Güncelleme Tarihi:
Bahar DEMİREL / ANKARA, (DHA) - CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı etkinliğinde gençlere seslenerek, "Artık reformları, devrimleri siz yapacaksınız. Bu devrimleri yapmak suretiyle de Türk milletinin ne kadar güçlü olduğunu dünyaya siz göstereceksiniz. Bakın, darbe demiyorum; devrim, reform diyorum. Birileri darbe heveslisidir. Bırakın, onlar onunla uğraşsınlar. Biz, reformlarla devrimlerle uğraşacağız. Bizim devrimimiz, Batılının söylediği gibi 'sessiz devrim'dir" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda gençlerle bir araya geldi. Beştepe'deki etkinliğe Başbakan Binali Yıldırım, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, milli sporcular ve 81 ilden gelen gençler katıldı.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki etkinlikte konuşan Başbakan Yıldırım, bütün gençlerin Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutladı. 19 Mayıs'ın milletin kaderinde bir dönüm noktası olduğunu belirten Yıldırım, "98 yıl önce başlayan İstiklal Mücadelemiz, kısa sürede bütün Anadolu topraklarına yayıldı. Bu büyük mücadeleyle milletimizin azmi ve kararlılığı neticesinde zaferle noktalanmıştır. Vatanını işgalden kurtararak, hür ve müstakil bir devlet kuran milli irade, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilanıyla 20'nci yüzyılın en önemli hadiselerinden birini gerçekleştirmiştir. Bugün özellikle sınır boylarında terörle mücadele eden Mehmetçiklerimizi, genç polis kardeşlerimizi ve gençleri geleceğe hazırlayan öğretmenlerimizi selamlıyorum. Yurdun dört bir köşesinde ülkemiz için alın teri döken bütün genç emekçi kardeşlerimizi selamlıyorum" diye konuştu.
BAŞBAKAN YILDIRIM: KARANLIK FETO ÖRGÜTÜNÜN ALÇAKÇA KURDUĞU PLANI BOZDUNUZ
Gençlerin, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi tarih yazdığını vurgulayan Yıldırım, "Karanlık FETÖ örgütünün alçakça kurduğu planı bozdunuz. Ülkemize, milletimize, demokrasimize sahip çıkarak, size olan inancımızı ve güvenimizi boş çıkarmadınız ve haklı çıkardınız. 15 Temmuz gecesi tankların, uçakların, silahların karşısında korkusuzca duranlar sizlerdiniz. O gece genç fidanlarımız, o koca yürekleriyle alçaklara meydan okudu. Sizler cumhuriyetimizin, demokrasimizin, hukuk devletimizin olduğu kadar özgürlüğümüzün de bağımsızlığımızın da teminatısınız. Gençliğimizin milli iradeyi kararlı bir şekilde sahiplenişi, Türkiye'de siyasi bilincin seviyesini göstermesi bakımından çok ama çok önemlidir" dedi.
"HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞI, ÖTEKİLEŞTİRMEYİ, VESAYET ANLAYIŞINI REDDEDECEĞİZ"
Anayasa değişikliğiyle seçilme yaşının 18'e indirildiğini hatırlatan Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti: "Gençlerimizin önündeki engelleri kaldırmak için kıyasıya mücadele ettik. Gençlikle devlet arasındaki duvarları yıktık. Bundan sonra da devletle toplum arasında, özellikle de siz gençlerimiz arasına duvar örülmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Farklı fikirlerimizle farklı yaşam biçimlerimizle bir ve beraber olacağız. Demokrasimizi, hukuk devletini birlikte yücelteceğiz. Her türlü ayrımcılığı, ötekileştirmeyi ve vesayet anlayışını reddedeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti'nin onurlu vatandaşları olarak birbirimizin hukukuna sahip çıkacağız ve kimseye çiğnetmeyeceğiz. Bu ülkenin evlatları daima kardeş olarak kalacak ve ülkelerine gönül birliği içerisinde hizmet edecek"
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: BAZILARININ YENİ NESİLLE İLGİLİ KARAMSAR DÜŞÜNCELER TAŞIDIĞINI GÖRÜYORUM
Beştepe'de 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla düzenlenen etkinlikte hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şöyle çevreme bir bakıyorum. Bazılarının yeni nesille ilgili karamsar düşünceler taşıdıklarını görüyorum. Ben ise tam tersine gençlerimizden, yeni nesilden ümitliyim. 2023 Türkiye'sini sizler için ve sizlerle birlikte inşa ediyoruz. Bir sonraki kızıl elmamız olan 2053 Türkiye'si ise her şeyiyle sizlere emanettir. Aynı şekilde 2071 vizyonunu sonraki nesillere kazandırma sorumluluğunu da sizler üzerinizde taşıyorsunuz. Gençlerimize güvenmemek, inanmamak; geleceğimizden vazgeçmek demektir. Biz gençlerimizden vazgeçmiyoruz. Tam tersine istikballe ilgili hedeflerimizi sürekli büyütüyoruz" diye konuştu.
"DARBE DEMİYORUM; DEVRİM, REFORM DİYORUM"
Seçilme yaşının 18'e indirilmesini eleştirenlere yanıt veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Ülkemiz dünyanın en kanlı terör örgütlerinin saldırısı altında olmasına rağmen hedeflerinden, programlarından, yatırımlarından zerre kadar taviz vermemiştir. 15 sene önce milletvekili olma yaşı neydi? 30 yani size güvenmiyorlardı. Biz, dedik ki 'Bu 18'e inmeli'. Zor olan seçilmek değil, seçmektir. Bunu ilk etapta 25'e, ikinci etapta da 18'e seçme ve seçilme olarak indirdik. Birileri de dedi ki 'Çoluk çocuğa mı bırakacağız ülkeyi?'. Biz de dedik ki 'Hayır. Bu milletin tarihi o çoluk çocuk dediklerinizin bir çağı kapatıp bir çağı açmasıyla doludur'. Bundan sonrası size ait, ona göre. Artık reformları, devrimleri siz yapacaksınız. Bu devrimleri yapmak suretiyle de Türk milletinin ne kadar güçlü olduğunu dünyaya siz göstereceksiniz. Bakın, darbe demiyorum; devrim, reform diyorum. Birileri darbe heveslisidir. Bırakın, onlar onunla uğraşsınlar. Biz, reformlarla devrimlerle uğraşacağız. Bizim devrimimiz, Batılının söylediği gibi 'sessiz devrim'dir. Biz, bunu yaptık. Onlar dedi, biz demedik ve gerçekleştirdik. Bugün, burada bir araya geldiğimiz siz gençlere baktığımız ne kadar doğru yolda olduğumuzu görüyorum. Rabb'im başı dik bir şekilde, bu kutlu bayrağı sizlere devretmeyi nasip etsin"
"ANLI ŞANLI TARİHİMİZİ BİZE O ŞEKLİYLE OKUTMADILAR"
Bir ülkeyi ve milleti yenmenin en kestirme yolunun, tarihleriyle olan ilişkilerini kesmekten geçtiğini dile getiren Erdoğan, "Bunu bize yaptılar mı? Yaptılar. Bizim tarihimizle bağlarımızı kopardılar mı? Kopardılar. Siz yine kısmen onları okumadınız, bize öyle bir tarih okuttular ki bizim okuduğumuz tarih kitaplarında, biz hep mağlubiyetlerle ilkelliklerle garip garip şeylerle adeta geçmişi olan bir tarih okuduk. Bizim tarihimiz böyle değil. Anlı şanlı tarihimizi bize o şekliyle okutmadılar. Şimdi özellikle bunun üzerinde ısrarla duruyoruz. Diliyoruz ki müfredatımızı buna göre, yeniden düzenleyeceğiz ve anlı şanlı tarihimizi kitaplarımıza bu şekilde geçeceğiz" dedi.
"BUGÜN BİRİLERİ İSTİKLAL MÜCADELESİNİ VERENLERİ DENİZE DÖKMEK İÇİN YOLA ÇIKIYOR"
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün İstiklal Savaşı için Samsun'dan çıktığını hatırlatan Erdoğan, "Birileri de bugün İstiklal Mücadelesini vermek için değil, tam aksine İstiklal Mücadelesini verenlere karşı Samsun'dan çıkıp, İzmir'den onları denize dökmek için yola çıkıyor. Nereden nereye geliyoruz. Ne oldu? Millet gereken dersi verdi. Kimi, sen nasıl orada, bu şekilde denize dökmeye kalkarsın? Adamı Samsun'a bile sokmazlar. İstiklal Mücadelesi için Samsun'a çıkmak başka bir şey; ama bu ülkeyi işgale yeltenenlere karşı o İstiklal Mücadelesini sürdürmek için oradan çıkmak başka bir şey" diye konuştu.
"TERÖR MÜCADELESİNİ ER VEYA GEÇ SONA ERDİRECEĞİZ"
Konuşmasında terörle mücadelede kararlılık vurgusu da yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Şu anda terör örgütlerine karşı muhteşem, güçlü, kahramanca bir mücadele; bakıyorsunuz Cudi'de, Gabar'da, Tendürek dağlarında, Bestler derelerinde bütün buralarda devam ediyor. Şu ana kadar 60'a yakın mağarayı evelallah bütün uçaklarımız, helikopterlerimiz vurdular. Bütün vurulan yerler de yine aynı şekilde komandolarımız tarafından temizleniyor. Buralardan bine yakın ciddi silahlar, ağır silahlar çıkıyor. Mühimmatın zaten haddi hesabı yok. Lojistik destek acayip; fakat kar, kış demeden dağlarda bu mücadeleyi sürdüren Mehmetçiğimiz, polisimiz ve gönüllü korucularımız alnı öpülesi vatan evlatlarıdır. Bunlar bizim iftihar vesilemizdir. Bunlarla biz geleceğe yürüyoruz. Onlarla beraber bu terör mücadelesini er veya geç sona erdireceğiz ve bu işi başaracağız. Ben, buna inanıyorum"
"GENÇLERİMİZ OLMASAYDI FETÖ KAHPELERİ BUGÜN FARKLI ŞEYLER ESTİRECEKLERDİ"
Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi gençlerle bir kez daha gurur duyduklarını belirten Erdoğan, "Gençlerimize olan itimadımızı bir kez daha tazeledik. Orada, gençlerimizin o tankların altına gidişi rasgele bir olay değil. Eğer o gençlerimiz olmamış olsa o şımarık FETÖ alçakları, FETÖ kahpeleri bugün bu ülkede farklı şeyler estireceklerdi. Şimdi bir kısmı içeride, bir kısmı kaçtı. Kimi Yunan'a sığınıyor kimi başka yere sığınıyor. Hepsi şu anda Batı'nın değişik ülkelerinde sığıntı vaziyette; ama onları yine kovalayacağız. Nasıl buradakileri inlerine kadar kovalıyorsak onları da bulundukları yerde uluslararası hukuk neyi gerektiriyorsa arayacağız, kovalayacağız, bulacağız" dedi.
"FETÖ TERÖR ÖRGÜTÜNÜN BİZE İLK SALDIRISI BURADAN GELDİ"
Eğitim sisteminde önemli reformların hayata geçirildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "28 Şubat döneminin ürünü olan işin mantığına da uymayan 8 yıllık kesintisiz eğitimi kaldırdık. Onun yerine 4+4+4 sistemini getirdik. Böylece çocuklarımızın 4 yıllık ilkokul döneminden itibaren farklı alanlara yönelebilmesine imkan sağladık. Kat sayı adaletsizliğini ortadan kaldırdık. Dershaneleri tamamen kapatarak, aileleri adeta paralel bir eğitim sistemi haline dönüşmüş olan bu sektörün yükünden kurtardık. Soyguncular, eğitim mafyaları türemişti ve bu mafyalar, benim garip halkımı sömürüyordu. Çocuğu üniversiteye girebilsin, diye evinden davarını satan analar vardı Anadolu'da. Bileğindeki bilezikleri satan analar vardı Anadolu'da. Bu olamaz, dedik ve bunu kaldırdık. Biliyorsunuz FETÖ terör örgütünün bize ilk saldırısı buradan geldi aslında; çünkü kaynak, ellerinden alındı. Oradan büyük bir kaynak vardı. Sadece asgari 1 milyar yılda oradan kazanıyorlardı. Musluk kapatılınca çılgına döndüler. Bu sebeple başladı. Darbe girişimine bundan dolayı girdiler. Sadece bu durum bile dershaneler konusundaki tavrımızın ne derece doğru olduğunu göstermiştir"
"HERKES BÖYLE BİLE, BAŞKA HİÇBİR HESABIN İÇERİSİNE KİMSE GİRMEYE"
Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet vurgusu da yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "80 milyon tek millet olacağız. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Abaza'sı ne olursa olsun. Bizim bayrağımıza eş paçavraları asla kabullenemeyiz. Bayrağımızın rengi kutsaldır. Şehidimizin kanıdır. Hilal bağımsızlığımızın ifadesidir. Yıldız, şehitlerimizin ta kendisidir. Bu bayrağa eş, herhangi bir paçavra kabullenmiyoruz. Kararlı duracağız burada. 780 bin kilometrekareyle tek vatan. Vatanımızı kimseye böldürmeyiz. Vatanımız üzerinde hesap yapanlar, işte şimdi Tendürek'te, Cudi'de, Gabar'da, Bestler Deresi'nde nasıl bede ödüyorsa böyle bedel ödeyeme devam ederler. Bunu böyle bilsinler. O şehitlerimizin kanlarını biz yerde koymayız. Bizim Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka devletimiz yok. Bunu herkes böyle bilecek. Bunu herkes böyle bile, başka hiçbir hesabın içerisine kimse girmeye. Girerlerse bedeli ortada"