Güncelleme Tarihi:
Adem YAZICI/ANKARA, (DHA)- İÇ Hastalıkları ve Gastroentoloji Uzmanı Dr. Atilla Bektaş, Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması sonuçlarına dikkat çekti, "Türkiye'deki obezite oranları son 30 yılda yüzde 50'den fazla artarken, günlük beslenmede tüketilen ekmek 400 gramdan, 185 grama düşmüş. Bunun da 20-25 gramı tam tahıllı ekmek şeklindedir. Yani obezite ile ekmek tüketimi ters orantı var. Sonuç olarak ölçülü olmak kaydı ile Tam tahıl ya da buğday ekmeği tüketmek obeziteye yol açmaz, bilakis azaltır" dedi.
Zayıflamak isteyenlerin tam tahıllı ekmeği ya da buğday ekmeğini sofralarından eksik etmemesi gerekitğinin belirten Dr. Atilla Bektaş, halk arasında karbonhidratların şişmanlattığı yönündeki algının fobi düzeyinde korku yarattığına dikkat çekti, bu durumdan en çok da ekmeğin nasibini aldığını söyledi. Bir gıdanın kan şekeri ve insulin salınımına etkisi için Glisemik İndeks (G.I) ve Glisemik Yük (G.Y) kavramlarının kullanıldığını aktaran Bektaş, "1980’li yıllarda G.I kavramının ortaya atılmasıyla karbonhidratların şişmanlattığı yönünde bir algı oluşmaya başladı. Bu durumdan da en önemli karbonhidrat kaynağı olan tahıllar etkilendi. Dolayısıyla ekmek de kilo almanın en büyük suçlularından sayılmaya başladı. Aslında bu algı G.I’nin yanlış anlaşılmasından kaynaklanmış olabilir" DEDİ.
Protein ve yağların G.I ya da G.Y değerlerinin sıfır olduğunu belirten Dr. Bektaş, tıbben bu iki değerin de düşük olduğu besinlerin (Karbonhidratların) sağlıklı olduğunu ve kilo alımına fazla yol açmadığını söyledi. Dr. Bektaş, Harvard Üniversitesi tarafından hazırlanan yeni liste baz alındığında; sahip oldukları G.I ve özellikle de G.Y değerleri açısından, tam tahıllı ekmeği ve buğday ekmeğinin oldukça iyi değerlere sahip olduğuna dikkat çekti, şu uyarılarda bulundu:
"Öte yandan ekmek ile küp şekeri G.I değeri açısından kıyaslayanlar var. Ancak bir dilim tam buğday ekmeği ile aynı miktarda küp şekere ait veriler incelendiğinde, tam buğday ekmeğinin G.Y’nün çok daha düşük olduğu görülmektedir. Bu da kıyaslamanın ne kadar yanlış olduğunu göstermektedir. Tam tahıl ekmeğin glisemik yükü düşüktür, ancak çok fazla miktarda tüketildiğinde; günlük toplam alınan karbonhidrat yükü yani G.Y’de fazla olur ve kilo alınır."’
TAM TAHILLI EKMEK TOK TUTAR, KİLO VERMEYE YARDIM EDER
Dr. Bektaş, tam tahıllı beslenmenin obeziteyi azatlığı ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO ),Amerikan Diyabet Birliği (ADA) tarafından da obezite ile savaşta önerildiğinin unutulmaması gerektiğini belirtti. Bektaş, "Tam tahıllı ekmek ya da buğday ekmeğini çiğnemek uzun sürer ve içerdiği lif nedeniyle de tok tutar. Ayrıca şeker ve insülin düzeyini de yükseltmez. Tam tahıl ekmek bazı meyve ve sebzeden daha fazla lif içerir. İçerdiği lifler sayesinde bağırsaktaki 'dost bakterilere' fayda sağlar. Düzenli tam buğday, çok tahıllı, yulaf ve çavdar ekmekleri tüketimi karın çevresi yağlanmasını azaltır. Göbek yapmaz. Ancak yeşil yapraklı sebzeler hariç çok miktarda tüketilen her gıdanın kilo artıracağı unutulmamalıdır’’ ifadelerini kullandı.
Dr.Bektaş, çay şekeri, pastane kekleri ve kurabiyelerinde kullanılan mısır şurubunun, rafine edilip beyazlatılmış unlu mamüllerin ise kan şekerini hızla yükseltmesiyle; pankreastan insülin salgısını arttırarak insülin direnci oluşturup ileride diyabet ve obeziteye zemin hazırlayabileceğini de vurguladı. Fazladan alınan karbonhidratların insan vücudunda glikojen olarak depolandığını ve bu glikojenin gerektiğinde enerji için tekrar glukoza çevrilerek kullanıldığını anlatan Bektaş, "Normalde karbonhidratlar karaciğerde 75-100 gr, kaslardaysa 300-400 gr kadar glikojen olarak depolanır. Ancak bu miktarı geçen karbonhidrat alımlarında, karbonhidratlar yağa dönüşür. Fakat proteinler ve yağlar için aynı durum söz konusu değildir. Fazla tükettiğimiz kalorilerin tümü ister protein, ister yağ, isterse karbonhidrat kaynaklı olsun yağa dönüşür. Ancak diyetle alınan yağın doğrudan yağ olarak vücutta depolanması daha kolaydır" dedi.
FOTOĞRAFLI