Güncelleme Tarihi:
* Mogan Gölü bir dönem sık sık kirlilik ve tabanındaki çamur birikintisi ile gündeme geldi. Hatta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da uzun bir süre dip çamuru temizliği yaptı. Dünden bugüne göldeki kirliliğe neler sebep oldu?
Mogan Gölü’nü besleyen dokuz tane dere ve su kaynağı var. Bunlardan atıklar geliyor. Tarımda biliyorsunuz ilaçlar kullanılıyor. Yağmur yağıyor bu ilaçlar yağmur suyuyla derelere karışıp göle geliyor. Gölün tabanında yer ediniyor. Göl, çevrede bilinçsiz yapılan tarımın bedelini ödüyor. Burayı en kötü şekilde olumsuzlaştıran Sukesen Deresi. Elmadağ yamacında taş ocaklarının olduğu yerde taş fabrikaları var. Kısmen de olsa taş çıkıyor. Bir kısmı da dışarıdan taş getiriyor. Onlar da atıklarını atmışlar. Taş kesimi yaptıklarında tozu ve diğer artıklarını arıtmaları gerekiyor. Bir kısmı yapmış bir kısmı yapmamış. Direkt o taşı kesen ve arıtma yapmayanın pisliği dereye geliyor oradan da Mogan Gölü’ne ulaşıyor. Aslında buna yönelik bakanlığın ağır cezaları var.
* Bu pislikler ve atıklar nelere neden oluyor?
Elimizde uydu görüntüleriyle bir haritamız var. 2010’da Sukesen Deresi’nin gölle birleştiği kısımda birikinti çok az. Her sene arta arta 2024’e gelindiğinde tamamını kaplamış. Artık dolmuş, tepe olmuş. Sukesen Deresi’nin önü iyice kapanmış. Böyle olduğu için dereden arkaya vuruyor. Önü tıkalı olunca geriye vurup park bölgesini su basma riski oluşuyor.
* Şu anda nasıl bir çalışma yürütüyorsunuz?
Sukesen Deresi’nin önü kapanınca göreve gelir gelmez ‘bunun mutlaka açılması lazım’ dedik. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na girişimlerde bulunduk. Bakanlık yetkilileri ve danışman akademisyenler geldi. “Bunun alınması lazım” dediler. Burada çok yoğun kamış var ve burası kuşların, ördeklerin doğal yaşam alanı. Bakanlık izin vermezse burada hiçbir çalışma yapamayız. Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü 5’inci Bölge Müdürlüğü’nden ekskavatör desteği aldık. Bakanlığın bilgisi dahilinde derenin ağzında çalışmaya başladık. Önden biriken çamuru aldılar. Sonra orayı taşla doldurduk yol yaptık. Ekskavatör onun üstünden yürüyerek ilerideki çamuru alıyor. Çamuru temizledikten sonra taşla doldurup yol yaptığımız yeri geri alacağız. Kapsamlı bir çalışma yapıyoruz. Bir yandan çamuru alırken arkadaşlarımız küçük kayıklarla da temizlik yapıyor. Maalesef bazı vatandaşlarımız bilinçsizce çöplerini de suya atıyorlar. Onların biriken çöplerini de alıyoruz. Biz burayı temizlikle suyu besleyen derelerde sirkülasyonun olmasını sağlıyoruz. Oksijen anlamında da sıkıntı var bazen balık ölümlerini görüyoruz. Çamur ve kirlilik sineklerin üremesine de yol açıyor. Temizlik çalışmalarıyla Mogan’a yeniden nefes veriyoruz. Çalışmalar için verdikleri destekten dolayı da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na, DSİ 5’inci Bölge Müdürlüğü’ne, Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne çok teşekkür ediyoruz. Bu işler iş birliğiyle oluyor. Bu işin siyaseti olmaz. Biz yerel yöneticiyiz, herkesi seviyoruz. Dün olduğu gibi bugün de tüm kamu kurumlarımızla iş birliği içinde çalışıyoruz.
* Mogan Gölü geçenlerde de müsilaja benzer yeşil bir tabaka ile kaplandı? Buna yönelik neler yapıldı?
Göl yüzeyinde bu sene müsilaj gibi bir tabaka oluştu. Onunla da ciddi mücadele ettik. Yine bakanlığın bilgisi ile Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle yüzey temizliği yaptık. Bu sahili geçmişte görev yaptığımda sürekli temizlerdik. Kuru kamışları ve çöpleri sürekli alırdık. Son 10 yılda ciddi birikmiş. Kimse de pek ilgilenmemiş. Şimdi kamışlı alanlar genişlemiş. Önceden belli alanlara tekne ve kayık giriyordu, temizliyordu. Şimdi çok zorlaşmış. Vatandaşların da duyarlı olması gerekiyor. Elinde çekirdek çitleyip göle atanları görüyorum bu çok üzücü. Bu göl hepimizin.
MOGAN ÖLÜ HALE GELMEMELİ
* Mogan Gölü Gölbaşı için ne ifade ediyor?
Mogan Gölü Gölbaşı için olmazsa olmaz. Eymir Gölü de aynı şekilde. Bu göl doğal yaşamına kavuşmalı. Göl ölü hale gelmemeli. Bunun için de geçmişte yapılan dip çamur temizliği de kalan yerden devam etmeli.
* Gölbaşı’nın eski sakinleri Mogan Gölü’nde yüzülebilen yıllardan bahsediyorlar. Siz o yılları hatırlıyor musunuz?
Vilayetler Evi’nin olduğu yerde ben de yüzmüştüm küçükken. Hatta boğulma tehlikesi bile atlatmıştım. Eski büyüklerimiz de yüzdüklerini anlatırlardı.
GÖLBAŞI’NDA TURİZMİ GELİŞTİRMEK İÇİN KENT MEYDANINI ÖNEMSİYORUZ
* Gölbaşı’nda yeni dönem için önem verdiğiniz projelerin başında hangisi yer alıyor?
Eski belediyemizin olduğu alandan başlayan yıkılan Dr. Şerafettin Tombuloğlu Lisesi’nin yerinden yeni belediye ve sahile kadar uzanan büyük bir kent meydanı projemiz var. Geçmişte sokak sağlıklaştırma projesiyle ana caddelerimizde cephe yenilemesi yaparak modern bir görüntüye kavuşturmuştuk. O dönem kent meydanı projemizi de hayata geçirecektik ancak süre yetmedi. Şimdi Allah nasip ederse hayata geçireceğiz. Alışveriş merkezi de olacak. Yolun üzerinden Sahil Park’a bir üst geçit yaparak meydanla birleştirmeyi planlıyoruz. Burada festivallerimizi yapacağız, öğrencilerimize yönelik 24 saat Uyanık Kütüphane olacak. Müze olacak. Betona boğmayacağız, yeşil alanlar olacak. Hem 7’den 70’e tüm Gölbaşılı hemşehrilerimize hem de Gölbaşı’na dışarıdan gelecek vatandaşlarımıza hizmet verecek. Gölbaşı’nı tanıtmak ve turizmi geliştirmek için kent meydanını önemsiyoruz. Sahilde belediyemize ait kafemizi de yenileyeceğiz.
* Başka projeler var mı?
Kırsala dönük projelerimiz var. Kent Konseyi’mizi de aktif hale getirerek katılımcılığı önemsiyoruz. Toplumun ileri gelenleri, sivil toplu kuruluşları, akademisyenlerle ilçemizin geleceğine birlikte karar vermek istiyoruz. ‘Biz yaptık oldu’ şeklinde düşünmüyoruz. Gölbaşı’nın her kuruşunu yine bu ilçeye harcamak için çalışıyoruz. Sosyal konut üretmeyi planlıyoruz önce belediye çalışanlarımıza ve düşük gelirli vatandaşlarımıza olmak üzere böyle bir imkân oluşturmak istiyoruz.
ROZETİMİ ÇIKARTTIM GÖLBAŞI’NIN BAŞKANIYIM
* Geçmişte MHP’den belediye başkanlığı yaptınız şimdi ise CHP’den seçildiniz. Bu dönem nasıl bir siyaset anlayışına sahipsiniz?
Ben kişilik olarak kavga edeyim, gerginlik oluşturayım gibi bir yapı içinde hiç olmadım. MHP’den seçildiğimde de muhalefet belediye başkanlığı yapıyordum. Muhalif diye bakılıyordu ama biraz kişisel diyaloglarımla bakanlıklarla, kurumlarla, herkesle iyi ilişkiler kurmuştum. Bundan sonra da aynı şekilde devam ediyorum. Benim önceliğim Gölbaşı. Son Belediye Meclisi toplantımızda da söyledim. 2019’da seçildiğimde de Belediye Meclisi’nde söylemiştim; ‘Arkadaşlar ben bir partiden seçildim. Ama rozetimi çıkarttım. Seçim oldu, bitti bundan sonra Gölbaşı’nın belediye başkanıyım.’ Dün neysek bugün de öyle. Partizan düşünülmemeli. Geçmişte demiştim; ‘Arkadaşlar farklı partilerden seçildiniz. Bu farklı fikirler ve partiler olacak. Bunlar demokrasinin gereğidir. Ama hepimiz Gölbaşı’nın meclisiyiz. Burada Gölbaşı’nın lehine karar almalıyız. Biz bir öneri verdiğimizde siz daha iyisini öneriyorsanız kesinlikle onu yapalım. İlla bizim dediğimiz olacak değil.’ Ben hâlâ tüm parti gruplarını gezerim mesela. Meclis öncesi ‘gündemle ilgili var mı söyleyeceğiniz? Eksik bulduğumuz veya sizin ilave edeceğiniz bir şey varsa doğrusu neyse onu yapalım’ derim. Diyalog kapıları açık. Biz Gölbaşı’nın belediye başkanıyız. Herkese eşit adaletli olmak durumundayız. Onu yapmaya çalışıyoruz. Ama bir yanlış varsa, bir haksızlık varsa bu seçildiğiniz partiden de olabilir, başka partiden de. Biz ona karşıyız. Gölbaşı’mızı seviyoruz, hemşehrilerimizi de.
Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı, Hürriyet Ankara Haber Koordinatörü Murat Yılmaz’ın sorularını yanıtladı.