Güncelleme Tarihi:
Aliye ULUSOY /ANKARA (DHA) -HDP Eş Genel Başkanı Fiğen Yüksekdağ'ın milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin Meclis'te konuşan HDP Milletvekili, Ahmet Yıldırım, " karar ne zaman alınmış biliyor musunuz? Eylül ayında. 5 buçuk ay önce. Yargıtay Adalet Bakanlığı'na ne zaman yazmış? Kasım'ın başında. Ne zaman 3 buçuk ay önce. Peki niye bugün çünkü o zaman referandum yoktu. Anayasa 83 eğilip bükülecek Anayasa 84 lastik gibi bir yere çekilecek. Ne anlatıyorsunuz ? Kemal Aktaş 6 buçuk yıl ceza yemişti. Milletvekilliği düşmedi geçen dönem. 24. dönemin sonuna bırakıldı. 28 Şubat'ta bin yıl sürecekti. 80 milyon insan böyle pespaye bir iktidarı haketmiyor" ifadelerini kullandı.
TBMM Genel Kurulu'nda, grup önerilerinin görüşmelerine geçilmeden önce Başbakanlık Tezkeresi'nde , Anayasa'nın ilgili maddesi uyarınca, Yüksekdağ'ın milletvekilliğinin düşürüldüğü okundu. Meclis'te tansiyonun yükselmesine neden olan karara HDP milletvekilleri tepki gösterdi. HDP Grup Başkanvekili Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım, kararın kendileri için yok hükmünde olduğunu savunarak," Meclis artık millet iradesinden kopmuş utanç verici işler yapan bir siyasi iktidara tanıklık ediyor. Uatanç verici işler yapılıyor. Millet iradesini diline pelesenk edenler, millet iradesinin nasıl ayaklar altın alındığı günleri bu ülkeye bir utanç aolarak yaşatıyor. Şu karar ne zaman alınmış biliyor musunuz? Eylül ayında. 5 buçuk ay önce. Yargıtay Adalet Bakanlığı'na ne zaman yazmış? Kasım'ın başında. Ne zaman 3 buçuk ay önce peki niye bugün çünkü o zaman referandum yoktu. Çünkü bir siyasi parti ve birilerinin başkanlık hayalleri uğruna çalışan ve 3 yıldır o hayalleri suya düşüren bir siyasi partiye dönük siyasi soykırım operasyonlarının başlamasını takvimi yok orta yerde. Çünkü günü beklenecek o partinin son bir yılda 10 bin üyesi çalışanı, milletvekili, belediye başkanı tutuklanacak. Anayasa 83 eğilip bükülecek Anayasa 84 lastik gibi bir yere çekilecek. Ne anlatıyorsunuz ? 10 ay hapis cezası bu parlamentonun 3. büyük partisinin Eş Genal Başkanının milletvekilliğinin düşürülmesi gibi pespaye bir karar dönüştürülecek öyle mi ? Kemal Aktaş 6 buçuk yıl ceza yemişti. Milletvekilliği düşmedi geçen dönem. 24. dönemin sonuna bırakıldı. 28 Şubat'ta bin yıl sürecekti. 80 milyon insan böyle pespaye bir iktidarı haketmiyor" diye konuştu.
"MAHKEME KARARINA DAYANMAKTADIR BU NEDENLE TUTUMU YERİNDEDİR"
Ak Parti Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can, Fiğen Yüksekdağ'ın milletvekilliğinin düşürülmesi kararına ilişkin, " Sayın Başkan burada Meclis Başkan Vekili olarak oturumu yöneten Başkan Vekili sıfatıyla tezkereyi burada okumuştur. Genel Kurula bilgi verme babında bir tezkeredir. Çünkü mahkeme kararına dayanmaktadır. Bu nedenle tutumu yerindedir."
"HİÇ KİMSE BU MİLLETİ TERÖRLE TEHDİT EDEMEZ"
Ak Parti Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Muş ise karara yönelik, Milletvekilliği dokunulmazlığının arkasına sığınılıp terör örgütü propagandası yapıldığını ileri sürdü. Muş," yargıtayda onanmış kesinleşmiş bir karar Genel Kurul'da okunuyor. Burada karar okunmuştur ve milletvekilliği Fiğen Yüksekdağ'ın düşmüştür. Burası yasama ile ilgili bir mecradır. Karar açık ve nettir. Beğendiğiniz zaman kararı bağımsız mahkeme kararı beğenmediğiniz zaman siyasi partinin iktidarı öyle mi? Hiç kimse bu milleti terörle tehdit edemez. Yaseminler varsa ve yaseminleşecek olan genç yoladaşlarımız ve kardeşlerimiz varsa bu dava asla ve asla inmeyecektir. Kim bu Yasemin ? Canlı Bomba. Milletvekili dokunulmazlığı yasama ile ilgilidir. Milletvekilliği dokunulmazlığı arkasına sığınıp terör örgütü propagansası yapma hakkına 550 milletvekilinin hiçbirisi sahip değildir" dedi.
"ETİK OLMAYAN BİR TABLO İLE KARŞI KARŞIYAYIZ"
CHP Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Engin Altay, kararın önceden parti üyelerine bildirilmesi gerektiğini belirtti. Engin Altay konuşmasında şunları söyledi: " Bizim bu konudaki anlayışımız en başından beri nettir. Her türlü terör faliyetine amasız reddeden bir anlayışı savunurken yasama dokunulmazlığının en başından beri , 2002'den beri sadece bu kürsü ile sınırlı olması gerektiğini milletvekillerinin de bu kürsüdeki söyledikleri iş ve konular dışında yargılamalarının , teröre bulaşmışsa da, yolsuzluk yapmışsa da, FETÖ ile işbirliği yapmışsa da DAEŞ'e iyi çocuk demişse de yargılanmalarının olması gereken olduğunu demokrasimizin vazgeçilmez unsuru olduğunu böyle olursa demokrasinin iyi çalışacağını hep söyleyegeldik. Tutuksuz yargılama zaten esastır. Bu çerçevede de dedik ki daha önceleri sadece milletvekilleri değil, herkesin gazetecilerin, akademisyenlerinde tutuksuz yargılanması da esas olmalı hukuk herkes için bir ve aynı olmalı dedik. Diyoruz. Etik olmayan bir tablo ile de karşı karşıyayız. Eğri oturup doğru konuşmak zorundayız. Bir siyasi partinin genel başkanının millet vekilliğinin düşürülmesi ile ilgili Anayasa'nın 84. maddesi çerçevesinde bir bilgiyi burada Genel Kurul'un bilgisine sunuyorsunuzda o siyasi partinin burada bir grubu var. Buradaki arkadaşlarımıza önceden bu konunun bildirilmesi gerekir. Bunun makul görülmesini kimse bekleyemez. Geçmişte Kemal Aktaş örneği var. 6 ay okutulmayan bir mahkeme kararı var. Şimdi o zaman derler ki, o zaman öyle şimdi böyle. Bu da çoğunluk partisinin tutumuyla ilgili bir durum. İşinize geldi mi aman PKK ile bu ara iyiyiz , dur şu Kemal Aktaş'ı tutalım diyorsunuz, bize şimdi PKK lazım değil o zamanda dur biz bunu okuyalım diyorsunuz. Bu da garip bir durumdur. "