Oluşturulma Tarihi: Ağustos 13, 2008 00:00
Down Sendromu’nda erken tanının ’cvs’ ile mümkün olduğunu belirten GATA Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ergün, "Yöntem, tekniğin zor olması ve alanda uzman hekim sayısının az olması nedeniyle yaygın kullanılmıyor" dedi.
KROMOZOM hastalığı olan Down Sendromu’nun, gebeliğin 11-14. haftasında, anne karnında bebeğin plasentasından alınan doku örneği testi (CVS) ile erken dönemde teşhis edilebildiği belirtildi.
Yaygın olarak kullanılan bir diğer tanı testi olan Amniosentez’in ise 16-20. haftalarda yapılabildiği ve sonucun en erken 3 hafta sonra alınabildiği, erken dönemde gebelik sonlandırma işlemi için CVS’in çok daha avantajlı olduğu ifade edildi.
Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Ergün, Türkiye’de yılda 1.5 milyon doğum olduğunu, yılda 3 bin kromozom bozukluğu hastalığı olan Down Sendromlu bebeğin dünyaya geldiğini söyledi. Her gebe kadının Down sendromu hastası bebek sahibi olma riski taşıdığını belirten Ergün, "Tüm dünyada görüşleri kabul gören bir dernek olan ACOG (American College of Obstetricians and Gynecologyst), 2007 yılında yayımladığı bir yönergeyle, tüm gebe kadınlara ’Down Sendromu’ için tanısal test yaptırılması önerisinde bulundu" dedi.
Ergün, "Doğum sonrasında sürprizle karşılaşmak istemeyen ve hekimden bu konuda kesin cevap almak isteyen tüm gebeler bu yöntemlerden birini yaptırmak zorundadır. Bunun dışındaki testlerle ya da detaylı ultrasonla farkedilmeme riski her zaman vardır" uyarısında bulundu.
Tarama testleri ile tanı testlerinin birbiri ile karıştırılmaması gerektiğini belirten Ergün, tanı testleri dışındaki diğer testlerin kesin sonuç vermeyeceğini söyledi.
Ergün, tanı testlerindeki yüzde bir düşük ihtimali göz önüne alındığında, hekimlerin genellikle, tarama testleri sonrasında çıkan riske göre tanı testi yapılmasını önerdiklerini dile getirdi.
Down Sendromu tanısının, anne karnında ilk kez 1970’li yıllarda konulmaya başlandığını, özellikle 35 yaşından büyük gebelerde bu testin yapılmasının önerildiğini belirten Ergün, "Ancak ne yazık ki canlı doğan tüm Down sendromlu bebeklerin sadece yüzde 25-30’u bu yaş grubuna ait. Çoğunluğu genç annelerin bebekleridir" dedi.
Ergün, CVS veya Amniosentez yapılacak kişilerin belirlenmesinde kullanılan sınır değerlerin tarama testlerine göre belirlendiğini ifade ederek, şunları söyledi: "Özellikle tarama testlerinin yüzde 100 tanı testi olmadığı ailelere tam olarak anlatılamadığı için gereksiz yere açılan davalar gün geçtikçe artmaktadır. Halbuki tek tanı testinin CVS veya Amniosentez olduğu ailelere ısrarla vurgulanmalı ve karar ailelere bırakılmalıdır."