Eryılmaz’dan Gökçek’e zehir zemberek sözler
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 29, 2007 00:00
Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, Melih Gökçek’in oğlu Osman Gökçek’in 23 Nisan’da, talip olduğu Çankaya Belediye Başkanlığı koltuğuna temsili olarak oturtulmasına ilişkin esprilerin kendisiyle ilişkilendirilmesinin doğru olmadığı açıkladı.
Eryılmaz yaptığı yazılı açıklamada, 23 Nisan esprilerinin kendisiyle ve Çankaya Belediye ile ilişkilendirilmesinin yanıltıcı sonuçlar doğurabileceğini dile getirdi ve şunları söyledi:
"Çankaya Belediye Başkanı, söyleyeceğini herkese doğrudan söyler. Melih Gökçek’in garibanı bulup, garibana yüklenmesi yöntemini asla izlemez. Aksine tüm garibanların dostu ve koruyucusudur Çankaya Belediye Başkanı.
GÖKÇEK İLE UĞRAŞIRIM
Çankaya Belediye Başkanı, Melih Gökçek’in yaptıklarıyla uğraşır, ama onun kişiliğiyle uğraşmaz. Ankara’ya, Cumhuriyetin başkentine zarar vermesiyle uğraşır. Yoksa onun ailesiyle, efradıyla, çoluğuyla-çocuğuyla uğraşmaz. Çankaya Belediye Başkanı insanlara, seçmenlere ve dahası tüm Çankayalılara verilmiş bir sözü olduğunu unutmaz. Hizmete yoğunlaşır. Çankaya Belediye Başkanı hizmetlerini engellemeye, sabote etmeye, bozmaya, kamuoyunda yanlış imajlar yaratma çalışan Melih Gökçek’in foyasını açığa çıkarmak için sonuna kadar onunla uğraşır.
Çankaya Belediye Başkanı’nı kimse hizmet yolundan döndüremez. İnsanlara zarar vermeyi iş edinmeyi belediye başkanlığı yapmak sayan zihniyete karşı açıkça ve mertçe mücadelesini sürdürür...
HİLKAT GARİBELERİ
Gökçek’in kentin göbeğine yerleştirdiği ve hilkat garibesi olan Kuğulu Kavşağı’na ve Gökkuşağı projesi adı altında bir tür korkuluk vazifesi gören verimsiz, anlamsız, kentle didişen dahası kente zarar veren işlerle uğraşır. Çankaya Belediye Başkanı, sosyal belediyecilik anlayışı doğrultusunda, kentin iyiliklerle buluşması için uğraşır. Bu iyilikleri bilerek bozmak isteyen İ. Melih Gökçek’in tutumundaki basitliği, partizanca tutumu, deşifre eder, kamuoyu ile paylaşır. Yoksa onun ailesine, ailesiyle kurduğu ilişki biçimine dil uzatmaz. Bu hem Türk örf ve adetlerine aykırıdır, hem de insan olma etiği ve erdemiyle taban tabana zıttır. Biz Çankaya’da aslanlar gibi hizmet vermek için uğraşıyoruz ve bu hizmeti engelleyenlere aslanlar gibi meydan okuyoruz. Ve yine aslanlar gibi yelelerimizi çalılara sürtme ihtiyacı da hissetmiyoruz. Çünkü biz gerektiğinde ağaçlarla ilgilenmesini biliriz"
"Çankaya Belediye Başkanı, söyleyeceğini herkese doğrudan söyler. Melih Gökçek’in garibanı bulup, garibana yüklenmesi yöntemini asla izlemez. Aksine tüm garibanların dostu ve koruyucusudur Çankaya Belediye Başkanı.
GÖKÇEK İLE UĞRAŞIRIM
Çankaya Belediye Başkanı, Melih Gökçek’in yaptıklarıyla uğraşır, ama onun kişiliğiyle uğraşmaz. Ankara’ya, Cumhuriyetin başkentine zarar vermesiyle uğraşır. Yoksa onun ailesiyle, efradıyla, çoluğuyla-çocuğuyla uğraşmaz. Çankaya Belediye Başkanı insanlara, seçmenlere ve dahası tüm Çankayalılara verilmiş bir sözü olduğunu unutmaz. Hizmete yoğunlaşır. Çankaya Belediye Başkanı hizmetlerini engellemeye, sabote etmeye, bozmaya, kamuoyunda yanlış imajlar yaratma çalışan Melih Gökçek’in foyasını açığa çıkarmak için sonuna kadar onunla uğraşır.
Çankaya Belediye Başkanı’nı kimse hizmet yolundan döndüremez. İnsanlara zarar vermeyi iş edinmeyi belediye başkanlığı yapmak sayan zihniyete karşı açıkça ve mertçe mücadelesini sürdürür...
HİLKAT GARİBELERİ
Gökçek’in kentin göbeğine yerleştirdiği ve hilkat garibesi olan Kuğulu Kavşağı’na ve Gökkuşağı projesi adı altında bir tür korkuluk vazifesi gören verimsiz, anlamsız, kentle didişen dahası kente zarar veren işlerle uğraşır. Çankaya Belediye Başkanı, sosyal belediyecilik anlayışı doğrultusunda, kentin iyiliklerle buluşması için uğraşır. Bu iyilikleri bilerek bozmak isteyen İ. Melih Gökçek’in tutumundaki basitliği, partizanca tutumu, deşifre eder, kamuoyu ile paylaşır. Yoksa onun ailesine, ailesiyle kurduğu ilişki biçimine dil uzatmaz. Bu hem Türk örf ve adetlerine aykırıdır, hem de insan olma etiği ve erdemiyle taban tabana zıttır. Biz Çankaya’da aslanlar gibi hizmet vermek için uğraşıyoruz ve bu hizmeti engelleyenlere aslanlar gibi meydan okuyoruz. Ve yine aslanlar gibi yelelerimizi çalılara sürtme ihtiyacı da hissetmiyoruz. Çünkü biz gerektiğinde ağaçlarla ilgilenmesini biliriz"