Güncelleme Tarihi:
Başbakan Binali Yıldırım’ın önceki gün, “Ankara’da ve İstanbul’da tankların çıkarıldığı, helikopterlerin kaldırıldığı bütün kışlaları kapatıyoruz. Orada Ankara’da insanların piknik yaptığı, vakit geçirdiği güzel mekanlar olacak. Ne işi var tankların Ankara’nın, İstanbul’un içinde” açıklamasıyla gündeme gelen, şehir içindeki askeri alanların şehir dışına taşınması, Başkent’in yeni tartışma konusu oldu. Daha önce yaptığı açıklamalarda “Kesinlikle askeri müesseselerin Ankara’nın dışarısına derhal çıkması lazım” diyen Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, konuyla ilgili olarak NTV’nin yayınında konuştu. Ankara içinde yer alan askeri alanlar hakkındaki ana fikrin, bu bölgelerin Büyükşehir Belediyesi’ne verilerek halka açık dev parklar haline getirilmesi olduğunu ifade eden Gökçek, şöyle devam etti:
HAVAALANLARI SİVİL UÇAKLARA
“Biz onları kullanırız. Örneğin Zırhlı Tümeni alacak olursak oradaki binalar artık BELMEK, BELTEK kurslarının, değişik gençlik lokallerinin olduğu yer haline gelir. Orman gibi olan güzel alan da yeşil saha olarak, bir piknik alanı olarak halkın hizmetine açılır ve Ankara ciddi anlamda bundan yararlanır. Akıncılar da golf sahası varmış, halkın hizmetine girer. Özellikle iki havalanı var. Bu havaalanları artık sivil olmalı. Ben şunu hiçbir zaman aklıma yatıramadım; şehrin göbeğinde helikopterler eğitim uçusu yapıyor evlerin üstünde. Bunun mantığı yoktu zaten. Bunların da Ankara dışına gitmesi ve bu havaalanlarının da küçük uçaklar için sivil havaalanı olması en akıllı olanı olur.”
MESLEK ODALARINDAN YEŞİL ALAN OLSUN TALEBİ
Ankara Hürriyet, Başkent’in tartıştığı şehir içindeki askeri alanların şehir dışına taşınması ile ilgili olarak meslek odalarının da görüşlerini aldı. Mimarmar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan ve Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi Başkanı Emre Sevim, askeri alanların şehir dışına taşınmasını değerlendirdi. Her iki oda başkanı da, taşınma durumunda askeri bölgelerin yapılaşmasına karşı çıkarak yeşil alan olarak değerlendirilmesi yönünde görüş bildirdi.
ŞEHİR PLANCILARI: TAŞINMA GERÇEKLEŞİRSE YEŞİL ALAN KORUNMALI
“Şehir içindeki askeri alanlar kentlilerin girip kullanabildiği alanlar olmasa da Ankara’nın nefes alması açısından önemli bir yeşil alan arzı sağlıyor. Gelinen süreçte bu askeri alanların şehir dışına çıkarılması durumunda buraların yeşil alan olarak değerlendirileceğini kimse hayal etmiyor. Askeri alanların taşınmasının güvenlik meselesi olup olmadığının öncelikle tartışılması gerekiyor. Bu alanların kentin dışına çıkarılması durumunda nereye taşınacağının da konuşulması gerekiyor. Taşınmanın, kentin yayılması noktasında da bir etkisi olabilir. Bu çok ciddi problemdir, Ankara’nın nereye doğru büyüyeceği 2023 planında bellidir. Ancak bu planda askeri alanlar oldukları yerde durmaktadır. Askeri alanların da yapılaştığını düşünürsek Ankara başta aşağı beton dökülmüş bir şehre dönüşebilir. Eğer bu taşınma gerçekleşirse yeşil alan arzı olabildiğince korunmalı. Yapılaşma olarak da şu an mevcut olan askeri binalar kadar yapılaşma olmalıdır. Askeri binaların birçoğu tescilli Cumhuriyet yapılarıdır. Dönüşüm süreciyle karşı karşıya kalırsak bu yapılara da değer verilmesi, yok olmaması gerekiyor.”
MİMARLAR ODASI: “YEŞİL ALAN OLSUN KAMUYA AÇILSIN”
“Askeri alanların kent merkezinin dışına taşınarak Ankara’nın garnizon kent olmasından kurtarılması önemlidir. Ancak kent ölçeğinde önemli yapıları ve yeşil alanları barındıran bu alanların imara açılması doğru değildir. Kent merkezinde önemli bir yer kaplayan bu alanların kent dışına taşınması ile birlikte nasıl kullanacakları daha önemlidir. Boşaltılan alanların ranta açılması imara açılması kabul edilemez. Kent dışına taşınacak askeri alanlar ki aslında bu alanlar halkın kullanamadığı kapalı alanlardır. Yeşil bir kentsel alan olan askeri alanlar halk çocukları olan askerlerin emekleriyle büyütülmüştür. Bugün yapılması gereken askeri alanların yeşil alan işlevleri korunarak kamusal kullanıma açılması, kent yaşamının özgürleşmesine ve demokratikleşmesine mekânsal ev sahipliği yapmasıdır. Askeri alanların kent dışına taşınması, bu alanların kamusal ve sosyal işlev verilmesi yeşil alan olarak kamusal kullanımında elimizden gelen desteği veririz. Ancak hepimize ait olan bu alanların imara açılması tam bir katliam olur. Bu kentsel darbeyide asla kabul etmeyiz.”
DARBELER MÜZESİ YAPILSIN
Candan, kent dışına taşınması gündeme gelen askeri yapıların geleceğinin de önemli olduğu belirterek şöyle konuştu:
“Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı kent merkezinde Saraçoğlu Mahallesi’nin hemen yanında konumlanıyor. 1927-1931 yıllarında yapılan Milli Savunma Bakanlığı ve 1929-1930 yıllarında yapılan Genelkurmay Başkanlığı binaları TBMM’nin de mimarı olan Clemens Holzmeister tarafından tasarlanmıştır. Devlet Mahallesi’nin bir parçası olan bu yerleşim içerisinde konumlanan askeri yapılarda kent merkezinin geleceği ile birlikte ortak akılla ele alınmalıdır. Türkiye’nin darbeler sürecini anlatacak bir hafıza müzesi yoktur. Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı gibi yapıların yeniden işlevlendirilmesi sürecinde, darbeler tarihini anlatan, gelecek kuşakların demokrasi kavramını deneyimleyecekleri bir hafıza müzesine dönüşmesi kent ve ülke demokrasisi açısından çok anlamlıdır.”