Güncelleme Tarihi:
Nursima KESKİN / ANKARA, (DHA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, çocuk istismarında bulunanların en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini vurgulmayarak "Sapıklara müsamaha asla gösterilmemelidir. Ve de bunlara hayat haram edilmeli, gün yüzü ise ilelebet karanlığa dönüştürülmelidir.Kim ki, çocukların hakkını, hukukunu inkar ve imha etmeye kalkıyorsa ya anasından doğduğuna pişman edilmeli ya da kurulacak bir darağacında boğazına yağlı urgan dolanmalıdır." dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Devlet Bahçeli, geçtiğimiz günlerde Adana ve Antalya'da yaşanan çocuk istismarı olaylarını anmsatarak şunları söyledi:
"Söylemeye dilimin varmadığı, anlatmaya gücümün ve takatimin yetmediği en rezil, en çarpık, en menfur suçlar kadınlara, bebeklere, çocuklara karşı işlenmiş ve işlenmektedir.İnanıyorum ki, milletimizin tamamı çocuklara yönelik cinsel saldırılara nefret, öfke ve bedduayla tepki göstermişlerdir.Sorarım sizlere, çocukların cinsel istismara uğramasını nasıl izah, nasıl ifade edeceğiz?Bir sapığın günahı mı diyelim?Bir manyağın suçu mu sayalım?Bir pedofili vakası mı görelim?Çocukları istismar edilmiş bir milletin gelecek ülkülerinden, söyler misiniz bana, nasıl bahsedelim?Allah için durup sorgulayınız, tertemiz bir sabinin gözüne, emzikli bir yavrunun günahsız yüzüne, bu şartlar altında nasıl bakacağız, onlara ne anlatacağız?Alenileşmediğinden dolayı şu anda hala istismara maruz kalan çocuklarımızla ilgili endişe ve şüphelerimizi dile getirmeyi zaruri görüyorum.Çocuklarına kast edilmiş bir medeniyetin umutları kırgın, hayalleri kırıktır.Çocuklarına yan gözle bakılan, cinsel obje görülen, evlilik yaşıyla ilgili toto oynar gibi görüşler paylaşılan bir milletin hüznü ve hüsranı dağlar kadardır.Bu hüznün dağıtılması şarttır.Bu hüsranın telafisi aciliyet arz eden bir ahlak görevidir.Müslüman Türk milletinin içinden hasbelkader çıkmış sapıkların çocuklarımıza, kadınlarımıza kıymaları, onların hayatlarını zindana çevirmeleri hepimiz adına utanç vericidir.Bu da bir beka sorunudur, üstesinden gelinmesi mecburiyettir.Gelecek nesillerimize karşı sorumluluklarımız sadece siyasetle sınırlı, siyasi çalışma ve faaliyetlerle kısıtlı görülmemelidir.Hayatın olağan akışı içinde çocuk ve kadınları doğrudan hedef alan cinsel saldırı, taciz ve cinayetleri durduramıyorsak mutlaka yapılması gereken bir şey eksiktir, mutlaka bir pürüz var demektir.Nesillerimizi heba edemeyiz, çünkü gelecekten tasarruf yapamayız.Nefisleri canavarlaşanların elinde bu ülkeyi, bu milleti karalatamayız, karanlığa sürükletemeyiz.Çocuklarımızı kör kuyularda, şiddet sağanağında, istismar vahşiliğinde bir başlarına bırakamayız, alçaklara, namussuzlara, canilere asla teslim edemeyiz.Allah şahit olsun ki, teslim de etmeyeceğiz.Çocuğa sahip çıkamazsak, medeniyetimizle övünmeye hakkımız, insanlığımızla gururlanmaya yüzümüz kalmayacaktır. Yürekler merhametsiz, duygular süfli, emeller hunhar hiç değildir, olmayacaktır.Sapıklığın yeşerdiği sosyal bünye süratle tedavi edilmelidir.Sapıklara müsamaha asla gösterilmemelidir.Ve de bunlara hayat haram edilmeli, gün yüzü ise ilelebet karanlığa dönüştürülmelidir.Şunu çok net ifade etmek lazımdır ki, kadına el kalktığı müddetçe, çocuklarla ilgili cinsel istismar suçları duyulduğu sürece ne demokrasiden, ne özgürlükten, ne de insanlıktan bahis açmak imkansızdır, deli saçmasıdır.Bu selin önüne geçmezsek, bu yangına son vermezsek meçhul akıbetlere sürüklenmemiz kaçınılmazdır.Kim olursa olsun, sübyancı şerefsizler iki cihanda da hasmımızdır.Kadınları hedefine almış namert ve kanlı niyetler yok edilmeye mahkumdur.Çocuk hakkı insan hakkıdır.Kadın hakkı insan hakkıdır.İnsan hakkı ise eşref-i mahlukata ait, bununla mündemiçtir.Hak düşmez, hak zayi olmaz, mazlumun ahı yerde kalmaz, asla kalmayacaktır.Utanmaz yüzlere, bunların tükenmez sözlerine, işitmez kulaklarına, görmez gözlerine adalet hakkın nefesi olup gereğini yapmalıdır.Son günlerde medyaya yansıyan cinsel istismar vakalarını derin bir sızıyla lanetliyorum.Parti olarak, yapılacak her hukuki ve yasal düzenlemeye sonuna kadar destek vereceğimizi huzurlarınızda kararlılıkla açıklıyorum.Toplum hayatımızı sapıklardan ayıklamak, kudurmuş ilkellerden arındırmak amacıyla her sorumluluğu almaya hazır olduğumuzu ifade ve ilan ediyorum."
"TBMM'YE SUNULACAK KANUN TEKLİFİNİN VE 2019 YILINI KAPSAYACAK MİLLİ İTTİFAKIN HAYIRLI OLMASINI NİYAZ EDİYORUM."
Devlet Bahçeli, Milliyetçi Hareket Partisi ve Adalet ve Kalkınma Partisi arasında yapılan ittifak görüşmelerinin tamamlandığını kaydederek hazırlanan yşasa teklifinin Meclis'e sulunacağını bildirdi. Bahçeli çalışmalara katılanlara teşekkür ederek şöyle devam etti: "İki partiden belirlenen üç değerli arkadaşımızın katılımıyla oluşan Milli Mutabakat Komisyonu 14 Şubat 2018 Çarşamba günü son toplantısını gerçekleştirmiştir. Toplantılar başarılı, özverili ve samimi bir havada geçmiştir.Milli Mutabakat Komisyonu 9 defa toplanmış, 22 saat 45 dakika çalışmıştır.Sayın Cumhurbaşkanı'yla geçen Pazar günü yaptığımız oldukça verimli ve yararlı görüşme neticesinde de yapılacak yasal düzenlemelerin son şekli verilmiştir.Allah kısmet ederse, yarın iki partiyi temsilen iki değerli arkadaşımız basın toplantısı düzenleyerek ittifakın boyut ve hukuki muhtevası hakkında milletimize bilgi vereceklerdir. Ve de hazırlanmış 26 maddelik yasa teklifi TBMM'ne sunulacaktır.Partimizi temsilen Komisyona katkı ve katılım sağlayan Genel Sekreter Yardımcımız ve Konya Milletvekilimiz Sayın Mustafa Kalaycı'ya, İstanbul Milletvekilimiz Sayın İsmail Faruk Aksu'ya, Afyonkarahisar Milletvekilimiz Sayın Mehmet Parsak'a,Adalet ve Kalkınma Partisi'ni temsilen kurulmuş Komisyona dahil olan; Adalet Bakanı ve Gaziantep Milletvekili Sayın Abdulhamit Gül'e, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı ve İstanbul Milletvekili Sayın Mustafa Şentop'a, Genel Başkan Yardımcısı ve Kahramanmaraş Milletvekili Sayın Mahir Ünal'a, Elbette yapıcı tavırlarıyla destek ve katkısını sürekli gösteren Sayın Cumhurbaşkanı'na huzurlarınızda içtenlikle teşekkür ediyorum.TBMM'ye sunulacak kanun teklifinin ve 2019 yılını kapsayacak milli ittifakın milletimize, ülkemize, partilerimize ve demokrasimize hayırlı olmasını Allah'tan niyaz ediyorum."