ve yaşam merkeziyle otizmli çocuklara umut oluyor. “Her çocuk bir başarı hikâyesi” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Çayan, “Düşünün bisiklete binemeyen bir çocuğun burada bisiklet sürmeyi öğrenmesi ailesi için büyük bir mutluluk oluyor. Küçük görünse de onlar için büyük bir adım” diyor.
Ankara’da 2010 yılında kurulan ve İncek’te Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından tahsis edilen üç villayı eğitim ve yaşam merkezine dönüştürerek otistik bireylere yaşam boyu destek sağlayan Otizm Vakfı, bugüne kadar yüzlerce çocuğa umut oldu. Spor Eğitim Merkezi, Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi ile İş ve Mesleki Eğitim Merkezi bölümleri bulunan tesiste şimdilerde 60 otizmli birey, uzman eğitmenler tarafından temel yaşam becerileri ve mesleki yeterlilik eğitimleri alıyor. Eğitimler, her bir çocuğa bir eğitmenin eşliğinde tekli olarak veriliyor.
HER YAŞTAN BİREYLER VAR
Merkezin en önemli özelliği ise otizm tanısı konulmasından itibaren her yaştaki otizmli bireye destek sağlaması. Vakıf tarafından herhangi bir kriter olmadan tüm bireylere destek veriliyor. Yaşı ileri olanlar biraz daha iş ve mesleki eğitim ile spor ağırlıklı eğitimlere devam ederken, küçük yaş grupları ise özel eğitim ağırlıklı çalışmalara katılıyor. Merkezde çocukların duyularını harekete geçirmek amacıyla Ergo Terapi Ünitesi de yer alıyor. Yüzme, futbol, bisiklet gibi sportif faaliyetlerden müziğe, ahşap, sabun, çikolata, meyve cipsi yapımından meyve sebze toplamaya kadar gibi çeşitli faaliyetlere katılan otizmli bireyler, ilerleyen süreçte kendilerine yetebilecekleri bir aşamaya geliyor.
OTİZMİN TEK İLACI EĞİTİM
Belli yaş üstü çocukların merkezde gün boyu faaliyetlere katıldığını belirten Otizm Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Çayan çalışmalarını şöyle anlattı: “Burada seanslı çalışmıyoruz. Gelen çocuklar uzun süreli eğitim alıyor, sabah gelip akşam dönüyor. İster servisimizle gelebiliyor, isterse aile kendisi getirebiliyor. Sadece özel eğitim alan küçük yaş grupları yarım gün geliyor. Diğer yarım gün ise kreşe ya da başka eğitime gidiyor. 60 çocuğumuza eğitim verirken sayısı 40’a yaklaşan çoğunluğu üniversite mezunu çalışanımız bulunuyor. Ciddi bir istihdam da oluşturuyoruz. Otizmin tedavi edici bir ilacı yok. Tek ilacı eğitim. Otizmde anahtar kelime ise sevgi. Her şey çocuğu sevmekle başlıyor.
EN ÖNEMLİSİ BAĞIMSIZ YAŞAM
Her çocuk bir başarı hikâyesi. Birçok çocuk sıfırdan geliyor önemli aşama kaydediyor. Düşünün bisiklete binemeyen bir çocuğun burada bisiklet sürmeyi öğrenmesi ailesi için büyük bir mutluluk oluyor. Küçük görünse de onlar için büyük bir adım. Çocuğunun bisiklete binebilmesi, bağımsız burada gezebilmesi bu aileler için çok önemli bir gelişme. Bizim en önem verdiğimiz şey çocuğun yaşamını bağımsız sürdürebilmesi. Çocuk, anne babadan ayrı yaşayabilmeli. Bunun asıl hedefi de anne babanın ölümünden sonra ileri ki yaşlarda çocukların tek kaldıklarında kendi başlarına yaşamlarını idame ettirebilecek durumda olmaları.”
HEDEF YAŞAM KÖYÜ KURMAK
Otizm konusunda toplumsal farkındalığın önceki yıllara göre daha iyi olduğunu belirten Çayan, “Devlette ilgili kurumların da farkındalığının artması gerektiğini düşünüyoruz. Bu işlere sadece bir rapor olarak bakılmamalı. Bir otizmli çocuğun tanı konulmasından ölümüne kadar ne olacağının netleştirilmesi gerekiyor. Eğitim ve tedavi süreçleri, okul ve okul sonrası dönem, iş ve mesleki yaşamı ve anne babası ölürse ne olacak, bunun belirlenmesi lazım. Bunun için de net bir mevzuat olmalı” dedi. Otizm Vakfı olarak hedeflerinden birinin de ‘Yaşam köyü’ kurulması olduğunu anlatan Çayan, “Çocukların 24 saat boyunca kalabilecekleri merkezlere ihtiyacımız var. Aileler acil işlerinde çocuklarını güvenle emanet edebilmeliler. Ayrıca yarın çocukların anne babaları vefat ettiğinde içerisinde kalarak yaşamlarını devam ettirebilecekleri, tesislerin olması çok önemli” diye konuştu.
Otizm Vakfı Eğitim ve Yaşam Merkezi’nde çocuklar eğitim alırken aileler de çalışmaları kameradan izleyebiliyor.