Güncelleme Tarihi:
Kamuoyunda ‘Mücahit’ adıyla bilinen, kamuoyuna çıkmaması ve konuşmamasıyla da dikkat çeken Ali İhsan Arslan, Hürriyet Ankara’ya çok önemli açıklamalarda bulundu. Öne çıkan başlıklar şöyle:
FARKLI GÖRÜŞLERİ DİNLER
(Cumhurbaşkanının eleştiri kabul etmediği yönündeki yorumlar) “Cumhurbaşkanımız, onu tanımayanların çizdikleri imajdan tümüyle farklı bir insan. Ben bu kadar yıldır Cumhurbaşkanımızın en yakınında bulunan birisiyim. Bunca zamandır onun kızdığını, hiddetlendiğini görmedim. Hitabette bazen sesini yükseltmesi, ateşli konuşmalar yapması, sert biriymiş izlenimi uyandırabilir. Gerçekte ise munis, duyarlı, hatta duygusal bir insandır. Eleştiri kabul etmediği doğru değil. Farklı bir fikir söylerseniz dinler. Size karşı da çıkabilir. Söylenen fikir makul ve mantıklı ise onu benimsemekten, uygulamaya koymaktan çekinmez.
SİYASET AYRI, FUTBOL AYRI
(Fenerbahçe’deki başkanlık değişimiyle beraber muhalefetin 24 Haziran’ı işaret eden değişim mesajları) Sosyal medyadaki kronik muhaliflerin, muzipliğinden başka bir şey değil bu. Siyaset ayrı, futbol ayrı. Diğer partilerde olduğu gibi AK Parti’de de, Ali Koç’u destekleyenler de olmuştur, Aziz Yıldırım’ı destekleyenler de olmuştur. Bir kulüpteki başkanlık seçiminin, siyasete şekil vereceğini iddia etmek komiktir. Temelsiz kurgulara, komplo teorilerine artık insanlar itibar etmiyor.
DEĞİŞİKLİK İHTİYAÇ KAYNAKLI
(Muhalefetin ‘parlamenter sisteme geri döneceğiz’ açıklamaları ve görüşmeleri) Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için ‘kutuplaştırıyor, ayrıştırıyor’ diyorlar. Saadet Partisi, CHP ve İYİ Parti’yi birleştirdi. Olmayacak şey oldu. Muhalefet, hangi sistemin Türkiye’ye ne kattığı, katacağı hususunu pek düşünmüyor. Türkiye’nin sistem değişikliği ihtiyaçtan kaynaklandı. 24 Haziran’da tümüyle hayata geçecek olan yeni sistem, ülkemizin daha etkin, daha güçlü biçimde yönetilmesini sağlayacak. Muhalefet Cumhurbaşkanlığı’nı alamayacağını öngördüğü için, Meclis’te çoğunluğu ele geçirmeye odaklanmış durumda. Biz ise Cumhur İttifakı’nın Meclis’te de çoğunluğu alacağına inanıyoruz.
MHP İLE İTTİFAK GÜZEL GİDİYOR
(AK Parti ile MHP ittifakının özellikle Doğu ve Güneydoğu’daki etkisi) AK Parti, Türkiye’nin tüm bölgelerinde var olan güçlü bir parti. Bölgede AK Parti’ye uzak duran kesimlerin de, yapılan doğru işleri zamanla takdir edeceklerine inanıyorum. 24 Haziran seçimleri bölgenin de her açıdan daha hızlı gelişmesini sağlayacak. Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız da, Bahçeli de bu konuda süreci çok iyi götürdü. İttifak güzel gidiyor.”
EN GÜÇLÜ İSİMLER ADAY OLDU
(Cumhurbaşkanı adayları) AK Parti ve MHP, Cumhur İttifakı olarak, Cumhurbaşkanımızı aday gösterdi. Her parti en güçlü ismini aday koydu. Bu her zaman olmuyor. CHP’de Kemal Kılıçdaroğlu olabilirdi, Muharrem İnce oldu. O da CHP içinde güçlü bir isim. İyi Parti’de Meral Akşener, Saadet’te Temel Karamollaoğlu. Her parti kendi adayını destekleyeceği için bence dolu dolu bir seçim yaşanacak.
FETÖ İLE MÜCADELE EN DEĞERLİ İŞ
(FETÖ ile mücadele) AK Parti’nin kuruluşundan bu yana yaptıklarını terazinin bir kefesine koyun, diğer kefeye de FETÖ ile mücadeleyi koyun. Önem açısından ikinci kefe daha ağır basmaktadır. Bu mücadeleyi sulandırmaya çalışanlar olabilir. Devletin içine böylesine sızmış bir örgütü temizlemek kolay değil. Süreçle ilgili bazı eleştiriler, birilerinin bu süreçte yaptığı yanlışlıklar olabilir. Ama hata yapılmış ise telafi de ediliyor. Göreve iade edilenlerin olması bunu gösteriyor. Mücadelenin uzun zaman alması da doğal.”
O İMAJ BENİM DIŞIMDA OLUŞAN BİR ŞEY
ALİ İhsan Arslan, kamuoyunda ‘Sır danışman’ ve ‘Mücahit’ olarak anılmasıyla ilgili ise şunları söyledi:
(Sır danışman) “O imaj benim dışımda oluşan bir şey. Ben hep doğru olanı yapmaya özen gösterdim. Özellikle danışmanlık dönemimde mesaim aşırı yoğundu. Tümüyle göreve odaklanmış durumdaydım. Dışarıdan bazılarının bana dair farklı imaj çizmeleriyle uğraşacak vaktim de olmadı açıkçası. Benim yaptığım şey, kendi hayatımı genelde hep ikincil plana atmak oldu. Başka bir şey değil.
MÜCAHİT İRTİCAİ DİYE KABUL ETMEMİŞLER
(Mücahit Arslan olarak bilinmesi) Ankara doğumluyum. Belli bir zaman sonra babam Diyarbakır’a gittiği zaman nüfusa kaydımı yaptırmak istiyor. Nüfus memuru da ‘Mücahit irticai bir isim, böyle bir isim koyamazsınız’ diyor. Öyle deyince dedemin adı Mehmet Ali, babamın adı Mehmet İhsan. Babam Ali ile İhsanı birleştirip bana isim veriyor. Nüfusa ‘Ali İhsan’ diye kaydedilmişim ama, doğduğumdan beri ‘Mücahit’ ismini kullanıyordum. Ben, Ali İhsan ismimi ilkokula yazıldığım an öğrendim. Annem de ben birkaç yaşındayken, beni hastaneye götürdüğünde kimlik istediklerinde fark etmiş. Sadece ailem değil, ilkokul, ortaokul, üniversitede arkadaşlarım da hep Mücahit ismimle tanıdılar. Hocalarım da Mücahit diyorlardı, ama sınav sonuçlarım Ali İhsan olarak okunuyordu. İsmimi değiştirmeyi de düşünmedim. Artık böyle gelmiş böyle gitsin.”