Güncelleme Tarihi:
Gizem KARADAĞ/ANKARA, (DHA) - BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Kudüs de yaşanan olaylar ile ilgili tüm İslam aleminin ayağa kalkması gerektiğini söyledi. Parti Genel merkezin de haftalık basın toplantısın da ülke ve dünya gündemini değerlendiren Destici, "Kudüs kanayan yaramızdır. Bütün İslam alemini bu işgal girişimine karşı ayağa kalkmaya davet ediyoruz" dedi.
"İSRAİL’E KARŞI DAHA SAĞLAM DURMALIYIZ"
Biz Büyük Birlik Partisi olarak ABD ve İsrail'in son Kudüs hamlesini şiddetle kınadıklarını ifade eden Destici, "Bütün İslam alemine bu işgal girişimine karşı ayağa kalkmaya ve karşı durmaya davet ediyoruz. ABD, Rusya, Türkiye, İran ve İsrail’in direkt diğer Batı ülkelerinin dolaylı olarak İsrail’in çevre coğrafyasında ve aynı zamanda bizim burnumuzun dibin de aktifken ABD’nin böyle bir hamlede bulunması ateşe benzinle gitmekten farksızdır. Bu tablo Orta Doğu barışını görünmez bir geleceğe taşır. Türkiye, ABD’nin bu Kudüs kararından sonra İsrail ve ABD’ye Cumhurbaşkanlığı düzeyinde çok sert tepki gösterdi ve alınan kararlardan memnun olmadığını ifade etti ama bu kez daha farklı bir duruş sergilemeliyiz. Bu kez ülke olarak İsrail’e karşı yaptırımlarda daha sağlam durmalıyız. İsrail'in ve ABD'nin bu girişiminin sadece İslam Dünyası ile İsrail arasında bir gerginlik ya da ileride bir savaş başlayacak olması değil ABD'nin bu girişiminin ileride din savaşlarını beraberinde getirebilecek endişesini de taşıyoruz. Geçmişte bunlar çok acı bir şekilde yaşandı. Çünkü Kudüs hem Yahudiler için hem Hıristiyanlar için hem de biz Müslümanlar için kutsal bir şehirdir ve bu kutsallığına kimsenin dokunmaması ve herkesin de buna saygı göstermesi gerekir" dedi.
"ÜLKECE MAĞDUR OLUYORUZ"
Amerika Birleşik Devletleri'nde şu anda kurmaca düzmece bir şekilde sürdürülen Reza Zarrab davası ile ilgili açıklama yapan Destici, "Ülke olarak ABD ve diğer küresel odaklarının açık hedefi olduk. Yine bildiğiniz üzere bunlar hasma ne tutum ve hamlelerini sadece milli güvenlik konularında değil, Ülkemizi dış müdahaleye açık hale getiren boşluklar üzerinden de devreye sokuyorlar. Biz ülkemizi dış müdahaleye açık hale getiren Reza Zarrab olayını da bu kapsamda değerlendiriyoruz. Adı üzerine ‘hasım’. Hasım fırsatını bulduğunda çıkarlarıyla örtüştüğünde hasımlık ve hainlik yapmaktan geri durmaz. Önemli olan bizim ülke olarak bu tip muhannet ve düşman odaklara fırsat vermememizdir. Gelinen aşamada ülkece mağdur oluyoruz. Siyasi iktidarın haklı olduğu yanlar fazla" diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin belge ve iddiaları ile ilgili de açıklama yapan Destici, "Bizce bu konuda her şeyden önce siyasiler karşılıklı söylemlere bir çeki düzen vermelidirler. ‘Saygı’ müessesesine zeval vermeden CHP muhalif düzlemde iddiasını ileri sürmeli. Eline geçen argümanları Meclis kürsüsünde okumak yerine adli mercilere vermelidir. Aksi halde bu tartışmalar pehlivan tefrikaları gibi uzar gider. Bu durumda en az dış müdahale ve saldırıları kadar mühim olan başka bir güvenlik riskini daha doğurmaktadır. Gelinen aşamada zaten toplum içerisinde kutuplaşma ve ayrışma iyice keskinleşmiş durumdadır. Birde bu üst perdeden karşılıklı sert ve kırıcı üsluplarla, iç barışı ve birliğimizi tehdit eden bu kötü tablonun hacmini arttırmanın kimseye bir faydası olmaz" dedi.
"TEHLİKE BURNUMUZUN DİBİNDE"
"Şu anda gerek ülkemizi gerekse ülkemizin iktidar kapasitesini tehdit eden en büyük tehlike burnumuzun dibine konuşlanmış CENTCOM ve Suud işbirliğidirö diyen Destici şunları söyledi: "Bunu en fazla dillendiren belki tek siyasi liderim. Bu CENTCOM belası bölgemizde cari oldukça ülke olarak hiç bir hesap kitap tutturamayacağımızı düşünüyoruz. Bunlar buraya 12 bin km. öteden piknik yapmaya gelmediler. Şu anda sınırımızda ve içeride rezerv alanlar oluşturuyorlar. İleride geçmişte yapılmış meskûn mahal çatışmalarını tekrarlayacak şekilde içerideki terör örgütü uzantıları ve bunlara müzahir kesimle etkileşim içindeler. Daha önce Suriye de böyle dış müdahaleye açık hale gelmişti."
"900 BİN TAŞERON İŞÇİMİZ FAYDALANACAK"
Taşeron işçilere verilen kadroyu da değerlendiren Destici, "Sayın Cumhurbaşkanı grup toplantısında açıkladı, yaklaşık 900 bin taşeron işçimiz bundan faydalanacak. Bir diğer iyi haber bunun süreli olacağı, 3 yıl gibi sözleşmeli olacağı söyleniyordu. Süresiz olacağı da yine çok sevindirici bir haber. Yani özel sözleşmeli geçici bir yıllık 3 yıllık değil sürekli işçi kadrosuna geçirildiği ifade edildi. Yaş sınırı, eğitim şartı, asil iş, yardımcı iş ayrımı yapılmayacak bugün bu sabah itibariyle de kamuda taşı çalışan taşeron işçi kardeşlerimiz bundan sonra kadrolu işçi olacaklar" diye konuştu. Destici, daha sonra Engelli İnci Tiryaki'ye akülü tekerlekli sandalye hediye etti.
(FOTOĞRAF)