Dağcılıkta seçim heyecanı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 09, 2006 00:00
Türkiye Dağcılık Federasyonu’nun özerkliğe ilk adımını atacağı yarınki genel kurulda heyecan doruğa ulaştı. Yeniden başkan adayı olan Alaattin Karaca seçimde iddialı.
ANKARA’da Dedeman Otel’de yarın saat 09.00’da başlayacak ve 17.00’de sona erecek genel kurulda mevcut başkan Alaattin Karaca, Nasuh Mahruki ve Seyhan Çamlıgüney ile çekişecek. Genel kurulda 199 delegenin oy kullanacağına işaret eden Dağcılık Federasyonu Başkanı Alaattin Karaca, gelinen noktayı Türk Dağcılığı açısından büyük bir gelişme olarak gördüğünü bildirdi. Yaklaşık 10 yıldan bu yana federasyon başkanlığı yapan Karaca, dağcılık sporunu değişik coğrafyadaki 72 ile götürdüklerini ve bu dönem içerisinde sporcu sayısını 919’dan 19 bine çıkardıklarını vurguladı, Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren ’Eğitmen’, ’Eğitim ve Mihmandarlık’ yönetmelikleriyle yasal alt yapı oluşturulduğuna işaret eden Karaca, şimdiye kadar illerde yapılan tüm etkinliklere katıldığını anımsattı.
Arama-Kurtarma eğitimi
Türkiye Dağcılık Federasyonu’nun bütçesini birkaç dağcıyı dünyadaki önemli zirvelere göndererek kullanmak yerine gençlerin eğitimine harcadıklarına dikkati çeken Alaattin Karaca, böylece kısa süreli başarılar yerine geniş kitleleri hedef aldıklarını söyledi. Dağcılık eğitiminin bir parçası olarak verilen Arama-Kurtarma eğitimleri sayesinde her ilde çekirdek kadrolar oluşturduklarını ifade eden Karaca, "Amacımız kaza öncesi güvenlik olduğundan, eğitimlerimize bu noktada ağırlık verdik. Bölgelerdeki Arama- Kurtarma ekiplerimiz her yerde ve her zaman başarılı sonuçlar elde ediyorlar. 40 yıllık Dağcılık Federasyonu’nun çalışmalarını Dünya Dağcılar Birliği’ne (UIAA) açtık. Branşlarımız arasında Tur Kayağı ve Sportif Tırmanış eklendi" dedi ve şunları söyledi:
Anadolu’ya götürdük
"Yaklaşık 10 yıla görevim sırasında oluşturulan yönetim ve diğer kurullarda yer alan isimlere dikkatlice bakılırsa, faaliyetlerimiz, söylemlerimiz mercek altına alınırsa ’siyaset gölgesi’ düşmeden, kendini aşmış, ülke ortalamasının üstünde siyasi olgunluğa erişmiş insanların işbirliği gözlenecektir. Dağcılık sporunu, Ankara ve İstanbul ağırlıklı olarak bazı üniversitelerin tekelinden çıkararak Anadolu’ya götürdük. Ben Bizans’ı sevmediğim gibi, Bizans oyunlarını da sevmem. Hakkari’den Edirne’ye, Kars’tan Muğla’ya tüm ülke dağlarını ve de dağcılarını kucaklıyorum.
Atatürkçü gençler yetiştireceğiz
Sporun tanımında yer alan saygı, sevgi, birlik ve bütünlük ilkelerine uyarak, Ulu Önder Atatürk’ün ’Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur’ ve ’Ben sporcunun zeki çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim’ vecizelerini örnek alarak, dağcılık sporunu yaymak, yaygınlaştırmak ve modern yöntemlerle gençlerimize öğretmek temel görevimizdir. Geçmişten geleceğe dağcılığa hizmet veren kişilere ilişkin bilgi ve eşyaların, teknik malzemenin, fotoğraf, film vb. kayıtların süreklilik arz edecek şekilde muhafaza edilerek gelecek nesillere sunulması ideallerimizden bir diğerini oluşturacaktır."
Arama-Kurtarma eğitimi
Türkiye Dağcılık Federasyonu’nun bütçesini birkaç dağcıyı dünyadaki önemli zirvelere göndererek kullanmak yerine gençlerin eğitimine harcadıklarına dikkati çeken Alaattin Karaca, böylece kısa süreli başarılar yerine geniş kitleleri hedef aldıklarını söyledi. Dağcılık eğitiminin bir parçası olarak verilen Arama-Kurtarma eğitimleri sayesinde her ilde çekirdek kadrolar oluşturduklarını ifade eden Karaca, "Amacımız kaza öncesi güvenlik olduğundan, eğitimlerimize bu noktada ağırlık verdik. Bölgelerdeki Arama- Kurtarma ekiplerimiz her yerde ve her zaman başarılı sonuçlar elde ediyorlar. 40 yıllık Dağcılık Federasyonu’nun çalışmalarını Dünya Dağcılar Birliği’ne (UIAA) açtık. Branşlarımız arasında Tur Kayağı ve Sportif Tırmanış eklendi" dedi ve şunları söyledi:
Anadolu’ya götürdük
"Yaklaşık 10 yıla görevim sırasında oluşturulan yönetim ve diğer kurullarda yer alan isimlere dikkatlice bakılırsa, faaliyetlerimiz, söylemlerimiz mercek altına alınırsa ’siyaset gölgesi’ düşmeden, kendini aşmış, ülke ortalamasının üstünde siyasi olgunluğa erişmiş insanların işbirliği gözlenecektir. Dağcılık sporunu, Ankara ve İstanbul ağırlıklı olarak bazı üniversitelerin tekelinden çıkararak Anadolu’ya götürdük. Ben Bizans’ı sevmediğim gibi, Bizans oyunlarını da sevmem. Hakkari’den Edirne’ye, Kars’tan Muğla’ya tüm ülke dağlarını ve de dağcılarını kucaklıyorum.
Atatürkçü gençler yetiştireceğiz
Sporun tanımında yer alan saygı, sevgi, birlik ve bütünlük ilkelerine uyarak, Ulu Önder Atatürk’ün ’Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur’ ve ’Ben sporcunun zeki çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim’ vecizelerini örnek alarak, dağcılık sporunu yaymak, yaygınlaştırmak ve modern yöntemlerle gençlerimize öğretmek temel görevimizdir. Geçmişten geleceğe dağcılığa hizmet veren kişilere ilişkin bilgi ve eşyaların, teknik malzemenin, fotoğraf, film vb. kayıtların süreklilik arz edecek şekilde muhafaza edilerek gelecek nesillere sunulması ideallerimizden bir diğerini oluşturacaktır."