Direksiyonda kadın gururu

Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB), kadınların çalışma hayatında daha etkin rol alması adına Elektrik Gaz Otobüs Genel Müdürlüğü (EGO) otobüslerinde kadın istihdamını arttırdı. Direksiyon başına geçen kadınlar her gün binlerce yolcuya toplu taşıma hizmeti veriyor. EGO Genel Müdürlüğü’nde şu anda 33 kadın otobüs şoförü çalışıyor. EGO Genel Müdürlüğü 4. Bölge Koordinasyonluğu’na bağlı çalışan 7 kadın otobüs şoförü, mesleğe nasıl başladığını, yolcularla ve trafikteki diğer sürücülerle yaşadıklarını Hürriyet Ankara’ya anlattı.

‘ÇOCUKLARIM GURUR DUYUYOR’

Mehtap Demirberk (38 yaşında, 2.5 yıldır şoför): “Otobüs şoförlüğüne başlamadan önce 2 sene okul servisi şoförlüğü yaptım. Daha düzenli bir kazancım olmasını istediğim için EGO’ya başvurdum. Trafikte bazen zorluklar yaşıyorum. Örneğin, vatandaş EGO’yu gördüğü zaman yol vermiyor. 2.5 yıldır trafikteyim hâlâ sebebini çözemedim. Nezaketini hiçbir zaman bozmayacaksın yoksa insan sinirleniyor. Çocuklarım da ‘Benim annem otobüs kullanıyor’ diyerek gururla arkadaşlarına anlatıyorlar.”

Zuhal Köse (28 yaşında, 2 aydır şoför): “Babam inşaat işiyle uğraşıyordu. İnşaat işi gereği yük taşımak için ağır vasıta araçlar kullanıyordu ben de ona yardım ediyordum. Bir gün trafikte kadın otobüs şoförü gördüm ve hoşuma gitti. Ehliyetimi aldım, başvurumu yaptım ve EGO şoförü oldum. Benim bu mesleği yapmamdaki en büyük etken babamdır. Şimdi benim kızım otobüs kullanıyor diye gururlanıyor. Henüz sık olarak trafiğe çıkmadığım için olumsuz bir durum yaşamadım.”

‘BECERİLERİMİZİ TEST ETMEK İSTİYORLAR’

Deniz Eti (37 yaşında, 3 aydır şoför): “Babam uzun yıllar Asya-Avrupa arasında uzun yol TIR şoförlüğü yaptı. Bu mesleğe aşinaydım daha sonrasında sürücü kursunda neredeyse her sınıftan eğitimler verdim. EGO başvurusunu görünce ‘bende orada olmalıyım’ dedim. Başvurumun sonunda çağırıldım ve şoför oldum. Yolcuların tepkisi çok olumlu fakat otobüste bir kadın sürücü gördükleri zaman bizlerin becerilerini test etmek istiyorlar. Hususi sıkıştıranlar var. Acemiyken hep frenleyerek ilerledik daha sonra tecrübe kazandık. Sabah ve akşamın en yoğun saatlerinde özellikle daha büyük zorluklar yaşıyoruz. Çizgimizden çıkmıyoruz. Kurumumuzu lekelemeden, kendimize zarar gelmeden ve en önemlisi yolcularımızı güvenli bir şekilde taşıyarak yolculuğumuzu tamamlıyoruz. Bazı yolcular da ‘abi, kaptan abla, şoför hanım’ gibi hitaplarda bulunuyor. Bunlar da bizim hoşumuza gidiyor.”

‘EN BÜYÜK DESTEKÇİM OĞLUM’

Güllü İpek Kürkçü (39 yaşında, 1 yıldır şoför) : “Büyük araçlara olan ilgim eşimden geliyor. Eşim servisçi. Büyük otobüsle memur taşıyor. Ben de heveslendim eşimle birlikte 2 ay ısrarla servise çıktım. Sonra bir akşam eşim eve geldiğinde ‘Senin yerine şoför aldım artık senin işe gitmeni istemiyorum’ dedi. Daha sonra Mehtap Hanımın yolcusu oldum ve merak ettiğim her şeyi ona sordum. Başvuru sürecini büyük oğlumla gizlice yaptık. En büyük destekçim büyük oğlum oldu. Şoför olduktan belli bir zaman sonra artık eşim ve ailesi de kabullendi. Kabul ettirme süreci benim için çok sancılı geçmişti. Trafiğe çıktığım zaman bazı yolcular teşekkür ediyor. Örneğin yakın zamanda Aşağı Ayrancı’da erkek bir yolcu yanıma geldi. Teşekkür etti. ‘Sizin arabanızda çok rahat yolculuk yaptım’ dedi. Başka bir yolcu da sabah gerginliğiyle sinirli olabiliyor. Bizlerde güler yüz göstererek ‘günaydın’ veya ‘hoş geldiniz, buyurun’ diyerek nezaketli davranıyoruz.”

‘NE YANSITIRSAK KARŞILIĞINDA ONU ALIYORUZ’

Keziban Akkan (42 yaşında, 1 yıldır şoför): “Ankara’ya 13 yıl önce geldiğim zaman ilk başvurumu yaptığımda ciddiye alınmadım. Mansur Yavaş zamanında başvuruları kaçırdım ve tekrar denedim. Tırnaklarımla kazıyarak bu yolda ilerledim ve 1 yıldır da şoförlük yapıyorum. Hani deriz ya kadının gücü diye, ben güçten ziyade kadının güvenini temsil ettiğimizi düşünüyorum. Doğa gereği her kadın güçlü onda hiç şüphemiz yok ama dediğim gibi biz burada güveni temsil ediyoruz. Pandemi döneminde maske kullanımı hastane ve toplu taşımlarda zorunluydu. Bir keresinde çok büyük tepki almıştım. Polis bir yolcuya ‘Maskenizi takar mısın beyefendi?’ demiştim. Çok büyük tepki gösterdi biraz da yüksek sesle yükselmişti. İneceği zaman yanıma gelip, ‘Kusura bakmayın biraz gergindim. Özür dilerim’ demişti. Bende sakin bir şekilde sorun olmadığını söylemiştim. Etkiye tepki değil her zaman hoşgörülü ve tebessümle karşılık veriyorum. Biz ne yansıtırsak karşılığında da onu alıyoruz. Yani ters tepki vermeyince dönüşler de güzel oluyor.”

‘BİZ CUMHURİYET KADINIYIZ’

Semra Kılınç (39 yaşında, 1 yıldır şoför): “Şoför olmadan önce Halk Eğitim merkezlerinde eğitim verdim. İnsanlara dokunmayı ve bir arada olmayı çok seviyorum. Burada daha çok insanla bir arada olacağımı ve mutlu olacağımı da bildiğim için EGO şoförü olmayı tercih ettim. Kadınlara büyük bir güç verdiğimizi düşünüyorum. İnsanlardan aldığımız tepkiler çok güzel. Buzlu ve yağmurlu havalar dışında ben herhangi bir zorluk yaşamıyorum yaşamadım. Yolcularımızdan da hep güzel tepkiler aldım. Mesela bir gün yaşlı bir yolcu otobüse binerken ‘Yavrum başka meslek bulamadın mı? Koca otobüsü nasıl sürüyorsun?’ diye sormuştu. Bende ‘Kadın isterse başarır biz Cumhuriyet kadınıyız’ demiştim. ‘Kızlar siz bizim gururumuzsunuz’ diyerek alkışlamıştı. Bu gibi olumlu tepkiler aldıkça daha da güçleniyoruz.”

‘MUTLUYUZ İŞİMİZİN BAŞINDAYIZ’

Sinem Eliaçık (34 yaşında, 2 aydır şoför): “Çocukluğumdan beri arabalara çok meraklıydım ve araba kullanmayı da çok seviyordum. Üniversiteyi inşaat alanında okudum ve belli bir sürede inşaat sektöründe çalıştım. Çocukluğumdan da gelen araba sevdam ağır bastı. Daha sonra bu alana yönelik kadın istihdamı olduğunu görünce hemen araştırmaya başladım. Kendime ‘Neden olmasın?’ diye sorarak başvurdum ve şoför oldum. Ben daha yeni trafiğe çıkmaya başladığım için herhangi bir olumsuz durumla karşılaşmadım. Mutluyuz işimizin başındayız.”