Güncelleme Tarihi:
Bahar DEMİREL / ANKARA, (DHA) - CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, bir gaziyle ilgili kendisine gelen şikayet üzerinden, ismini vermediği bir ilçenin kaymakamına tepki göstererek, "Gazimiz evraklarını gönderiyor; fakat evraklar maalesef işleme konmuyor veya ağırdan alınıyor. Tabi, ilgili yerlere de durumu bildirdim. Şimdi buradan sesleniyorum. İlçesinin ismini vermiyorum. Ey kaymakam, sen kendini ne sanıyorsun? Sen orada kalıcı mısın? Sen şimdi o makamda varsan o gazi sebebiyle varsın. Haddini bileceksin. Haddini bilmediğin zaman da haddini sana bildirirler. Nitekim İçişleri Bakanı'ma da söyledim. Öyle zannediyorum, gereği yapılacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 35'inci Muhtarlar Toplantısı'na katıldı. Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki toplantıda, muhtarlara hitap eden Erdoğan, konuşmasına başlarken, "Bir özel görüşme sebebiyle huzurlarınıza gecikmeli olarak geldim. Hakkınızı helal edin" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda ikinci tur görüşmeleri yapılan anayasa değişikliği teklifinin, Meclis'ten geçmesi halinde milletin önüne geleceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Anayasa değişikliği vesilesiyle ülkemizin yönetim sisteminin enine boyuna tartışıldığı dönemde gerçekleştirdiğimiz buluşmanın ayrıca önemli olduğuna inanıyorum. Türkiye'nin özellikle geçtiğimiz 150 yılı sürekli yönetim tartışmalarıyla geçmiştir. Çok partili siyasi sisteme kadar pek çok yol ve yöntem denenmiş ancak arayış bir türlü bitmemiştir. Bu arada yaşadığımız pek çok darbeyi, darbe girişimini de unutmamak gerekiyor. Bu da yerli yerine oturmayan, milleti mutmain etmeyen bir duruma işaret ediyor. Türkiye'nin gündeminde olan anayasa değişikliğiyle yöneldiği yeni sistem arayışı bu ihtiyacın bir neticesidir. Meclis'teki sürecin tamamlanmasının ardından konu milletimizin huzuruna gelecek. Herkes izahını, itirazını milletimize yapacaktır" diye konuştu.
"CANIMIZI YAKABİLİR AMA ASLA YIKIM SEBEBİ OLMAZ"
Tüm terör örgütlerinin hedef aldığı tek ülkenin Türkiye olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Küresel ekonomik kriz, gelişmiş ülkeler dahil herkesi etkilerken, Türkiye, yaşadığı tüm sıkıntılara rağmen mali disiplininden taviz vermemiş; büyümesini belli bir çatının altına düşürmemiştir. Ne darbe teşebbüslerine ne kaos senaryolarına eyvallah etmeyen bu ülkenin, öyle birkaç fiskeyle yakılmayacak ulu bir çınar olduğunu cümle alem görmüştür. Biz millet olarak bugün bulunduğumuz yere 2 ayda gelmedik. Bizim arkamızda 2 bin yıllık devlet geleneğimiz var. Biz göçebe devleti değiliz. Bugün sahip oldukları güce, imkana, zenginliğe güvenerek, dünyaya meydan okuyanlar, yarın mevsim değiştiğinde ayakta kalabilecekler mi? Hep birlikte göreceğiz. Bugün yaşadığımız sıkıntılar, evet, canımızı yakabilir; ama asla bizim için yıkım sebebi olmaz. Olmayacaktır" dedi.
KAYMAKAM'A TEPKİ: HADDİNİ BİLMEDİĞİN ZAMAN HADDİNİ SANA BİLDİRİRLER
Zaman zaman bazı şikayetler aldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şikayet sebebiyle bir gaziyle konuştuğunu anlatarak, şunları söyledi: "Gazimiz evraklarını gönderiyor; fakat evraklar maalesef işleme konmuyor veya ağırdan alınıyor. Tabi, ilgili yerlere de durumu bildirdim. Şimdi buradan sesleniyorum. İlçesinin ismini vermiyorum. Ey kaymakam, sen kendini ne sanıyorsun? Sen orada kalıcı mısın? O gazi, kendini niçin feda etti? Bu vatan için feda etti. Köprünün üzerine bu vatan, bu millet için yürüdü. Sen şimdi o makamda varsan o gazi sebebiyle varsın. Haddini bileceksin. Haddini bilmediğin zaman da haddini sana bildirirler. Nitekim İçişleri Bakanı'ma da söyledim. Öyle zannediyorum, gereği yapılacaktır. Bizim şehitlere, gazilere olan borcumuz farklıdır"
"BU MİLLET KÜLLERİNDEN DOĞARAK, YİNE SİZLERİ BOĞAR"
Türkiye'nin birliğine yönelik her provokasyonun, dayanışmayı daha da güçlendirdiğini belirten Erdoğan, "Gezi olaylarıyla hayat tarzları üzerinden bir oyun oluşturmaya çalıştılar; ama provokatörler ortada kaldı. Bu oyunun arkasında dış güçler vardı. Birliğimizi, kardeşliğimizi bozmaya yönelik her provokasyon, dayanışmamızı daha da güçlendiriyor. Biz durduk mu? Durmadık. Durmak yok yola devam. Daha yapacağımız çok şey var. Allah nasip ederse 18 Mart'ta Çanakkale Köprüsü'nün temelini atacağız. Bu da dünyada ilk olacak. 5 bin metreyi aşan bir uzunluğu olan bir köprü. 2023'e yetiştireceğiz. Bundan dolayı çıldırıyorlar. Onun için 'Bak paranı kısarız, Dolar'ını kısarız'. Neyi kısarsanız kısın. Evelallah bu millet küllerinden doğarak, yine sizleri boğar. Hiç bundan endişeniz olmasın" diye konuştu.
"EY BATI, SİZ BUNLARI SAVUNDUNUZ"
Doğu ve Güneydoğu'da bölücü terör örgütü tarafından açılan hendekler üzerinden Batı ülkelerine terör konusunda tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Oralardaki belediyeler, devletin iş makinalarıyla o çukurları açıyorlar. Bunları görüyorlar. Hala onları savunuyorlar. Bir belediye çukuru niçin açar? Ya kanalizasyon için ya elektrik kabloları için açar. Bunlar için değil, güvenlik güçleri oralara girmesin diye bu kanallar açılsın. Güvenlik gücü vatandaşının can güvenliğini sağlamak için var. Ey Batı, siz bunları savundunuz. Siz bunların arkasında durdunuz. Bunların yanında yer aldınız. Sizin bu dünyada özgürlük, diye bir derdiniz yok. Özgürlük bu değil. Biz terör estirilen Hakkari'ye havalimanı yaptık. Onlar gittiler, havalimanını bombaladılar. Bu Batı ne yaptı? Yine gitti onların yanında yer aldı. Ne yaparlarsa yapsınlar biz hizmete devam edeceğiz. Ne inanç ne fikir ne düşünce özgürlüğüne bu ülkede asla bugüne kadar yasak gelmemiştir. Bundan sonra da gelmeyecektir"
"EL BAB OPERASYONUNUN UZAMASININ GERİSİNDEKİ SEBEPLERİN FARKINDAYIZ"
Suriye'de devam eden Fırat Kalkanı Harekatı'na ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, "DEAŞ, YPG denilen örgütlere verilen desteğin, tüm teröristleri bölgemize çekmelerinden kaynaklandığını çok iyi biliyoruz. Çok kısa bir sürede bitebilecek El Bab operasyonunun bu kadar uzamasının gerisindeki sebeplerin gayet iyi farkındayız. Herkesin bir hesabı varsa bu milletin hepsinden önemlisi Allah'ın da bir hesabı vardır. Bizim başımıza çorap örmeye kalkanlar, kendi başlarına ördükleri ağın farkında değiller. Atalarımızın dediği gibi keser döner, sap döner; gün gelir, hesap döner. İnşallah bu kirli hesabın döneceği günler de yakındır. Hiç endişe etmeyin" dedi.
'FETÖ' AÇIKLAMASI: TEMİZLİK BİTMİŞ DEĞİL, DAHA İŞİMİZ ÇOK
FETÖ ile mücadeleye de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ soruşturmalarında mağdurlar olduğunu iddia edenleri eleştirerek, "Darbe girişimi sonrasında FETÖ operasyonlarında 43 bin kişi tutuklandı. 95 bin kişi kamudan ihraç edildi. Bazıları diyor ki 'Bu insanlar mağdur edilmiyor mu?'. Ne mağduru? Doğu Almanya-Batı Almanya birleşmesinden sonra devletin yapılanmasında 600 bin kişi çıkarıldı. Ne zannediyorsunuz? Bir devlete ihanet olacak, bu ihanet edenler devletin içerisinde olacak. Siz yeniden bir inşa, ihya hareketi yapacaksınız. Hala bu mikroplar, virüsler, hainler orada duracak? Böyle bir şey olamaz. Daha bu temizlik yapılmış, bitmiş değil. Daha çok işimiz. Bu bitecek" diye konuştu.
"HANS'IN, GEORGE'UN HAZIRLADIĞI RAPORLAR BİZİ BAĞLAMAZ"
Ekonomiyi yavaşlatmak için her yola başvuranlar olduğunu da vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Döviz kuru üzerinden ekonomimize darbe vuruluyor. Tüketicileri ev üreticileri tedirgin ederek, ekonomiyi yavaşlatmak için her yola başvuruyorlar. Yatırımları engellemek için her fırsat kullanılıyor. AB başta olmak üzere pek çok uluslararası kuruluş ülkemize karşı haksız ithamlar yöneltiyor. Müttefik dediğimiz ülkelerin yalanlarını, iki yüzlülüklerini, riyakarlıklarını, husumet derecesine varan tutarsızlıklarını saymıyorum bile. Bugün buradan tekrar söylüyorum. Ne raporu hazırlarsanız hazırlayın. Bizim raporumuzun sahipleri buradadır. Hans'ın, George'un, şunun, bunun hazırladığı raporlar bizi bağlamaz. Bizi Ahmet'in, Mehmet'in, Ayşe'nin, Fatma'nın hazırladığı raporlar bağlar. Olay budur. Bundan sonra sıra bizde. Türkiye, savunma durumunu terk edip, hücum pozisyonuna geçmiştir. Tehdidin kaynağı neredeyse gidip, orada yılanın başını ezmekte kararlıyız"