Dayatılan kararlar yerine demokratik Başkent talebi

Güncelleme Tarihi:

Dayatılan kararlar yerine demokratik Başkent talebi
Oluşturulma Tarihi: Ekim 16, 2008 00:00

Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin düzenlediği Mimarlık Şenliği, önceki gün tam da Ankara’nın Başkent oluşunun yıldönümünde sona erdi. Etkinlik boyunca devam eden atölyeler, şenliğin son günde sunuşlarını yaptı.

Haberin Devamı

BÜYÜKŞEHİR Belediyesi’nin kentteki demokrasiyi yok ettiğini ileri süren Şehir Planlamacısı Nuray Bayraktar, "Kararlar oldu bittiye getiriliyor, dayatılıyor. Yapılanın sunumu yerine akıl yürütüldüğü, birlikte kararların verildiği demokratik bir ortam istiyoruz. Başkent’te ciddi olarak yönetim ve demokrasi sorgulaması yapmak zorundayız" dedi.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin düzenlediği Mimarlık Şenliği, önceki gün tam da Ankara’nın Başkent oluşunun yıldönümünde sona erdi. Etkinlik boyunca devam eden atölyeler, şenliğin son günde sunuşlarını yaptı.

Belirledikleri konu başlığı altında etkinlik boyunca çalışan atölyeler, etkinliğin son günü hazırladıkları çalışmaları katılımcılara sundular. Toplamda yedi atölyenin sunum yaptığı bu bölümde, Başkent’in her yönüyle tartışıldığı hayli keyifli anlar yaşandı.

"Kent Demokrasisi, Kamusal Alanlar, Kentin Sanat ve Kültürü, Gündelik Hayat, Mimarlık, Kent Objeleri" konu başlıklarındaki atölyeler ile birlikte, çocukların oluşturduğu bir atölye de bulunuyor. "Gelecek Düşler" isimli atölye, Çocuk Mimarlık Merkezi tarafından oluşturuldu.

Büyükşehir kararları dayatıyor

Kentin her açıdan ele alındığı sunuşlarda özellikle kent yönetimine yapılan eleştiriler dikkat çekti. Büyükşehir Belediyesi’nin kentteki demokrasiyi yok ettiğini ileri süren atölye üyelerinden Şehir Planlamacısı Nuray Bayraktar şöyle konuştu:

"Kararlar oldu bittiye getiriliyor, dayatılıyor. Yapılanın sunumu yerine akıl yürütüldüğü, birlikte kararların verildiği demokratik bir ortam istiyoruz. Başkent’te ciddi olarak yönetim ve demokrasi sorgulaması yapmak zorundayız."

Cumhuriyet’in Başkenti yok ediliyor

Köprülü kavşaklar ve Atatürk Bulvarı’nda insanların üzerinden atladığı demir bariyerler gibi uygulamaların estetiği bozduğunu söyleyen atölye katılımcıları, şehrin görsel olarak da kirletildiğni söyledi. Artan reklam panoları, bina tepelerindeki tabelalar ve yabancı dildeki adlandırmaların değişmesi gerektiğini söyleyen katılımcılar, tarihi güzelliklerin de korun madığını ifade etti. Katılımcılar, ayrıca bu gibi uygulamalarla Cumhuriyet’in Başkenti’nin yok edilmeye çalışıldığının da altını çizdi. Ayrıca Başkent’in doğal su kaynakları açısından zengin olduğu; fakat değerlendirilmediğinin de altı çizildi.

Ankara’nın diğer yüzü; yoksul semtler

Haberin Devamı

En ilgi gören atölyelerden olan "Ankara’da Gündelik Yaşam" ise sunumuna fotoğraf gösterimiyle başladı. Büyükşehir Belediyesi’nin "Ankara Bir Başka Güzel Şimdi" reklamını arabesk bulduğunu söyleyen Yüksel Er Beşbaş, bu sloganı başlık olarak kullanarak yaptığı gösterimle, şehrin diğer yüzünü salondakilere sunmak istediğini ifade etti. Fotoğraf gösteriminde Altındağ ve çevresinde yaşayan yoksul insanların yaşamları konu edildi.

Ardından çocukluğundan beri Ankara’da olan Ünal Sabuncu geçmişteki Ankara’ya dair anılarını paylaştı. "Bugünkü Ankara’yı hep konuşuyoruz, peki geçmişteki Ankara’ı ne kadar biliyoruz?" diyen Sabuncu, anılarında özellikle şimdi yerini binalar almış yeşilliklere ve parklara vurgu yaptı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!