Güncelleme Tarihi:
"ENİS BERBEROĞLU MAHKUM EDİLMEMİŞTİR. İKTİDAR TARAFINDAN REHİN ALINMIŞTIR BU BİR KUMPAS PLANIDIR. CHP'YE SIÇRAMA HESABIDIR. HESAP VERMEKTEN KORKMUYORUZ. KORKAN SİZSİNİZ. YENİ KUMPAS GİRİŞİMLERİ, ELLERİNDE PATLAYACAK"
(YENİ BİR DEVLET KURULUYOR) "O DENSİZ PARTİ ÜYESİ HAKKINDA DİSİPLİN İŞLEMİ YAPSINLAR"
"'BAŞKANLIK ULUSAL GÜVENLİK KURUMU' DİYE BİR KURUM YOK. TÜRKİYE'DE. ÖZEL İSTİHBARAT ÖRGÜTÜ OLUŞTURULMUŞTUR. TÜRKİYE'Yİ YENİ BİR SİSTEME TAŞIYORUZ DİYENLER, ASLINDA YENİ BİR PARALEL YAPI OLUŞTURMA GİRİŞİMİNDEDİRLER"
Hakime TORUN / ANKARA (DHA) - CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'nın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik dün ki sözlerine değinerek, "Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan dün ki konuşmasında sayın Genel Başkanımızı tehdit ediyor. En başından beri milletin ve siyaset kurumunun tehdit edildiği bir süreç yaşıyoruz. Bu tehditlere pabuç bırakmayacağız. Bu tehditlerin hiç birisi ne bizi ne sayın Genel Başkanımızı korkutmaya, yıldırmaya, geri adım atmaya yetmeyecektir" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, MYK toplantısının gündemini değerlendirdi.
Konuşmasına mahkeme dosyasından alındığını iddia ettiği bir tutanak ile başlayan Tezcan şu ifadeleri kullandı: "Türkiye hızlı bir şekilde istihbarat devleti olma yolunda ne yazık ki ilerliyor. Tek adam rejimi bütün ahtapot gibi kolları ile devlet düzenini alt üst etmeye ve tek kişinin kontrolüne bağlamaya odaklanmış. Devletin uygulamaları ne yazı ki tamamen hukukun dışına çıkmış durumda.
"'BAŞKANLIK ULUSAL GÜVENLİK KURUMU' DİYE BİR KURUM YOK. TÜRKİYE'DE. ÖZEL İSTİHBARAT ÖRGÜTÜ OLUŞTURULMUŞTUR"
Bir belge göstereceğim bir tutanak. Soruşturma sırasında cumhuriyet savcılıklarının devletin belirli kurumlarından FETÖ, terör örgütü soruşturmaları nedeni ile bilgi talep etmesi üzerine hazırlanan bilgi tutanağı. Bu mahkeme dosyasından alınmıştır. Tutanakta diyor ki; bir kişi ile savcılık soruşturma yapıyor dava açılıyor. Bu kişinin terör örgüt ile bağlantısı var mıdır yok mudur? Diye soru soruyor. Emniyet birimlerinden soruyor. Emniyet birimlerinin hazırladığı cevap tutanağı. Savcılığa emniyet, hakkında soruşturma yapılan kişi ile ilgili çeşitli kaynaklardan soruşturma yapmış. Görüyoruz ki yargı organları soruşturma yaparken başka bir birimden daha emniyet bilgi alıyor. Resmi belge. Bu araştırma yaptığı kaynaklarından birisi de 'Başkanlık Ulusal Güvenlik Kurumu' imiş. Devletin böyle bir kurumu yoktur. Yasalarımızda düzenlenmiş böyle bir birim yok. Bu açık bir şekilde yasa dışı istihbarat toplama faaliyetidir. Böyle bir örgüt yok. Kanunen yok. Böyle bir şey varsa bu bir özel örgüttür. Kanunen tarif edilmeyen fişleme yapan bu örgütler, hukuk karşısında suç örgütüdür. Başkanlık diye bir kurum yok Türkiye'de. Özel istihbarat örgütü oluşturulmuştur.
HÜKÜMET AÇIĞA ÇIKARMALI YASA DIŞI FİŞLEMELERİ YAPANLARIN, ÖRGÜTÜ KURANLARIN ADALET ÖNÜNE ÇIKMASI GEREKİR
Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı, Başbakan, İçişleri Bakanı, Adalet Bakanı, Hükümet bu meseleyi açıklamak durumundadır. Bu birim kimdir? Kimler devlet içinde Başkanlık adı altında bir 'Başkanlık Ulusal Güvenlik' birimi diye bilgi topluyor, fişleme yapıyor. Bu bilgileri mahkemeler nasıl soruyor ve buna dayanarak dosya oluşturuyor?
BU YENİ BİR PARALEL DEVLET YARATMA SÜRECİDİR
Bu yeni bir paralel devlet yaratma sürecidir. Hukuken karşılığı olmayan tarifi olmayan Başkanlık rejimi hevesi içinde olanlar aslında yasal dayanağı olamayan fiilen başkanlık gizli örgütleri kurduğunun işaretidir. Hükümet derhal açığa çıkarmalı bunu. Bu yasa dışı fişlemeleri yapanların, örgütü kuranların adalet önüne çıkması gerekir.
TÜRKİYE'Yİ YENİ BİR SİSTEME TAŞIYORUZ DİYENLER, ASLINDA YENİ BİR PARALEL YAPI OLUŞTURMA GİRİŞİMİNDEDİRLER
Başkanlık dedikleri hangi başkanlık. Türkiye'yi yeni bir sisteme taşıyoruz diyenler, aslında yeni bir paralel yapı oluşturma girişimindedirler. Tarihte bütün diktatörler, kendilerine bağlı özel istihbarat örgütleri kurmuşlarıdır. Hitler'in, Musoli'nin Pinoşe'nin, Saddam'ın, Kaddafi'nin kendilerine bağlı özel istihbarat örgütleri vardır. Demek ki Türkiye'de aynı şekilde bir diktatöre bağlı özel istihbarat örgütleri oluşturuluyor demektir. Bunun aydınlığa kavuşturulması Türkiye'nin hukuk devleti ve hukuki, ulusal güvenliği açısından son derece elzemdir. "
"ERDOĞAN KONUŞMASINDA GENEL BAŞKANIMIZI TEHDİT EDİYOR BU TEHDİTLERE PABUÇ BIRAKMAYACAĞIZ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'nın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik dün ki sözlerine değinen Tezcan, "Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan dün ki konuşmasında sayın Genel Başkanımızı tehdit ediyor. En başından beri milletin ve siyaset kurumunun tehdit edildiği bir süreç yaşıyoruz. Bu tehditlere pabuç bırakmayacağız. Bu tehditlerin hiç birisi ne bizi ne sayın Genel Başkanımızı korkutmaya, yıldırmaya, geri adım atmaya yetmeyecektir" dedi.
"ADALETİ YOK EDENLERİN SAĞA SOLA 'YAZIKLAR OLSUN' DEMEYE HAKKI YOKTUR"
CHP'nin yaptığı 'Adalet yürüyüşü'ne ilişkin hükümetin eleştirilerini değerlendiren Tezcan, "'Adalet yürüyüşü' yaptık. Adaleti yok edenleri çok rahatsız etti. Şimdi bir 'Adalet Kurultayı' yapılıyor. Adalet Kurultayı' da aynı şekilde onları tedirgin etmeye başlamış sağa sola sataşmaya, saldırmaya çalışıyorlar. Adaleti yok edenlerin sağa sola 'yazıklar olsun' demeye hakkı yoktur. Yazıklar olsun adaleti yok edenlere. Yok ettikleri adaleti yeniden bulmanın mücadelesini veriyoruz. Siz İstanbul'a kadar yürüdünüz sizi devletin güvenlik güçleri korudu diyor. Bunu lütuf gibi anlatmaya çalışıyor. Yülümeyene ile ilgili güvenlik görevi almak devletin görevidir lütuf değildir. Lütuf gibi görme anlayışı diktatörlere özgü anlayıştır. Çünkü onlar vatandaşı maraba kendilerini dev aynasında görürler" açıklamasında bulundu.
"HESAP VERMEKTEN KORKMUYORUZ. KORKAN SİZSİNİZ. YENİ KUMPAS GİRİŞİMLERİ, ELLERİNDE PATLAYACAK"
Tezcan, "'Adalet önünde hesap verecekler' diyor. Biz hazırız, korkmuyoruz. Gerçekten adaleti olduğu bir yerde hep birlikte hesap vermeye hazırız. Gerçek bir adaletin önünde hesap verme söz konusu olduğunda adliye kapılarından evlerine gidecek yolu bulamaz Ak Parti yönetimi.
Aslında Recep Tayyip Erdoğan'nın bu konuşmalarının satır aralarında başka bir şey saklı. Bir yeni kumpas girişimi var. CHP'ye ve CHP Genel Başkanına dönük bir kumpas hazırlığının ikrarıdır bu konuşmalar. Önce havuz medyası ile bir iftira kampanyası başlattılar. Ondan sonra sıfatlı trolleri var bunların sosyal medyada iftiralar atmaya başladılar. Enis Berberoğlu ve ona yönelik baskı altında verilen mahkumiyet kararı üzerinden kendilerince CHP'ye dönük bir kumpasın peşindeler. Alnımız ak. Çekinecek, korkacak bir şeyim yok. Sırtımızda kirli heybelerimiz yok. Hesabını veremeyeceğimiz yolsuzluk dosyaları, terör örgütleri ile cemaatler ile kirli ittifaklarımız, yok. Devletin hiçbir kurumunu hiç kimseye hiçbir yere teslim etmedik. Hesap vermekten korkmuyoruz. Korkan sizsiniz. Yeni kumpas girişimleri, ellerinde patlayacak" diye konuştu.
"ENİS BERBEROĞLU MAHKUM EDİLMEMİŞ İKTİDARCA REHİN ALINMIŞ BU BİR KUMPAS PLANIDIR. CHP'YE SIÇRAMA HESABIDIR"
Tezcan, "Enis Berberoğlu mahkeme tarafından mahkum edilmemiştir. İktidar tarafından rehin alınmıştır. Mahkeme de aracılık etmiştir. Bu bir kumpas planıdır. CHP'ye sıçrama hesabıdır. Bu ne Enis Berberoğlu'nu lekeleyebilecek ne de CHP'ye sıçramalarını sağlayabilecek tezgah olmayacaktır. Oklar kendilerine dönecek kendilerini vuracaktır. Enis Berberoğlu ile ilgili istinaf mahkemesi karar verecek. Mahkemenin temyiz görüşmesini yapacak olan mahkememin başkanı değiştirildi. İtiraz gittiği zaman. Enis Berberoğlu iktidar zorbalığı ile rehin alındığının delili anlaşıldı mı? Daha önce mahkumiyet kararını veren mahkemenin başkanı, heyeti değiştirdiler. Bununla mahkumiyet kararını sağladılar. Şimdi de rehin kararını tasdik ettirmek için bölge adliye mahkemesi başkanını değiştiriyorlar. Demek ki eski mahkeme başkanı arzu ettikleri kadar herhalde talimat almaya yatkın değildi. Bilemiyoruz. HSYK'ya soruyorum niye değiştirdiniz? Bu yeni kumpasın neresindeniz? Bunları tek tek ortaya çıkaracağız. Peşinizi bırakamayacağız. İpliğinizi pazara çıkarmaya devam edeceğiz" açıklamasında bulundu.
(YENİ BİR DEVLET KURULUYOR) "O DENSİZ PARTİ ÜYESİ HAKKINDA DİSİPLİN İŞLEMİ YAPSINLAR"
"Yeni bir devlet kuruluyor" tartışmalarına ilişkin bir soru üzerine Tezcan, "Başbakan ve Adalet Bakanı 'Yeni bir devlet kuruyoruz' diyenler ile ilgili parti üyesi ile ilgili önce bir disiplin soruşturması yapsın. O densiz parti üyesi hakkında disiplin işlemi yapsınlar. Hala böyle bir hareket yok" ifadelerin kullandı.
"'KONTROLÜ DARBE' DEMEK BİR TİYATRO DEMEK DEĞİLDİR"
Tezcan, "'Kontrolü darbe' demek bir tiyatro demek değildir. Darbe girişimi tiyatrodur demiyoruz. Gerçekten bir darbe girişimi olmuştur. Ama bu darbe girişimi öngörülmüş, istihbaratı alınmamış, sonuçlarından yararlanılmış 20 Temmuz darbesi yaratılmıştır. Yoksa ne şehitlerin kanı boşa aktı diyen var. Şehitlerin olmasını öngörüp önlem almayanlar hesabını bir gün verecektir" diye konuştu.
"YENİKAPI RUHUNU İNCİTEN BİZ DEĞİLİZ. MİLLETİN DARBEYE KARŞI ORTAK DİRENİŞ RUHUNU İNCİTTİLER"
Yenikapı ruhuna ilişkin bir soru üzerine Tezcan şu ifadeleri kullandı: "Yenikapı ruhunu inciten biz değiliz. Açıklamalara, tutumlarına baktığımızda, aslında milletin darbeye karşı ortak direniş ruhunu incittiler. Yenikapı ruhunu devam ediyorken Lozan tartışmalarını biz açmadık. Recep Tayyip Erdoğan açtı. Devletin kuruluş belgesi olan Lozan'ı paçavra gibi göstermeye çalışan biz değiliz. Milletin ruhunu inciten bu.12 madde saydı Genel Başkanımız. 12 maddenin bir tanesine uymadılar. Uysalardı Türkiye bam başka olurdu. 15 Temmuz darbe girişimini, tek adam yaratma hevesinin malzemesi haline getirenler Yenikapı ruhunu incitmişlerdir."
"DERGİ KENDİ YORUMUNU KATARAK BİR AÇIKLAMA YAPMIŞ ONU DA DERHAL DÜZELTTİK"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Alman Focus dergisine verdiği röportaja ilişkin bir soru üzerine Tezcan, "Genel başkanımızın söyledikleri çok açıktır. Türkiye'yi dışarıya şikayet etmeye dönük bir beyanatı yoktur. Adaleti, hukuku yok ederseniz Anamuhalefet Genel Başkanı da bunları söyleyecektir. Dergi kendi yorumunu katarak bir açıklama yapmış gerçeğe aykırı bir açıklama yapmış onu da derhal düzelttik böyle bir açıklamamız yok. Türkiye'yi yabancı ülkelere şikayet eme diye bir tecrübe arıyorlarsa kendi geçmişlerinde çok rahat görürler. Türkiye'yi şikayet etmedik kapı bırakamadılar yurt dışında. Bunlar tükenen iktidarın son çırpınışları. Yalan üzerinden iktidarlarını sürdürmenin son çırpınışlarıdır" diye konuştu.
(FOTOĞRAF)