Eris pandemi tablosu oluşturmaz

Türkiye’de de görülen ve dünyayı etkisi altına almaya başlayan Eris varyantı, ‘Yeni bir pandemi mi geliyor’ sorusunu akıllara getirdi. Mevcut durumda telaş edilecek bir durum olmadığını fakat kişisel hijyen tedbirlerine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, “Bizler de son bir buçuk aydır vaka sayılarında bir artış gözlemliyoruz. Fakat bu sayı salgının ilk günlerindeki gibi değil” dedi. Prof. Dr. Ceyhan, hastalığın seyrini ve korunma yollarını şöyle anlattı:

ÖNEMLİ OLAN RİSKLİ GRUPLARI KORUMAK

“Tüm dünyada koronavirüs önlemleri genişletildi. Haliyle zaman zaman yeni varyantlar ortaya çıkabiliyor, bugüne kadar yüzlerce yeni varyant gelişti. Bir varyantın dikkat çekebilmesi için iki özellikten birine sahip olması lazım. Ya daha ağır bir hastalık yapacak ya da daha hızlı yayılım gösterecek. Son günlerde gündemde olan Eris varyantının daha ağır bir klinik tablo seyretme özelliği yok. Koronavirüs nasıl seyrediyorsa şu anda bu varyantta öyle seyrediyor. Telaş edecek bir durum söz konusu değil. Varyant sağlıklı, riskli olmayan gruplarda hafif seyrediyor. Önemli olan bizim riskli grupları korumamız. Amerika Birleşik Devletleri’nde, İngiltere’de COVID ölümlerinde artış yaşanıyor. Bu oransal bir artış değil, vaka sayısı artınca buna bağlı olarak ölüm sayıları da arttı. Bunun da Eris varyantından kaynaklı olduğu düşünülüyor. Bizler de son bir buçuk aydır vaka sayılarında bir artış gözlemliyoruz. Fakat bu sayı salgının ilk günlerindeki gibi değil. Halk arasında yanlış bilinen bir konu var, ‘COVID geçirenler yeni varyantlara yakalanmaz’ diye bir şey söz konusu değil. Bu da salgının sürmesinin en önemli nedenlerinden biri. Yani örnek veriyorum kızamık hastalığı gibi ,hastalığı bir kere geçiren ömür boyu bağışık hale gelmiyor vücut yeni varyantı kısmen tanıyabiliyor. Dolayısıyla hastalık daha hafif seyrediyor ama geçirmiş olmak bulaşmasını önlemiyor.

KAPANMA VE KISITLAMALARA GEREK YOK

Eris varyantının yeni bir pandemi oluşturacağını düşünmüyorum. Çünkü bir varyantın pandemi oluşturabilmesi için hemen hemen hiç kimsenin bağışıklığının olmaması gerek. Oysaki dünya genelinde kısmi bir bağışıklık var. Virüsün bulaşmasını ve hastalık yapmasını tam engellemiyor fakat hastalığın daha hafif seyretmesini sağlıyor. Öte yandan, aşıyla veya hastalığı geçirerek kazanılan bağışıklıkla hastalık daha hafif seyrediyor. Bu yüzden bir pandemi tablosu beklemiyorum. Kapanma ve kısıtlamalara da gerek olmadığını düşünüyorum. Şu anda benim önerim, bağışıklığı düşük, kronik rahatsızlıkları olan, kanser hastalarının iyi korunması ve dikkat etmesi. Kalabalık ortamlara girildiğinde örneğin toplu taşıma, sinema, tiyatro gibi kapalı ve kalabalık alanlarda bu risk gruplarının maske takması. Öte yandan kişisel temizliğimize de son derece dikkat etmek gerekiyor. Salgın döneminde güzel bir alışkanlık elde etmiştik. Herkesin çantasında el dezenfektanı ve maske bulunuyordu. Bu alışkanlığı devam ettirmeliyiz çünkü dezenfektan bizi sadece koronavirüs ve varyantlara karşı korumuyor, tüberküloz, menenjit, orta kulak iltihabı gibi hastalıkların gelişmesini de önlüyor.”

OKULLARA GÜNLÜK TEMİZLİK UYARISI

Okulların açılmasıyla birlikte tedbirlerin daha da artması gerektiğini dile getiren Prof.Dr Ceyhan, “En önemli bulaş yerlerinden biri de okullar. Mümkün olduğunca okullara dezenfektan desteği sağlanmalı. Çocukların ortak el temasında bulunduğu merdiven tırabzanları, kapı kolları gibi yerlerin günlük olarak temizlenmesi gerekir. Sınıflar iyice havalandırılmalı ve yemekhane gibi maskenin takılamayacağı kalabalık ortamlarda bir defada yemek hizmeti vermek yerine mümkünse bu sayı üçe dörde bölünerek kalabalık ve bulaş riski önlenebilir” dedi.