Güncelleme Tarihi:
Hürriyet Ankara Cumhuriyet’in 100’üncü yılında tarihi mekânları sizler için derledi. Bugün önce Anıtkabir’i daha sonra sizler için hazırladığımız birbirinden özel bu mekânları gezip, görebilir, Atatürk’ü ve Cumhuriyet’i daha iyi tanıyabilirsiniz...
BİRİNCİ MECLİS-ULUS
Günümüzde Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak ziyarete açık olan Birinci Meclis Kurtuluş Savaşı’nın yönetildiği yer olma özelliğine sahip. İlk anayasanın kabulü, İstiklal Marşı’nın kabulü, saltanatın kaldırılması, Lozan Barış Antlaşması, Ankara’nın başkent oluşu, Cumhuriyet’in ilanı gibi birçok önemli karar bu tarihi mekânda alındı. Birinci Meclis’e gidin ve dönem fotoğraflarını, tabloları, Atatürk’ün bastonunu, mavzerini, mühürlerini, dürbününü, cumhurbaşkanı olduktan sonra çekilen ilk fotoğrafını, balkonda çekilen fotoğraflarını görün. Üstelik müze bu gece boyunca ücretsiz ziyarete açık.
İKİNCİ MECLİS-ULUS
Cumhuriyet Müzesi olarak gezilebilen İkinci Meclis, 1924-1960 yıllarında Atatürk ilke ve devrimlerinin gerçekleştirilmesi, önemli yasaların çıkarılması, uluslararası anlaşmaların imzalanması ve çok partili sisteme geçiş gibi Türkiye siyasi tarihinin önemli olaylarına tanıklık etti. Atatürk, 15 Ekim-20 Ekim 1927 tarihleri arasında altı gün süre ile 36 saat 33 dakika boyunca süren ölümsüz eseri ‘Büyük Nutuk’u da buradaki Genel Kurul Salonu’nda okudu. İkinci Meclis’e gidin ve Atatürk’ün kişisel eşyalarının sergilendiği odaları gezin, Atatürk’ün 10. Yıl Nutku’nu okuduğu mikrofonu da görün.
METEOROLOJİ MÜZESİ-KEÇİÖREN
Meteoroloji Genel Müdürlüğü Kampüsü’nde yer alan bina eskiden Ziraat Mektebi idi. 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelen Atatürk, o dönem bu binayı karargâh olarak kullandı. Gidin ve Misâk-ı Millî’nin belirlenmesi, o dönemdeki isyanların bastırılması gibi tarihi kararların alındığı binadaki Atatürk’ün çalışma odasını gezin. Gidin ve Atatürk’ün kaldığı ve Kurtuluş Savaşı planlarını hazırladığı odada, çalışma masası, soba, perde, halı gibi eski eşyaları görün. Keçiören’e gitmişken Çoban Mektebi’ne de uğrayın. Halide Edip Adıvar gibi Milli Mücadele’yi yürüten önemli şahsiyetlerin konakladığı bina Keçiören Belediyesi tarafından restore edilerek Atatürk ve Ankara Milli Mücadele Müzesi haline getirildi. Buraya da gidin ve binanın Milli Mücadele’nin Anadolu’ya yayılmasına tanıklık ettiğini hissedin.
ATATÜRK KONUTU VE DEMİRYOLLARI MÜZESİ-ANKARA TREN GARI
Atatürk’ün 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelişinden itibaren Başkomutanlık Karargâhı ve konutu olarak emrine tahsis edilen Direksiyon Binası, Atatürk’ün 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelişinden itibaren Başkomutanlık Karargâhı ve konutu olarak emrine tahsis edildi. Bugün Atatürk Konutu ve Demiryolları Müzesi olarak hizmet veriyor. Milli Mücadele’de komuta merkezi olarak kullanılan bu yapıya gidin ve alt kattaki demiryollarına ait eşyaları yakından inceleyin. Üst katta da Atatürk’ün kabul odası, çalışma odası, yatak odası gibi bölümleri görün. Binanın hemen yanında Atatürk’ün yurt gezilerinde kullandığı Beyaz Tren’in bir vagonu ve içerisinde sergilenen eşyaları da görmeyi unutmayın. Atatürk’ün ‘Hâkimiyet, kayıtsız şartsız milletindir’ sözünü ilk kez söylediği yer olduğunu da fark edin.
ATATÜRK MÜZE KÖŞKÜ-ÇANKAYA
Tarihi yapı, Atatürk’ün yeni Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nün bitirildiği 1932 yılına kadar 11 yıl boyunca ikamet ettiği yer olma özelliğine sahip. Gidin ve köşkte, Mısır Hıdivi Abbas Hilmi Paşa tarafından Atatürk’e hediye edilen mobilya takımını, Hüseyin Avni Lifiş’in 1922 tarihli tablosunu ve üzeri eski harflerle imzalanmış olan Ağlayan Kadın tablosunu, Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın gençlik fotoğrafını, Atatürk’ün 1931 yılı milletvekili mazbatasını görün.
PEMBE KÖŞK-ÇANKAYA
Atatürk’ün Ankara’daki resmi evi Çankaya Köşkü’ydü fakat haftanın birkaç akşamını birkaç yüz metre aşağıda İsmet İnönü’nün oturduğu ‘Pembe Köşk’te geçirirdi. Ankara’da sosyal ve kültürel hayattaki pek çok ilke sahne olan Pembe Köşk, 1927’de Ankara’nın ilk balosuna da ev sahipliği yapma özelliğine sahip. Yemek odasının döşenmesinde Atatürk’ün emeği büyük. Gidin, gezin, anıları yansıtan eşyaları görün.
ATATÜRK KOLİBASI-SÖĞÜTÖZÜ
O dönem bir kapısı, bir kahve ocağı, iki penceresi ve bir sediri olan bu kulübe, Atatürk’ün yalnız kalmak istediğinde gelip dinlendiği bir yerdi. Sediri örten ladik halı seccadenin, Atatürk’e annesi Zübeyde Hanım’ın hediyesi olduğu söyleniyor. Söğütözü’nde Orman Genel Müdürlüğü kampüsü içinde yer alan ve günümüzde pek bilinmeyen bu yapıyı gidin ve görün.
ATATÜRK KÖŞKÜ- ÇUBUK 1 BARAJI REKREASYON ALANI
Atatürk’ün talimatıyla Çubuk Çayı üzerinde 1930’da yapımına başlanan Çubuk-1 Barajı, Cumhuriyet döneminin ilk betonarme barajı olarak 3 Kasım 1936’da Atatürk tarafından açıldı. Barajın yapım sürecini bizzat yerinde inceleyen ve denetleyen Atatürk için inşaat çalışmalarını yakından izleyebilmesi adına baraj inşaatına yakın bir sırtta küçük bir köşk yaptırıldı ve zaman zaman da bu köşkte dinlendi. Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilerek çevre düzenlemesi yapılan baraj alanı ve Atatürk Köşkü’ne gidin, Atatürk’ün izlerini taşıyan köşkün bölümlerini görün.
ALAGÖZ KARARGÂH MÜZESİ-POLATLI
Alagöz Köyü yakınında Türkoğlu Çiftliği’ne ait olan bu ev, Millî Mücadele açısından çok büyük bir önem taşıyan Sakarya Meydan Muharebesi’nde 23 Ağustos’tan 13 Eylül 1921 tarihine kadar 22 gün Atatürk’e karargâh oldu. Atatürk, savaşın büyük bir bölümünü bu binadan idare etti, bütün planlarını burada hazırladı ve tarihî kararları burada verdi. Atatürk, Nutuk’ta, “12 Ağustos 1920 günü Erkan-ı Harbiye Umumi Reisi Fevzi Çakmak Paşa hazretleriyle beraber Polatlı ilçesinde cephe karargâhına gittim” şeklindeki notu yazdığı yer burasıdır. Gidin ve 12 odadan oluşan iki katlı evde, giysi odası, kitaplık ve hatıra eşya odası, zabitan yemek odası, mutfak, muhabere odası, başkumandanlık odası, kurmay heyeti odası, dinlenme odası, yaverler odası, Atatürk’ün yatak odası, Atatürk’ün yemek odası ile hizmet eri odasını görün.
BEYNAM ATATÜRK TARİH VE KÜLTÜR EVİ-BALÂ
Milli Mücadele’yi başlatmak üzere Samsun’dan yola çıkıp Ankara’ya gelirken, 26 Aralık 1919’da fırtınaya yakalanan Atatürk ve arkadaşları, Beynam Köyü muhtarı Veli Çavuş ile köylüler tarafından bu evde misafir edildi. Atatürk de bu vefakârlık örneğine, ilk Meclis seçimlerinde adaylığını Balâ’dan koyarak karşılık verdi. Gidin ve TSK Güçlendirme Vakfı tarafından eski haline uygun şekilde yeniden inşa edilen Atatürk’ün konakladığı bu özel evi görün.