Doğa sevgisi bizlere kuvvet veriyor

Güncelleme Tarihi:

Doğa sevgisi bizlere kuvvet veriyor
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 21, 2011 00:00

Papazın Bağı’na 1923 yılından bu yana çabalayarak hayat verdiklerini belirten bağın sahiplerinden Hikmet Kuloğlu, “Ankara’nın kurak ikliminde buradayı yetiştirmek ve korumak çok zor ama sahip olduğumuz doğa sevgisi bize kuvvet veriyor” dedi.

Haberin Devamı

AİLECE büyük bir doğa sevgisine sahip olduklarını belirten Papazın Bağı’nın sahiplerinden Hikmet Kuloğlu, “Ankara’nın kurak ikliminde buradaki ağaçları yetiştirmek ve korumak çok zor ama sevdiğimiz için her şeye katlanıyoruz. Sahip olduğumuz doğa sevgisi bize kuvvet veriyor” dedi.

Papazın Bağı’na 1923 yılından bu yana çabalayarak hayat verdiklerini belirten Kuloğlu, “Zaman zaman burayı satın alma isteğiyle başvuranlar oluyor ama bize ne verirlerse versinler buradan vazgeçmeyiz” diye konuştu. Papazın Bağı’nın renkli hikayesini anlatan Kuloğlu, şunları söyledi:

Akşamları eşekle gelirdik

“Tiftik tüccarlığı yapan babam, 1923 yılında iki kardeşlerim olunca burayı anneme hediye olarak almak istemiş. Burası papazın bağıymış. Papaz yurt dışına gidince bağ hükümete kalmış ve hükümet de açık arttırmayla bağı satışa çıkarmış.

Haberin Devamı

Babam açık arttırmada 3 bin sarı lira vererek Papazın Bağı’nı satın almış. O dönemde kışın Hamamönü’ndeki evimizde yaşıyor, yazları buraya geliyorduk. Eskiden burada yol yoktu. Yaz akşamları buraya eşeklerle gelip gider, bundan bile zevk alırdık.

AOÇ’den bağa sırtında taşıdı

Geçmişte Ankara’da buraya dikmek için çınar bulamadık. Atatürk Orman Çiftliği’nde bulduk fakat o dönemde çok fazla araç yoktu. Yanımızda çalışan arkadaşımız araç bulamayınca 6-7 tane çınarı sırtında taşıyarak AOÇ’den buraya getirmiş. Böyle yerler kolay kurulmuyor. Fideyi diktiğinizde 3-4 sene dikkat etmeniz gerekiyor. Burada karaduttan fındığa her tür ağaç var. Papazdan kalan yaklaşık 10 tane ağaç var.

Tüm ağaçlar çocuğumuz

Buradaki tüm ağaçları ailece yetiştirdik. Hepsi çocuğumuz, hatta torunumuz gibi. 1960’lı yıllarda Adalar’a gittiğimde çay bahçelerini gördüm. Çok hoşuma gitti ve Ankara’ya gelir gelmez burayı çay bahçesi yapmaya karar verdim. O dönem hem mesleğim olan terziliği yapmaya devam ettim, hem de burayla ilgilendim.

Zeki Müren çok severdi

ZEKİ Müren sık sık Papazın Bağı’na geldiğini ve çok sevdiğini belirten Kuloğlu, “Halka hizmet etmekten zevk alıyoruz. Gelenler çok memnun ve burayı asla bozmamamızı istiyorlar. 30 yıldır buraya gelen müdavimlerimiz var. Belediye birkaç kez istimlaka ve buradan yol geçirmeye kalktı. Biz engel olduk. Şu anda bir sorunumuz yok” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!