Güncelleme Tarihi:
Ankara Kalesi Karataş Sokak’ta bulunan yaklaşık dört metrekarelik dükkânında 40 yıldır bakır işlemeciliği işi ile uğraşan Sefa Yardım, kalenin en eski esnaflarından. Teknolojinin gelişmesi ve ilerlemesiyle birlikte bakır ürünlerinin artık sadece dekoratif obje olarak kullanıldığını söyleyen Yardım, mesleğin de zamanla yok olmaya yüz tuttuğunu dile getirdi. Bakır işlemeciliğini devam ettirecek yeni ustaların yetişmediğini dile getiren Yardım, “Bu mesleği devam ettirecek kimse yok. Kendi çocuğum bile başka bir iş ile uğraşıyor, bu işe pek hevesi yok. Mecbur ileride dükkânı kapatacağım çünkü çırak da bulunamıyor” dedi. Yardım, atölyesinde gerçekleştirdiği el emeği ve Ankara Kalesi’ndeki zanaatkârlığını özetle şöyle anlattı:
TEK BAŞIMA ÇALIŞIYORUM
“Ankara Kalesi’nin eski yüzünü bilenlerden biriyim. 1984 yılından beri kalede bakır işlemeciliği yapıyorum. Sabah saat sekizde dükkânı açar, akşam sekize doğru kapatırım. Dört metrekarelik bir dükkânda tek başıma çalışıyorum. Bakır üzerine çeşitli kabartmalar, desenler ve işlemeler gerçekleştiriyorum. Oldukça eskiye dayanan bir iş. Ancak ne yazık ki bu mesleğin sonu gelmiş durumda. Artık arkadan gelen, bu mesleği devam ettirecek olan eleman yok. Haliyle usta da bulunmuyor. Şu anda Ankara’da bakır işlemeciliği yapan usta sayısı bir elin parmağını geçmez, toplamda beş usta anca vardır. Bu mesleği devam ettirecek kimse yok. Kendi çocuğum bile başka bir iş ile uğraşıyor, bu işe pek hevesi yok. Mecbur ileride dükkânı kapatacağım çünkü çırak da bulunmuyor. Bu işi öğrenmek isteyen gençlere her zaman kapım açık. En azından benden onlara bir hatıra kalır.
DEKORATİF OBJEYE DÖNÜŞTÜ
Eskiden bakır yeme içmede sık kullanılırdı. Kalaylama işi güzel yapılırsa bakırda pişen yemek oldukça lezzetli olur. Şimdilerde teknolojinin gelişmesi ve ilerlemesiyle dekoratif obje haline geldi. Artık insanlar, bakırı kullanmak yerine buraya getiriyor bende üzerlerinde çalışarak işlemelerini gerçekleştiriyorum. Öte yandan önceden, Ankara Kalesi’ne çok sık turist gelirdi. Turistlerin bakırlara olan ilgisi de oldukça fazlaydı. Şimdilerde sokakta neredeyse turist göremez hale geldim. Ankara Kalesi’nin eski günlerine dönebilmesi için canlandırılması gerekiyor. Burası, Ankara’nın tarihi, geçmişi. Değerlerimize, eski esnaflarımıza, ustalarımıza sahip çıkmak gerekiyor.”