Festivaller düzen içinde yapılmalı

Güncelleme Tarihi:

Festivaller düzen içinde yapılmalı
Oluşturulma Tarihi: Haziran 27, 2009 00:00

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) İkinci Başkanı ve Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği (ATİD) Başkanı Seçim Aydın, "Festivallerin bir düzen içerisinde, konaklama imkánları ile de desteklenmiş tüm dünyadan gelecek konuklar için ilgi çekebilecek tarzda hazırlanması gerektiğini" söyledi.

Soru: Yaz aylarında pek çok kentimizde festival adı altında etkinlikler yapıldığını duyuyor; imkánlarım ölçüsünde de katılmaya çalışıyorum. Gördüğüm planlama ve tanıtımın kısa süreli yapılması; yerel kültürel değerlerin ön planda olmaması; alışveriş ağırlıklı bir tarzın benimsenmiş olmasıdır. Oysa yerli yabancı herkesin ilgisini çekecek programlarla zenginleştirilmiş, tarihi ve katılımcıları önceden belirlenmiş bir program için öncülük yapılabilir mi?

Yasemin SAYIOĞLU

Yanıt: Sayın okurumuzun muhtemelen yurtdışı deneyimlerine dayanarak bize aktardığı sorusunu ulusal/yerel kültürel değerlerin aynı kapsamdaki tanıtım ilkeleri doğrultusunda yorumlamak istiyorum.

Kışın sona ermesi ile çeşitli yörelerimizdeki festivallerin de hız kazandığını görüyoruz. Bu kapsamda Beypazarı Festivali’nin kazandığı yerin ve önemin geleneksellik açısından önemli bir kazanım olduğunu düşünüyorum. Pek çok il ve ilçemizin bu anlamda kaydettiği ilerlemeleri de büyük bir ilgi ile izlediğimizi belirtmek istiyorum.

Burada değinmek istediğim festivallerin Mersin Festivali, Aspendos Festivali gibi uluslararası anlamda, ilgili kuruluşlara üye olarak sergilenebilir ve geleneksel hale getirilmesidir.

10 bin yıllık tarihin yaşandığı topraklar, Kaz Dağlarında, Egede, Menderes Irmağı boyunca, Kapadokya’da, Toroslar’da yani 800 bin kilometre karelik bu alanın her köşesinde dünya edebiyatına mal olmuş hikáyeler efsaneler yaşanmıştır ve bunlar tarihin her döneminde çeşitli eserlere konu olmuşlardır.

Dünya literatürüne mal olmuş Gılgamış Destanı, tanrıların Kaz dağlarındaki yaşamları, Truva, Midasın kulakları, Nuh Tufanı gibi yüzlerce eser bu anlamda değerlendirilmeyi beklemektedirler.

Ya da ölmeyen áşıkların değil ama ölmeyen aşkların diyarı olan topraklarımızda dilden dile gelen şiirler, türküler, sahne eserleri festivallerin izlenebilirliğini artırmak yönünde kullanılabilecek öz kaynaklarımızdır.

Bir dönem Avrupalı kompozitörlere esin kaynağı olan mehter musikisi ve Türk müziğinin ve Osmanlı Sarayının hikáyelerinden esinlenilerek bestelenen Saraydan Kız Kaçırma ve buna bağlı olarak bir dönem Avrupa sahnelerinde sergilenen Türk Operaları/operetlerini unutturmamak bizim elimizdedir.

Yaşar Kemal’in dünya çapındaki eseri Ağrı Dağı Efsanesi’nden kaynaklanan opera eserinde olduğu gibi eserlerin olayların geçtiği özgün mekánlarda sergilenmesinin yolu yerel yöneticilerin beldelerini konu alan bu tür eserleri iyi izlemeleri sergilenmesi için katkıda bulunmalarından geçmektedir.

Kapadokya’yı set olarak kullanan pek çok film arasında rejisörü Claude Lelouch’un Türkiye’nin tanıtımına yaptığı katkı ile anılan "Tüm Bir Yaşam" filminde dev bir orkestra peri bacalarının içine yerleştirmiş filminin en görkemli sahnesi Kapadokya’nın gizemli ortamında çekilmişti.

Etkinlik pazarlamasının özel bir tarz olduğunu, gelenekselliğe uygun bir pazarlama için de programların yıllar öncesinden belirlenmesi ve en önemlisi bu konuda uzman seyahat acenteleri tarafından yapılması gerektiğinin altını bir kez daha çiziyorum.

Devlet Tiyatroları ile Devlet Opera ve Balesi’nin bu anlamda turneler yolu ile yaptığı katkının örnek alınmasını, her kentimizde, büyük kentlerde uydu yerleşim bölgelerinde mutlaka gösteri, sanat ve kültür merkezlerinin eğitici ve yetiştirici elemanlarıyla birlikte düşünülmesi gereğini hatırlatmak istiyorum. ATİD olarak da Kültür Yatırımlarının ve Girişimlerinin Belgelendirilmesine ve Niteliklerine İlişkin Yönetmelik Kapsamında yapılacak teşebbüsler için Bakanlığımız yerel yönetimlerle işbirliğine açık olduğumuzu ifade etmek isterim. Festivallerin bir düzen içerisinde, konaklama imkánları ile de desteklenmiş tüm dünyadan gelecek konuklar için ilgi çekebilecek tarzda hazırlanması ve acenteler eliyle önceden pazara sunulması TÜROFED olarak da konaklama ve turizmde katkıyı artıracak faaliyetler olarak yorumlanmaktadır.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!