Gökçek’ten Nazım’a yeni bir erteleme
Güncelleme Tarihi:
Deniz GÜREL
Oluşturulma Tarihi: Mart 13, 2011 00:00
Büyükşehir Belediye Meclisi’nde iki yıl önce alınan Nazım Hikmet isminin caddeye verilmesi kararı önceki gün yeniden Meclis gündemine alındı. Dünyaca ünlü şairin ismiyle ilgili karar yine alınamadı ve yine isimlendirme komisyonuna iade edildi.
BÜYÜKŞEHİR Belediye Meclisi’nde iki yıl önce alınan Nazım Hikmet isminin caddeye verilmesi kararı önceki gün yeniden Meclis gündemine alındı. Dünyaca ünlü şairin ismiyle ilgili karar yine alınamadı ve yine isimlendirilme komisyonuna iade edildi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in 29 Mart seçimleri öncesi Meclis’te alınan Nazım Hikmet Sokağı kararının kadük olduğunu açıklamasının ardından CHP’li Fazıl Güleken tarafından Meclis’e yeniden önerge verildi. Önerge önceki gün Meclis’e yeniden geldi. İsimlendirme Komisyonu’na gönderilen önerge, cuma akşamı görüşüldü, ancak sonuç değişmedi. Yılan hikayesine dönen önerge, yine komisyona gönderildi.
Sümenaltı etmenin yolu
Meclis’in sürekli olarak konuyu ertelemesini sümenaltı etmenin bir yolu olarak yorumlayan CHP’li Meclis Üyesi Güleken şunları söyledi:
“Bu durumu anlamak mümkün değil. Nazım Hikmet, dünya çapında bir şairdir. Birçok ülkede eserleri yayınlandı. Önergenin ertelenmesini ihmal olarak görüyorum. Nazım Hikmet ismini önemsemiyorlar. Erteleme, aslında sümenaltı etmenin bir yöntemi, bir yolu. Önergenin takipçisi olacağız. Ankara Büyükşehir Belediyesi, sıklıkla İstiklal Marşı’nın yazarı Mehmet Akif Ersoy’un kitaplarını dağıtıyor. Ersoy’a gösterilen özenden memnunuz, ancak aynı ilginin Nazım Hikmet’e gösterilmemesini kınıyorum.”
İki yıllık süreç
AK Parti Hükümeti, Ocak 2009’da, komünist kimliği nedeniyle 25 Temmuz 1951 tarihinde vatandaşlıktan çıkarılan dünyaca ünlü şair Nazım Hikmet Ran’a, Türk vatandaşlığını geri veren bir kararname hazırlamıştı. Kararname Bakanlar Kurulu’nda imzaya açılmış ve Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi de, o tarihlerde Nazım Hikmet’in adının Ankara’da bir caddeye verilmesini kararlaştırmıştı.
2009’da, artık resmen Türk vatandaşı olan Nazım Hikmet’in adının Ankara’da bir caddeye verilmesi yönünde Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’ne önerge vermişti. Önerge belediye meclisinde kabul edilmişti. Ancak o dönemde, Seçim Kurulu’nun, 29 Mart yerel seçimleri yaklaşırken sokak isimlerinin değiştirilmesini uygun bulmaması üzerine, önerge ertelenmişti. O günden beri sürekli İsimlendirme Komisyonu’na gönderilerek, ertelenen önerge, kararın üzerinden iki yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen bir türlü hayata geçirilemedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, önceki açıklamalarında, Nazım kararının kadük olduğunu belirtmişti.
TMMOB’dan Gökçek’e istifa çağrısı
TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, vatandaşı, “yolların tadına bakarak tuz kontrolü yapmaya çağıran yönetim anlayışını” istifa etmeye çağırdı.
Yazılı açıklamada, günlerdir beklenen soğuk ve kar Ankara’ya ulaştığında, yollardaki kazalar ve kilitlenen trafiğin sorumlusu olarak eski lastikle trafiğe çıkan vatandaşların suçlu ilan edildiği ve 17 yıldır böyle bir kar yağışı olmadığı söylenerek kente karşı olan sorumlulukların doğa koşullarına havale edildiği belirtildi.
Açıklamada, Ankara Büyükşehir Belediyesi yönetiminin, göreve geldiğinden bu yana ne köklü bir altyapı yatırımı yaptığı ne de gittikçe daha vahim hale gelen toplu taşıma konusunda bir adım attığı savunuldu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in 29 Mart seçimleri öncesi Meclis’te alınan Nazım Hikmet Sokağı kararının kadük olduğunu açıklamasının ardından CHP’li Fazıl Güleken tarafından Meclis’e yeniden önerge verildi. Önerge önceki gün Meclis’e yeniden geldi. İsimlendirme Komisyonu’na gönderilen önerge, cuma akşamı görüşüldü, ancak sonuç değişmedi. Yılan hikayesine dönen önerge, yine komisyona gönderildi.
Sümenaltı etmenin yolu
Meclis’in sürekli olarak konuyu ertelemesini sümenaltı etmenin bir yolu olarak yorumlayan CHP’li Meclis Üyesi Güleken şunları söyledi:
“Bu durumu anlamak mümkün değil. Nazım Hikmet, dünya çapında bir şairdir. Birçok ülkede eserleri yayınlandı. Önergenin ertelenmesini ihmal olarak görüyorum. Nazım Hikmet ismini önemsemiyorlar. Erteleme, aslında sümenaltı etmenin bir yöntemi, bir yolu. Önergenin takipçisi olacağız. Ankara Büyükşehir Belediyesi, sıklıkla İstiklal Marşı’nın yazarı Mehmet Akif Ersoy’un kitaplarını dağıtıyor. Ersoy’a gösterilen özenden memnunuz, ancak aynı ilginin Nazım Hikmet’e gösterilmemesini kınıyorum.”
İki yıllık süreç
AK Parti Hükümeti, Ocak 2009’da, komünist kimliği nedeniyle 25 Temmuz 1951 tarihinde vatandaşlıktan çıkarılan dünyaca ünlü şair Nazım Hikmet Ran’a, Türk vatandaşlığını geri veren bir kararname hazırlamıştı. Kararname Bakanlar Kurulu’nda imzaya açılmış ve Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi de, o tarihlerde Nazım Hikmet’in adının Ankara’da bir caddeye verilmesini kararlaştırmıştı.
2009’da, artık resmen Türk vatandaşı olan Nazım Hikmet’in adının Ankara’da bir caddeye verilmesi yönünde Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’ne önerge vermişti. Önerge belediye meclisinde kabul edilmişti. Ancak o dönemde, Seçim Kurulu’nun, 29 Mart yerel seçimleri yaklaşırken sokak isimlerinin değiştirilmesini uygun bulmaması üzerine, önerge ertelenmişti. O günden beri sürekli İsimlendirme Komisyonu’na gönderilerek, ertelenen önerge, kararın üzerinden iki yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen bir türlü hayata geçirilemedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, önceki açıklamalarında, Nazım kararının kadük olduğunu belirtmişti.
TMMOB’dan Gökçek’e istifa çağrısı
TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, vatandaşı, “yolların tadına bakarak tuz kontrolü yapmaya çağıran yönetim anlayışını” istifa etmeye çağırdı.
Yazılı açıklamada, günlerdir beklenen soğuk ve kar Ankara’ya ulaştığında, yollardaki kazalar ve kilitlenen trafiğin sorumlusu olarak eski lastikle trafiğe çıkan vatandaşların suçlu ilan edildiği ve 17 yıldır böyle bir kar yağışı olmadığı söylenerek kente karşı olan sorumlulukların doğa koşullarına havale edildiği belirtildi.
Açıklamada, Ankara Büyükşehir Belediyesi yönetiminin, göreve geldiğinden bu yana ne köklü bir altyapı yatırımı yaptığı ne de gittikçe daha vahim hale gelen toplu taşıma konusunda bir adım attığı savunuldu.