CSO salonu yenilendi
Güncelleme Tarihi:
Murat ÇORAKBAŞ
Oluşturulma Tarihi: Kasım 14, 2008 00:00
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, yenilenen konser salonunda İdil Biret konseriyle resmi galasını yaptı. Konsere Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de katıldı.
CUMHURBAŞKANLIĞI Senfoni Orkestrası’nın yenilenen konser salonu Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün katılımıyla gala konseriyle resmi olarak açıldı.
1961 yılında eski bir sergi evinden konser salonuna dönüştürülen Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası binası, nihayet yenilenerek ilk konserine ev sahipliği yaptı. Doğuş Grubu’nun sponsorluğunda gerçekleştirilen ’CSO Teknik İyileştirme Projesi’ sonucunda yepyeni bir konser salonuna kavuşan CSO’nun yeni evindeki ilk konserine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de katıldı.
CSO’nun yeni sezona başladığı konsere, bugüne kadar CSO’ya hiç gelmemekle eleştirilen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün dışında bakanlar ve yüksek yargı mensupları da katıldı. Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Danıştay Başkanı Hasan Gerçeker ve Sayıştay Başkanı Mehmet Damar, konseri ön sırada Cumhurbaşkanı ile birlikte izlediler.
Sahnede Biret vardı
Sunucu Yekta Kopan’ın yaptığı konuşmanın ardından salonun yenilenme çalışmalarını üstlenen Doğuş Grubu’nun Başkanı Ferit Şahenk, CSO’nun Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli sanat kurumları arasında yer aldığını belirtti. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün "Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir" sözlerini anımsatan Şahenk, orkestranın Atatürk’ün büyük desteğini alarak yola çıktığını ve bugünlere kadar geldiğini kaydetti.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’da sözlerine "Bugün hepimiz bir heyecanı paylaşıyoruz" diyerek başladı. Cumhuriyetin 85. yılında böyle bir konser salonuna ihtiyaç duyulduğunu belirten Günay, Doğuş Grubu’na destekten dolayı teşekkür etti. Orkestrayı CSO Genel Müzik Direktörü Şef Rengim Gökmen’in yönettiği konserde piyanist İdil Biret sahne aldı. Konserde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Çoksesli Korosu ile Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası da sahneye çıktı. "Atatürk’ü Anma Konseri", Ferit Tüzün’ün "Esintiler", Sergei Rachmaninov’un "Paganini’nin Bir Teması Üzerine Rapsodi", Ludwig van Beethoven’ın "Korolu Fantezi" ve Alexander Borodin’in "Poloveç Dansları" adlı eserleri ile Ahmet Adnan Saygun’un "Yunus Emre Oratoryosu"ndan bölümler seslendirildi. Konser, Ulvi Cemal Erkin’in "Köçekçi" adlı yapıtıyla sona erdi.
İnönüler’in plaketi kaldırıldı iddiası
CSO binasının tadilatının ardından 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ve eşi Mevhibe İnönü’nün programları izlemeleri için kendilerine ayrılan ve isimlerinin yazılı olduğu ön sıradaki koltuklara isim plaketlerin yerleştirilmediği iddia edildi.
ANKA’nın haberine göre, hayattayken CSO’nun hiçbir konserini kaçırmayan İsmet İnönü ve eşi Mevhibe Hanım, programı salonun en ön sırasının ortasında yer alan "1-L" ve "1-M" numaralı koltuklardan izlerdi. İsmet İnönü’nün ölümünün ardından bu koltuklara, İnönü çiftinin isimlerinin yazılı olduğu plaketler çakıldı. İddiaya göre tadilatın ardından o koltuklara "23-24 numara" yazılarak isimsiz bırakıldı.
Bunun ardından Kültür Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada CSO Yönetim Kurulu’nca, plaketlerin siparişlerinin verildiği, önümüzdeki hafta plaketlerin takılmış olacağı bildirildi. Açıklamada şöyle denildi:
"CSO salonumuzun yenilenmesi sırasında, orkestramızın hayattayken hiçbir konserini kaçırmayan yegane destekçileri merhum İsmet İnönü ve eşi Merhume Mevhibe Hanım’ın oturdukları koltuklara isimlerinin yazılmasına ait plaketlerin siparişleri verilmiş olup, önümüzdeki hafta plaketler takılmış olacaktır. Merhum İsmet İnönü ve eşi merhume Mevhibe Hanım’ın Orkestramıza karşı gösterdikleri duyarlılıkla karşılık verecek ve plaketleri önümüzdeki hafta yapılacak konserlerde yerini alacaktır."
Baştan aşağı değişti
CSO’nun salonunda yapılan yenileme çalışmaları sonucunda, üç katlı yapının, her bölümü ayrı işlevlere göre düzenlendi.
Salonun galeri katında genel müzik direktörü odası, sanatçı, şef-misafir şef ve solist ile orkestra üyeleri soyunma odalarının yanı sıra, özel yalıtımlı sanatçı çalışma odaları, kayıt stüdyosu ve naklen yayın stüdyosu yer alıyor.
Zemin katında giriş holü, ön ve arka fuayeler, protokol odası, konser salonu, sanatçı kulisi gibi mekanların bulunduğu salonun, Gençlik Parkı tarafındaki yaya giriş kapılarından ana girişe kadar, döşemeye "kırmızı halı" görüntüsü oluşturacak aydınlatma elemanları yerleştirildi. Salonun fuayesine heykeltıraş Tolga Kınalı’nın imzasını taşıyan Atatürk rölyefi konuldu.
Biz sanatçılara düş gibi geliyor
CSO Genel Müzik Direktörü Şef Rengim Gökmen konuşmasında 11 Mart 1924 tarihinin CSO için önemli bir dönüm noktası olduğunu ifade etti. O tarihte orkestranın Atatürk’ün emriyle ilk konserini milli sinemada verdiğini aktaran Gökmen, Ankara’ya taşınan CSO’nun o tarihten bu yana Türkiye’de çağdaş müziğin en üst düzeyde tanıtılmasına katkıda bulunduğunu belirtti. Gökmen, CSO’nun dünyanın en eski orkestralarından biri olduğunu vurgulayarak, aynı zamanda orkestranın en eski sanat kurumu olduğunu kaydetti.
Buna rağmen CSO’nun uzun yıllar ihtiyaçlarına yanıt vermeyen yetersiz bir salonda konserlerini sürdürdüğünü belirten Gökmen, "Şimdi biz sanatçılara düş gibi geliyor. Çünkü CSO yıllardır unutulmuştu" dedi.
1961 yılında eski bir sergi evinden konser salonuna dönüştürülen Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası binası, nihayet yenilenerek ilk konserine ev sahipliği yaptı. Doğuş Grubu’nun sponsorluğunda gerçekleştirilen ’CSO Teknik İyileştirme Projesi’ sonucunda yepyeni bir konser salonuna kavuşan CSO’nun yeni evindeki ilk konserine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de katıldı.
CSO’nun yeni sezona başladığı konsere, bugüne kadar CSO’ya hiç gelmemekle eleştirilen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün dışında bakanlar ve yüksek yargı mensupları da katıldı. Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Danıştay Başkanı Hasan Gerçeker ve Sayıştay Başkanı Mehmet Damar, konseri ön sırada Cumhurbaşkanı ile birlikte izlediler.
Sahnede Biret vardı
Sunucu Yekta Kopan’ın yaptığı konuşmanın ardından salonun yenilenme çalışmalarını üstlenen Doğuş Grubu’nun Başkanı Ferit Şahenk, CSO’nun Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli sanat kurumları arasında yer aldığını belirtti. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün "Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir" sözlerini anımsatan Şahenk, orkestranın Atatürk’ün büyük desteğini alarak yola çıktığını ve bugünlere kadar geldiğini kaydetti.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’da sözlerine "Bugün hepimiz bir heyecanı paylaşıyoruz" diyerek başladı. Cumhuriyetin 85. yılında böyle bir konser salonuna ihtiyaç duyulduğunu belirten Günay, Doğuş Grubu’na destekten dolayı teşekkür etti. Orkestrayı CSO Genel Müzik Direktörü Şef Rengim Gökmen’in yönettiği konserde piyanist İdil Biret sahne aldı. Konserde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Çoksesli Korosu ile Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası da sahneye çıktı. "Atatürk’ü Anma Konseri", Ferit Tüzün’ün "Esintiler", Sergei Rachmaninov’un "Paganini’nin Bir Teması Üzerine Rapsodi", Ludwig van Beethoven’ın "Korolu Fantezi" ve Alexander Borodin’in "Poloveç Dansları" adlı eserleri ile Ahmet Adnan Saygun’un "Yunus Emre Oratoryosu"ndan bölümler seslendirildi. Konser, Ulvi Cemal Erkin’in "Köçekçi" adlı yapıtıyla sona erdi.
İnönüler’in plaketi kaldırıldı iddiası
CSO binasının tadilatının ardından 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ve eşi Mevhibe İnönü’nün programları izlemeleri için kendilerine ayrılan ve isimlerinin yazılı olduğu ön sıradaki koltuklara isim plaketlerin yerleştirilmediği iddia edildi.
ANKA’nın haberine göre, hayattayken CSO’nun hiçbir konserini kaçırmayan İsmet İnönü ve eşi Mevhibe Hanım, programı salonun en ön sırasının ortasında yer alan "1-L" ve "1-M" numaralı koltuklardan izlerdi. İsmet İnönü’nün ölümünün ardından bu koltuklara, İnönü çiftinin isimlerinin yazılı olduğu plaketler çakıldı. İddiaya göre tadilatın ardından o koltuklara "23-24 numara" yazılarak isimsiz bırakıldı.
Bunun ardından Kültür Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada CSO Yönetim Kurulu’nca, plaketlerin siparişlerinin verildiği, önümüzdeki hafta plaketlerin takılmış olacağı bildirildi. Açıklamada şöyle denildi:
"CSO salonumuzun yenilenmesi sırasında, orkestramızın hayattayken hiçbir konserini kaçırmayan yegane destekçileri merhum İsmet İnönü ve eşi Merhume Mevhibe Hanım’ın oturdukları koltuklara isimlerinin yazılmasına ait plaketlerin siparişleri verilmiş olup, önümüzdeki hafta plaketler takılmış olacaktır. Merhum İsmet İnönü ve eşi merhume Mevhibe Hanım’ın Orkestramıza karşı gösterdikleri duyarlılıkla karşılık verecek ve plaketleri önümüzdeki hafta yapılacak konserlerde yerini alacaktır."
Baştan aşağı değişti
CSO’nun salonunda yapılan yenileme çalışmaları sonucunda, üç katlı yapının, her bölümü ayrı işlevlere göre düzenlendi.
Salonun galeri katında genel müzik direktörü odası, sanatçı, şef-misafir şef ve solist ile orkestra üyeleri soyunma odalarının yanı sıra, özel yalıtımlı sanatçı çalışma odaları, kayıt stüdyosu ve naklen yayın stüdyosu yer alıyor.
Zemin katında giriş holü, ön ve arka fuayeler, protokol odası, konser salonu, sanatçı kulisi gibi mekanların bulunduğu salonun, Gençlik Parkı tarafındaki yaya giriş kapılarından ana girişe kadar, döşemeye "kırmızı halı" görüntüsü oluşturacak aydınlatma elemanları yerleştirildi. Salonun fuayesine heykeltıraş Tolga Kınalı’nın imzasını taşıyan Atatürk rölyefi konuldu.
Biz sanatçılara düş gibi geliyor
CSO Genel Müzik Direktörü Şef Rengim Gökmen konuşmasında 11 Mart 1924 tarihinin CSO için önemli bir dönüm noktası olduğunu ifade etti. O tarihte orkestranın Atatürk’ün emriyle ilk konserini milli sinemada verdiğini aktaran Gökmen, Ankara’ya taşınan CSO’nun o tarihten bu yana Türkiye’de çağdaş müziğin en üst düzeyde tanıtılmasına katkıda bulunduğunu belirtti. Gökmen, CSO’nun dünyanın en eski orkestralarından biri olduğunu vurgulayarak, aynı zamanda orkestranın en eski sanat kurumu olduğunu kaydetti.
Buna rağmen CSO’nun uzun yıllar ihtiyaçlarına yanıt vermeyen yetersiz bir salonda konserlerini sürdürdüğünü belirten Gökmen, "Şimdi biz sanatçılara düş gibi geliyor. Çünkü CSO yıllardır unutulmuştu" dedi.