Oluşturulma Tarihi: Kasım 13, 2011 00:00
Marmara depreminin yaşandığı 1999 yılında Düzce Belediye Başkanlığı görevinde bulunan ve Büyükşehir Belediyesi’nin yardımları için Van’a giden BUGSAŞ Genel Müdürü Ruhi Kurnaz, Belediye Meclisi’nde deprem izlenimlerini anlattı.
BÜYÜKŞEHİR Belediyesi’nin Van depreminin ardından bölgeye gönderdiği yardımların koordinasyonunda görev alan, Düzce depreminde dönemin belediye başkanı olan, BUGSAŞ Genel Müdürü Ruhi Kurnaz önceki gün izlenimlerini Büyükşehir Belediye Meclisi’nde anlattı.
Kurnaz, Düzce depremine yönelik acı itiraflarda da bulunduğu konuşmasında şunları söyledi:
“Van depreminin ardından Sayın Başkanımızın verdiği talimatla Aziz Bey’le (1999 depreminde Sakarya Belediye Başkanı Aziz Duran, BELPLAST Genel Müdürü) araba ile yola çıktık. Kurtarma ve itfaiye ekibi uçakla Erciş’e gitti. Erciş’e gittiğimizde içimde burukluk vardı. 24 şehidin ardından Erciş’e gidiyoruz. Bazı yerlerde, ‘Falanca beldeden gece geçmeyin’ diye bizi uyardılar. Nerede olursa olsun biz insanız. Adetlerimiz ayrı ayrı da olsa, şivelerimiz ayrı da olsa aynı insanız. Bunu gördük. Allah kimseye yaşatmasın.
Biz tecrübesizdik
Bu kardeşiniz 12 sene önce Düzce depreminde enkaz altında kalabilirdi. Ben de orta hasarlı bir binanın içinden çıktım. Binanın ağladığını tahmin edebiliyor musunuz? Enkazın kaldırılması 3-5 ay sürdü ama ilk 48 saatte yaralıların çıkarılması bizde (Düzce depremi) Van’daki kadar mümkün olmadı. Biz tecrübesizdik, gelenler de öyle. Köpekleri bile Hollanda’dan bekledik. Kurtarma ekiplerini Japonya’dan bekledik.
Van’da bir fark var. İnsanlar eğitilmiş. Biz dozerleri enkazların üstüne çıkardık, insanları öldürdük altında. Farkederseniz Van’da cesetler parçalanmadan çıkarıldı. İnsanlar kolon ve kirişlerin altında öldü.
Ben yaşadığım depremde, yarım saat sonra belediye başkanı olduğumu hatırladım.
Pijamayla karşıladım
Gece saat 3 ve sabah olmuyor, her taraf toz duman. Elektrik, telefon, su yok. Pijamalar üstümde. O günün başbakan ve yardımcılarını pijama ile karşıladım. Düzce depreminde çökmüş bir hastaneye çaresiz bakarken, bir adam beni omzumdan tuttu. ‘Başkanım, başkanımın selamı var. Merak etme buradayız, enkaza giriyoruz ’ dedi. ‘Çorbalar kaynamaya başlar sen kenara çekil aklını başına topla’ dedi. Baktım boş boş... Kim bu başkan dedim? Ankara Büyükşehir Belediyesi 125 araçlık konvoy içi ekmek dolu ve ekipler enkaza girmeye başladı benim hatırladığım bu.
Gördüklerinize inanmayın
Bugün Van için aldığınız ve alacağınız kararlardan dolayı hepinize ülkem adına teşekkür ediyorum. Ben 22 lisan konuşulan Düzceli’yim. Sekiz senedir şükran borcumu ödemeye çalışırken burada belediyeden aldığım maaşla o gün yetim kalmış çocukları okutmaya çalışıyorum. Biz Düzce’de de yaşadık, dışardan gelen yağmacılar her yere çullanır. Vanlılar utanıp çadır sırasına giremiyor ama dışarıdan gelen enkaz altında kalmış gibi feryat ediyor. Sakın bunlara inanmayın.”