Düzenleyici müdahale olmazsa un ve ekmek fiyatları artacak

Güncelleme Tarihi:

Düzenleyici müdahale olmazsa un ve ekmek fiyatları artacak
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 10, 2007 00:00

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, küresel ısınmanın tetiklemesiyle buğday üretiminde ciddi düşüş yaşandığını, fiyatların arttığını belirterek, "Piyasayı düzenleyici müdaheleler olmazsa un ve ekmek fiyatları artacak. Spekülatörler de fiyat artışlarını tetikleyecek. Buğday ithalatı zorunlu hale geldi" diye konuştu.

ZİRAAT Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, iklim değişikliğinin de tetiklemesiyle Türkiye’de buğday ve arpa üretiminde ciddi düşüş olduğunu, 3 milyon tonluk bir üretim kaybı yaşanacağını belirterek, "İthalat zorunlu hale geldi" dedi.

CHP’nin Ankara 2. Bölge milletvekili adayı olan Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Günaydın, Ankara, Şereflikoçhisar, Konya ve İç Ege’de buğday ve arpa üretiminde düşüş olduğuna dikkat çekerek, "Türkiye, bu ciddi düşüşü önemsemedi" dedi. Günaydın, şunları kaydetti:

KAYIP 3 MİLYON TON : Bugünkü tabloya baktığımızda 3 milyon tonluk bir üretim kaybı yaşanacağını görüyoruz. Tüm dünyada iklim değişikliğinin tetiklemesiyle buğday üretimi azaldı, fiyatlar arttı. Bu durum Türkiye’ye 1 milyon ton için 400 milyon YTL kaynak zorlaması yapıyor. İthalatı hiç teklif etmek istemeyiz, ama ithalat artık zorunlu hale geldi. Bu gidişle sonbahardan itibaren ciddi fiyat artışları olacak. Spekülatörler de bu durumu tetikleyecek. Piyasayı regüle edici müdahaleler olmazsa fiyat artışları un ve ekmek fiyatlarına yansıyacak.

DOĞAYLA DOST ÜRETİM: Küresel ısınmanın etkisini bütün dünya hissedecek. Türkiye de gelişmekte olan bir ülke olarak çevreyi kirletme hakkına sahip olamaz. Deri ve tekstil sanayini geliştirmek için fabrika atıklarını şimdiye kadar olduğu için akarsularımıza, göllerimize bırakamayız. Doğayla dost üretim teknikleri kullanmak zorundayız. Petrol, kömür, doğalgaz gibi fosil yakıtlar yerine biyodizel, biyogaz kullanabiliriz. Enerji, Çevre ve Tarım bakanlığı bir araya gelip bir eylem planı hazırladılar ama sonuç hayal kırıklığı oldu.

TÜRKİYE’DE KUZEY AFRİKA İKLİMİ : İnsan faliyetleri nedeniyle atmosfere çıkan gaz küresel ısınmaya ve iklim değişikliğine yol açıyor. İklim kuşakları 100-200 kilometre kuzeye kayıyor. Gerekli önlem alınmazsa Türkiye’de 40-50 yıl sonra Kuzey Afrika iklimi yaşanacak. Kyoto Protokolü bu nedenle hayati önem taşıyor. Her ülkenin karbon kotası belirleniyor. Türkiye’de çok geç olmadan gerekli önlemlerin alınması gerekiyor.

Buğdayın payı yüzde 21

Buğday rekoltesindeki düşüş ve fiyatlardaki artış nedeniyle fırıncılar ekmeğe zam yapmak için hazırlıklara girişirken, ekmeğin maliyetinde buğdayın payının yüzde 21 olduğu hesaplandı. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin hesaplamasına göre, ekmek maliyetleri içinde buğdayın payı yüzde 21 düzeyinde. Buna göre piyasada 50 YKr’ye satılan 300 gramlık ekmeğin içinde 10 YKr’lik buğday var. Unun maliyetinin yüzde 70’ini buğday oluşturuyor. Ekmeğin maliyeti içinde unun payı ise yüzde 30. Geri kalan yüzde 70’lik maliyeti, genel imalat giderleri, işçilik giderleri, fırıncı karı, bayi ücreti oluşturuyor. Un maliyeti içinde buğdayın payının yüzde 70 olduğu dikkate alınırsa, ekmeğin maliyeti içinde buğdayın payı yüzde 21 düzeyinde bulunuyor.

Çözüm Ayşe Teyze’ye bırakıldı

Küresel ısınmaya karşı devlet gereken önlemleri almıyor. "Duş sayısını azaltın", "Daha az sifon çekin" gibi önerilerle sorunun çözümünü yine Ayşe Teyze’ye bırakılıyor. Örneğin Ankara’da binalarda hala yeterli yalıtım yapılmıyor. Bunun yerine "Daha az yakıt tüketin" deniyor. Sanayide mutlaka atıklarla ilgili gerekli düzenlemeler yapılmalı. Tarımda da doğayla dost tarım teknikleri uygulanmalı. Sulama yatırımı yapılmadığı için çiftçi derin kuyu kazıyor, bu da daha fazla elektrik tüketimine yol açıyor. Ankara’da sulama tarımında yeraltı suyu değil, yerüstü suyu kullanımı özendirilmeli.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!