Gençlerde sultanlık olmaz

Güncelleme Tarihi:

Gençlerde sultanlık olmaz
Oluşturulma Tarihi: Mart 04, 2013 00:00

İlhan Cavcav, başkanlığın babadan oğula geçmesi gibi durumun yaşanmayacağını söyledi.

Haberin Devamı

35 yıldır kulübün başında bulunduğunu ve zaman zaman ‘Veliahtınız kim’ sorusuna muhatap olduğunu belirten Cavcav, “Bu görev, verilmez alınır. Gençlerbirliği, benim kanıma bulaşmış veba mikrobu gibi. Elim ayağım tuttuğu sürece burdayım” diye konuştu. Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav, Ankara’da Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği etkinliğin konuğu olurken, çarpıcı açıklamalar yaptı. Cavcav, G.Birliği’nin kuruluşunun temelinde okul olduğunu ve o günden bu yana bir okul gibi varlığını sürdürdüğünü belirterek, “Burada; eğitim, demokrasi, kültür ve centilmenlik gibi temel ilkeler vardır. Zaman zaman (veliahtınız kim) diye soruluyor. Gençlerbirliği’nde demokrasi işler ve kim hak ediyorsa gelip bu görevi en iyi şekilde yerine getirmeye çalışır. Sultanlık gibi, başkanlığın babadan oğula geçmesi gibi bir durum olmaz. G.Birliği, benim kanıma bulaşmış veba mikrobu gibi. Elim ayağım tuttuğu sürece burdayım. Üstelik bu görev, verilmez alınır. Zamanı geldiğinde, delegeler bu kutsal görevi kime teslim edeceğini bilir” diye konuştu.
Sıcak bir atmosferde geçen toplantıda Cavcav, hayat hikayesini anlattığı bölümlerde duygulanırken, Ankara’ya yeni stat yapımından, kulüpler birliği toplantılarına, havuz gelirinden, yabancı oyuncu sayısına kadar bir çok konuda ilginç notlar aktardı.
Futbol oynadığı dönemde, A.Gücü ve F.Bahçe’den teklif aldığını ifade eden Cavcav, şunları söyledi:
“PTT’de forma giyerken, iki kulüp 4 bin TL teklif etti. (Amatör sözleşme yaparsanız kabul ederim) dedim. Çünkü, babamın iş yerinde veznenin başındaydım. İki işi beraber götürmek zorundaydım. Kabul etmediler, ben de 150 liraya Bahçeli Gençlik’e amatör olarak gittim. İlk maçta rakip, PTT idi. Hoca beni kadroya almadı. Nedenini sorduğumda, (eski takımına karşı hissi olabilirsin) cevabını aldım. Başkanın yanına gittim ve (Ben onurumla sahaya çıkarım, görevimi yaparım) deyip, aldığım 150 TL’yi iade ettim ve o gün futbolu bıraktım.”

Haberin Devamı

STAT KONUSUNDA DEVLET BÜYÜKLERİMİZE GİDECEĞİZ


“Ankara’ya yapılacak yeni stadın şehir merkezine 30 km. uzakta olacağını sayın bakanımızın açıklamalarından öğrendik ve çok üzüldük. Bizim zaten seyircimiz az ve maça gelmiyor. Şehir dışında olursa kimse gitmez. Kulübümüzün kuruluşu olan 14 Mart’ta bu konuyu görüşmek üzere sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızdan randevu talep edeceğiz ve düşüncelerimizi paylaşacağız. AKM arazisi, şehrin ortasında ve stat için çok uygun bir yer. F.Bahçe ve Beşiktaş’ın statları şehir merkezinde ise Ankara’da neden olmasın.”

Haberin Devamı

AMATÖR KULÜP BAŞKANLARI İLE GÖRÜŞECEĞİM


“Öğrendim ki her yıl Ankara’daki 40-50 amatör sporcu, diğer kentlere gidip profesyonel imza atıyormuş. Biz kendi ilimizdeki bu çocukları, niye başka takımlara kaptıralım. Amatör kulüplerin başkanları ile zaman zaman bir araya gelerek, görüş alış verişinde bulunacağım. Geçmişte, oyuncuları bizzat izlemeye giderdim ama artık sağlığım el vermiyor. Bundan 2-3 sene evvel, içlerinde bizim takımda da oynamış oyunculardan kurulu bir ekip, Afrika’ya gitti ve belirledikleri isimleri getirdiler. Şimdi oyuncuların hiç biri ortalarda yok. Yabancı oyuncular da artık kabak tadı veriyor. Milli takımın durumu da buna paralel olarak ortada.”

Haberin Devamı

KULÜPLER BİRLİĞİ’NİN KÖTÜ ADAMI BENİM


“Anadolu kulüplerinin haklarını savunmak adına kulüpler birliğinin kurulmasına ön ayak olan benim. Başkanlığını da yaptım. Sonra İstanbul takımlarının başkanları, yönetimi ele geçirdi. Şimdi toplantılar oluyor, Anadolu takımlarının hakları ile ilgili bir tek ben konuşuyorum. Diğer başkanlar, sus pus oturuyor. Ya arkadaş, sizin hiç mi sorunuz yok. Hep ben itiraz ediyor, karşı fikir üretiyorum. O yüzden de Kulüpler Birliği’nin kötü adamıyım.”

GELİR ADALETLİ DAĞITILMADIĞI İÇİN TEPKİLİYİM


“Bana en çok (ne zaman şampiyon olacaksınız) diye soruluyor. Bu öyle kolay değil. Yarış, eşit şekilde olmuyor ki. 4 büyük takım havuz gelirinden çok büyük para alıyor. Ayak bastı parası alıyor, şampiyonluk sayısına göre ekstra para alıyor, zaten kadrosu güçlü olduğu için daha fazla puan toplayıp, daha fazla prim alıyor. Son şampiyon olan takıma, bir miktar fazla prim verilsin. Buna itirazım yok. Ama geçmişte kazanılan şampiyonluklar için neden ekstra para veriliyor. Benim babam da çok iyi insandı ama öldü. Gelir adaletli dağıtılmadığı için tepkiliyim.”

Haberin Devamı

ZEYNEL SOYUER’E O GÜN BUGÜN SELAM VERMEM


“35 yıllık başkanlık döneminde çok teknik adam çok da oyuncu ile çalıştım. İlginç hikayeler yaşadım. Bir dönem, takımın başına hoca olarak Zeynel Soyuer’i düşünmüştük. O zamanın parası ile 3 bin TL falan istedi sanırım. Bir de şart koştu, İstanbul’a deplasmana gittiğimizde Tarabya Otel’de kamp yapmalıyız diye. Nedenini sorduğumda, takım daha iyi motive olur dedi. Bizde o zamanlar para pul yok. İstanbul deplasmanlarında pansiyonda kalıyoruz. Bu işin olmayacağını anladım. Kadri Aytaç ile görüştük. 150 TL isterim ama tek şartla dedi. Para peşin olacak. Fabrikadaydım hemen muhasebeciyi aradım, 150 TL getir dedim. Sözleşmeyi imzaladık. 3 bin TL nerede 150 TL nerede. O gün bugündür Zeynel Soyuer’e selam vermem.”

Haberin Devamı

İNGİLİZCE’YE HEP YABANCI KALDIM


“İngilizce dışında bütün derslerim 5’ti. Yabancı dilden ya sıfır ya da bir alırdım. Hocam hep kanaat notu kullanırdı. İngilizce kitabına bak bak, bir şey anlamıyorum. Delikanlı çağına gelince babama (Ben okula gitmeyeceğim) dedim. Babam da (otur vezneye) dedi. 50 tonluk un fabrikası inşa etmişlerdi. 14 yaşında fabrikanın veznesine oturdum. Tam 64 yıldır bir fiil çalışıyorum.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!