Devlet Bahçeli: Gazilerimize el kaldıran, tekme sallayan, küfür ve hakaret yağdıran bu iğrenç mahluklar doğduklarına pişman edilmeli

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Kasım 07, 2017 13:47

Devlet Bahçeli: Gazilerimize el kaldıran, tekme sallayan, küfür ve hakaret yağdıran bu iğrenç mahluklar doğduklarına pişman edilmeli

Haberin Devamı

Nursima KESKİN / ANKARA, (DHA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gazilere saldırıda bulunanların en ağır şekilde cezalandırılmasını isteyerek "Gazilerimize el kaldıran, tekme sallayan, küfür ve hakaret yağdıran bu iğrenç mahluklar doğduklarına pişman edilmeli, ağır ve acımasız bir şekilde cezalandırılmalıdır." dedi.
MHP Genel Başkanı Delvet Bahçeli, TBMM'deki grup toplantısında konuştu. Devlet Bahçeli, geçtiğimiz hafta sonu, Ankara-Eskişehir karayolunda gazilerin şiddete uğradığını anımsatarak şöyle konuştu:
"Sol bacağını kullanamayan bir gazimiz, yanında eşi, iki yaşındaki yavrusu, yine belden aşağısı tutmayan bir gazimiz ve onun ailesiyle seyahat halindeyken, yol verdin vermedin tartışması sonucunda şehir eşkıyalarının, şehir magandalarının saldırısına uğramıştır. Gazilerimiz 6 gözü dönmüş alçak tarafından darp edilmişlerdir. Bu olayı lanetliyor, saldırgan suçluların savunmasız gazilerimize vurmanın ne demek olduğunu, bunun sonuçlarının neler olacağını burunlarından fitil fitil gelesiye kadar yaşayıp görmelerini tez elden bekliyorum. Gazilerimize el kaldıran, tekme sallayan, küfür ve hakaret yağdıran bu iğrenç mahluklar doğduklarına pişman edilmeli, ağır ve acımasız bir şekilde cezalandırılmalıdır"
"KANDİL'DE FOTOĞRAF VERİP AKP-MHP FAŞİZMİNDEN BAHSEDEN LİDER KADROSUNUN DA SONU YAKINDIR"
Devlet Bahçeli, geçtiğimiz günlerde Hakkari ve Diyarbakır'daki terör olaylarında 7 asker, 2 korucu ve 1 polisin şehit olduğunu kaydederek şehitlerin hesabının sorulacağını vurguladı. Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü: "Teröristler nerede iseler bulunup yok edilmektedir. Caniler çürümüş ceset, şehitler ise canlı cesaret timsalleridir. Türk devleti kiralık cellatların, kandan nemalanan vampirlerin hakkından gelecek yüreğe, beceriye, kadroya, akıl ve inanmışlığa sahiptir. Son bir hafta içinde 80 terörist imha edilmiştir. Kandil'de fotoğraf verip AKP-MHP faşizminden bahseden lider kadrosunun da sonu yakındır, aksini düşünmek akıl ve ahlak iflasıdır. Bu vatanının aşını yiyip, suyunu içen; sonra da dönüp ihanet eden, vatan evlatlarına kast eden azılı katiller, öyle ya da böyle helal kurşunu da mutlaka yiyeceklerdir. Bu vatan, bundan bin yıl önce gerçek sahibini bulmuştur. Tarihi geriye döndürmek istense bile mümkün değildir.Bu iş bitmiş, sayfa kapanmış, perde inmiştir.Bu topraklar Türk vatanıdır, üzerinde yaşayan muazzam beşeri varlık Türk milletidir. Anlamakta ve anlamlandırmakta güçlük çekenlere tekrarlıyorum: Burasının adı Türkiye'dir, milletinin adı ise Türk milletidir. Ya, bu topraklar ve üzerinde yaşayan millet bir ve bütün tutulacaktır, ya da Türk milleti Anadolu'dan atılacak ve tarihten silinecektir.Ya bir olacağız, ya da birer birer yerimizden yurdumuzdan yuvamızdan olacağız.Bir yanda Türk milleti, diğer yanda yedi düvel, yani karşımızdaki seçenek ikidir.Etnik ve mezhep ayrımcılığını körükleyenler cevap versin; Türkiye Cumhuriyeti, bugüne kadar hangi kökenden gelene menşeini sormuş ve ayrımcı muamele etmiştir? Kucaklayıcı ve konuksever gönlüne sığınmak isteyen hangi topluluğu reddetmiş, hangisini aşağılamıştır?Kim ülkemizde kökeni nedeniyle, anasının dili nedeniyle, yönetime, siyasete, ticarete, idareye, memuriyete, bürokrasiye giremediğini iddia edebilir?Kim cumhurbaşkanı, başbakan, meclis başkanı, general, profesör, vali, bürokrat ve büyükelçi olamayacağını söyleyebilir?Değerli Arkadaşlarım, bugün ülkemizi yöneten kadrolara baktığınızda devletimizin ve milletimizin nasıl haksız bir ithamla karşı karşıya bulunduğunu anlayabilirsiniz. Özellikle belirtmek istiyorum: İşte bu yüce Meclis çatısı altında ve hükümet bünyesinde yer alan arkadaşlarımıza lütfen bakınız. Fikirlerine katılmayız, düşüncelerini benimsemeyiz, ama aileleriyle de doğdukları yörelerle de iftihar ederiz. Hepsi milletimizin evlatlarıdır. Bu noktaya ulaşmakta özel zorluklar yaşamış olabilirler. Bunlar ülkemin kimlik değil, her vatan evladının maruz kaldığı genel sosyo-ekonomik sorunlarıdır. Ama herkes için açık olan yolda yarışa katılıp öne çıktılar ve bu en yüksek millet eserinin üyesi olma şerefini taşıyorlar. Bu yörelerden gelen sayın üyelere hayatın her alanında kapı açan bir devlet ve hukuk sistemi, neden birilerini dağa çıkmaya sevk etmiş olsun? Aksini iddia edenler neye ve kimlere hizmet etmektedir?Bizden çözüm isteniyorsa, işte bizim çözüm önerimiz, daha önce de dile getirdiğim gibi, aynısıyla şudur: Bir; yurt içinde ve yurt dışındaki bütün teröristler silahları ile birlikte teslim olmalıdır. İki; +tamamı Türk adaletine hesap vermeli ve verilecek hükme rıza göstermelidir. Hükümetin de ilk görevi tamamını teslim alıp, adaletin önüne yaka paça çıkartmak, bu mümkün olmuyorsa mücadelenin doğası kapsamında gereğini eksiksiz yapmaktır.Bu süreçte devletin yanındayız.Seçilmiş hükümetin destekçisiyiz. Kahraman asker ve polislerimizin de hilafsız arkasındayız."
"ABD, TÜRKİYE DÜŞMANLARIYLA AL GÜLÜM VER GÜLÜM İÇİNDEDİR VE ÇÖPLÜĞE DOĞRU GİTMEKTEDİR"
Amerika'da meydana gelen terör saldırısını anmsatan Devlet Bahçeli, şu ifadeleri kullandı: "New York'ta saldırı olunca ayağa kalkıyorlar, Washington'a namlunun ucu değince dünya sallanıyor; ne var ki Hakkari'de, Şırnak'ta, İstanbul'da, Şam'da, Bağdat'ta, Kerkük'te katliamlar yaşanırken kimseden çıt çıkmıyor, ses gelmiyor, tepki duyulmuyor. Bu mudur medeniyetiniz? Bu mudur demokrasi ve insan haklarından anladığınız?Bu mudur gelişmişliğinizin ölçüsü, zenginliğinizin övüncü? Buysa eğer, diyeceğim odur ki, yere batsın medeniyet algınız, yere çakılsın demokrasi ve gelişmişlik anlayışınız.ABD'nin terörizmden canı yanıyorsa, sormazlar mı, koltuğa kurulunca hacıyım hocayım diye böbürlenen, ama soyununca koltuğunun altından haç çıkan, haçlı boyası akan FETÖ'cüler ne arıyor, ne geziyor Pensilvanya'da?PYD-YPG-PKK'ya silah veriyorsunuz, Mehmetlerin şehadetine hizmet ediyorsunuz, dönüp 250 şehidin katili terörist başı Gülen'i Pensilvanya'daki yüzlerce dönümlük çiftliğinde bakım ve korumalığını yapıyorsunuz.Bu ne yüzsüzlüktür?Bu nasıl bir skandaldır?Bu ülkeye Hz. Mevlana'nın bir sözünü hatırlatıyorum: 'Kimle gezdiğinize, kimle arkadaşlık ettiğinize dikkat edin. Çünkü bülbül güle, karga çöplüğe götürür'. ABD, Türkiye düşmanlarıyla al gülüm ver gülüm içindedir ve çöplüğe doğru gitmektedir.Ata et, ite ot vermekle vakit geçirmektedir. Yalanlarla oyalanmakta, Türkiye muhaliflerinin eline su dökmekle meşguldür.ABD ve Avrupa FETÖ'nün avukatlığına taliptir.Çünkü gerçekler belli olursa suç ortaklığı gün gibi ortaya çıkacaktır.  ABD suçluları, hainleri, darbecileri görmezden gelmektedir. Ne var ki, asıl suçlu, asıl katil, asıl hunhar suikastçı Pensilvanya'dadır, ama ne gören, ne de görmeye heves eden vardır. Gülen Türkiye'ye neden iade edilmemektedir?ABD ülkemizin taleplerini niçin kulak ardı etmektedir?Biz bunu nasıl okuyalım, nasıl yorumlayalım? Bölgemizde her taşın altından ABD çıkmaktadır. Lübnan Başbakanı, Saad El Hariri geçtiğimiz günlerde Riyad ziyareti esnasında, İran ve Hizbullah'ı sert bir şekilde hedef aldıktan sonra suikast iddialarını bahane ederek istifa etmiştir.2005'te öldürülen babasının akıbetinden korkmuştur. 4 Kasım'da Yemen Riyat'a füze fırlatmıştır.İki ülke arasında gerilim doruktadır. Suudi Arabistan'da süren ve gün geçtikçe yaygınlaşan mıntıka temizliğiyle; aralarında bazı prenslerin, eski ve yeni bakanların, işadamlarının olduğu çok sayıda kişi tutuklanmıştır. Şaibeli helikopter kazalarında prensler can vermektedir. Eski hâkimiyet havzalarımız kaynamakta, istikrarsızlık kamçılanmaktadır.
Ve ABD Suudi Arabistan'a destek vermektedir.Ancak aynı desteği, Türkiye'den esirgemiştir. Terörle yatmış, kör kalkmıştır.Unutulmasın ki, terör, terörle yok edilemeyecektir.Bunun örneği dünya üzerinde görülmemiştir.Vahşetin çözümü vahşilikte aranamaz, aransa da bulunamaz.Terör konusunda çivi çiviyi sökmez, iki yanlış bir doğru etmez.İnsanlık suçu, hiçbir art niyetli devlet ve muhasım güç tarafından örtülemez. Terör örgütlerinin hiçbir girişimi meşru kabul edilemez.2016 yılında, dünya genelinde savaş ekonomisine aktarılan paranın 1 trilyon 686 milyar dolar olduğu, bunun da yüzde 70'nin BM Güvenlik Konseyi'nin Daimi üyelerinin kasalarına gittiği yapılan son araştırmalarla belli olmuştur.Biliniz ki, kulun hesabı varsa, Allah'ın da bir hesabı vardır.Ve zafer inananların, insanca yaşamaya karar vermişlerin, bir ve beraber kalarak zalimlere meydan okuyan büyük Türk milletinin olacaktır. Terörü politik araç olarak görenlerin tuttukları paslı silah ters tepecek, bumerang gibi günü geldiğinde kendilerini vuracaktır.Terörizm yanı başımızda devletleşir, ihanet koridoru Akdeniz'e ulaşırsa Ankara'nın kuşatması tamamlanmış olacaktır. Hesap budur.Terör örgütlerine bu çerçevede silah verilmekte, yıkımın temeli atılmakta, Türkiye rehin alınmak istenmektedir. Plan budur. Buna izin vermeyeceğiz, buna sessiz kalmayacağız.PKK-PYD-YPG'yi muhafaza altına alma emeli güdenlerin hevesleri boşunadır. Sınırlarımızın ötesinde oluşturulmak istenilen terör kuşağına Türkiye müsaade etmeyecektir.Bu habis senaryonun arkasında gizlenen projeleri de asla kabullenmeyecektir.Bizi kimse sindiremez.Bize kimse diş geçiremez.Türk milletine tehdit sökmez, tuzak işlemez.Şayet birileri yeniden haçlı seferi dalgası yaratmak istiyorsa, unutmasınlar ki Kılıçarslan'ın torunları hala hayattadır.Türklük şuurunun İslam ahlak ve faziletiyle kemikleşmiş iradesi ilk günkü heyecanıyla hüküm sürmektedir. Türk milletinin kuşatmaları yarmakta, kirli ve sinsi oyunları bozmakta usta olduğunu muhataplarına Gazi Meclis'ten haykırmak, ayaklarını denk almalarını ikazla hatırlatmak boynumuzun borcudur.  "

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!