Özün YENİAY
Oluşturulma Tarihi: Mart 18, 2008 00:00
Siyaset hayatının yanı sıra müzik hayatına da hiç ara vermeyen Emrehan Halıcı, ODTÜ Mart Fest kapsamında arkadaşlarıyla sahneye çıkmaya hazırlanıyor.
Hem evinde hem de iş yerinde kendisine bateri çalmak için yer ayıran ve "Müzik benim hayatımın bir parçası" diyen Halıcı, konserde 25 kişiyle beş grup halinde sahne alacaklarını söyledi.
MARTFESTODTÜ kapsamında ODTÜ Kültür Kongre Merkezi’nden sahneye çıkmaya hazırlanan Emrehan Halıcı, konser öncesinde Ankara Hürriyet’in sorularını yanıtladı. Çarşamba akşamı saat 20.00’de başlayacak konsere tüm rockseverleri çağıran Halıcı, şunları söyledi:
Müzik hayatınıza ne zaman başladınız?
- Klasik bir açıklama belki; ama ilkokuldan beri müzikle ilgileniyorum. Daha sonra Konya Maarif Koleji’nde müzik yaptım. Oradaki arkadaşlarımla müziğe devam ettim. Milliyet Gazetesi’nin düzenlediği liseler arası müzik yarışması vardı. Ona katıldık. O yarışmanın benim hayatımda önemi çok büyüktür. O yıllarda başlayan müzik hayatım Ankara’ya öğrenci olarak geldiğim yıllarda da devam etti.
Konserde hep yabancı parçalar mı sahnelendirilecek?
- Bilindiği gibi rock müzik isyanın, muhalefetin müziği. Parçaların hangi ülkelerden olduğu önemli değil. Bizim amacımız da daha iyi bir dünya daha iyi bir Türkiye isteğimizi müzik yoluyla duyurmak. Müziği yapmak önemli ama dinlerken o isyana ortak olmak dilekte bulunmak sadece sahnede olmaz seyirciyle olur. Dünya da bunun örnekleri var protesto amaçlı konserler yapıldı. Hem protesto hem de çözüm bulmak amaçlı. Bizde bunun küçük örneğini Ankara’da yaşıyoruz.
Odtü düşünce anlamında da hep önemli öncülükler yapmıştır. Hem akademisyenler hem yönetimi hem işçileri hem de öğrenci ve mezunlar bu ortamı birlikte oluşturur, solurlar. Mart fest kapsamında rock buluşmasının daha iyi bir Türkiye daha iyi bir dünyayı isteyen ve kötülüklere karşı eleştiri koymak isteyenlerin buluşması.
BİZ ORTA YAŞLI GENÇLERİZ
Festivalin çıkış noktası dünyanın ve Türkiye’nin daha iyiye gitmesi. Biz direk mesajlar vermiyoruz direk mesajlar vermek için konuşmalar yapmak, Türkçe sözlü parçalar yapmak gerekir ama üniversitenin 50. yılı sahne alanlar orta yaşlı gençler. Dolayısıyla alışılageldik rock konserlerinde olduğu gibi aşırı yüksek ses sahne şovları yerine geriye dönük nostaljik duygular yaşayıp yaşatmaya çalışacağız. Rock felsefesinin ne olduğunu anlatıyorum. Müzik ön planda. Amaç: müzikle beraber duygu paylaşımı. Gene de bir eleştiri var.
Müzik piyasasında doktor müzisyen var siz de hem siyaset hem müzik var. Bu dinlendirmek için mi? Yoksa her 2 si de mi?
- Siyasetle de ilgili olduğum için bu tarz faaliyetlere katılırsam siyaseti boşladığım düşünülebilir. Gün 24 saat hiç az değil rahatlıkla böyle konulara vakit ayırıp diğer işini de daha motivasyonlu yapabilir.
Bunlar birer fırsattır. Ama sanatla ilgili belli faaliyetlerimi belli ölçüde kısıtlamak zorunda kalıyorum.
Müzik benim yaşam biçimim. Çalışırken de müzik dinlemek benim verimimi artırıyor. Müzik dinlemek için özellikle vakit ayırıyorum. Hem ofisimde hem evimde davul çalabilmek için bir odam var. Günün her hangi bir saatinde televizyonda bir parça dinleyince istediğim an davul çalabilme fırsatım var. Hem ruhum zenginleşiyor hem antreman yapıyorum bir yandan da müziği sadece ekendin için yapmıyorsun. Paylaşma duygusu var grupla çaldığım için. O grupla yaptığın müziği sergilemek şahane bir şey. Ürettiğinle ilgili olarak bir beğenilme kaygısı var.
Bir yaptığın diğerinden daha iyi olsun istersin. Mesela futbolda bir kazanan bir kaybeden vardır ama müzikte her zaman hem çalan hem dinleyen bir şeyler kazanır. Spora da hiç karşı değilim ama sanat ve müzik her zaman yanı başımızda açık durması gereken kapılardır. Özellikle gençlere sanatla ve müzikle ilgilenin yeteneğinizi açığa çıkarın diyorum. Eğer kendileri çalamıyorlarsa değişik tür müzik dinleyin derim. Bazı alanlarda kuşku vardır ancak sanatta bu yoktur. Bazı güzellikleri siz yaratabilirsiniz.
Konsere büyük ilgi bizi çok sevindirdi
Konser verdiğiniz grup nasıl bir araya geldi?
- Konsere 5 grup olarak çıkacağız. Bundan 2 yıl önce yaklaşık 1975 yılından beri beraber çalıştığımız arkadaşlarımızla bir araya geldik. ODTÜ’nün 50. yıl münasebeti dolayısıyla ODTÜ’lü yöneticiler bir müzik etkinliği düzenlememi istediler. Ben de hemen arkadaşlarımı aradım. Onlara olaydan bahsedince hepsi çok heyecanlandı ve kabul ettiler. Çok kısa bir çalışma dönemimiz olmuştu. Konser akşamını merakla bekliyorduk. 1-2 kişi gelip salonun doluluğunun fena olmadığını söyledi. Konser sırasında gördük ki salon tıklım tıklım dolu. O konser gecesinden sonra hem biz hem de yöneticiler bu olayı sürdürmenin iyi bir fikir olacağını söylediler. Bu sayede bu sene 3.’sünü düzenliyoruz.