Çayyolu'nda referandum yapılsın
Güncelleme Tarihi:
HAZIRLAYAN: Deniz GÜREL
Oluşturulma Tarihi: Nisan 05, 2010 00:00
29 Mart seçimlerinde Türkiye’nin en gözde ilçelerinden birisi olan Yenimahalle’yi CHP’ye kazandıran Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Büyükşehir Belediyesi ile ilişkileri, sosyal yardımda devrim niteliğindeki hamlesi Yenikart’ı, engellenen Çayyolu Meydanını ve 2010 projelerini anlattı.
29 Mart seçimlerinde Türkiye’nin en gözde ilçelerinden birisi olan Yenimahalle’yi CHP’ye kazandıran Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar geride kalan bir yılı değerlendirdi, yapılan çalışmaları Ankara Hürriyet’e anlattı.
Yaşar, Büyükşehir Belediyesi ile ilişkilerden, sosyal yardımda devrim niteliğindeki hamlesi Yenikart’a, engellenen Çayyolu meydanından, 2010 projelerine kadar önemli açıklamalarda bulundu:
Göreve geldiğimiz 2 Nisan 2009’dan sonra 2-3 ay kadro kurmak ve halkın tebriklerini kabul etmekle geçti. Ondan sonra vatandaşlarımıza seçim meydanlarında, site toplantılarında verdiğimiz sözleri yerine getirmek için çalışmaya başladık. Seçim meydanlarında da, seçildikten sonra da geçmişi eleştirerek siyaset yapmadık. Ancak şöyle bir gerçek var ki, söyledikleri gibi borçsuz değil, 140 trilyona yakın bir borçla belediyeyi devraldık. Bu borcu da AKP ve MHP gruplarına ayrıntılarıyla verdim.
2009 bütçesi yapılırken o dönem Yenimahalle CHP Meclis Üyesiydim ve bu bütçenin seçim bütçesi olduğunu, hayali bir bütçe olduğunu söylemiştim.
Seçildikten sonra harcamaları kıstık
Seçildikten hemen sonra tüm müdürlerin harcamalarını kestik. ‘Doğru bir idare denk bütçeden geçer. Gelirleriyle giderlerini hesaplayamayan müesseseler batmaya mahkumdur’ diyerek yapılanmaya gittik. Hem borç ödedik, hem de yatırımları denk bir şekle getirdik.
Ben mali işler müdürünü değiştirmedim. AKP dönemindeki arkadaşımız halen görevinin başında.
Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yedirmem diyerek yola çıktım. Bugün 154 milyon TL giderimiz 160 milyon TL gelirimiz olmuş. Bunu yaparken de 43 milyon TL civarında borç ödedik. AKP döneminde iş yaptım paramı alamadım diyecek kimse de yoktur. Geldiğimiz günden bu yana gününde ödenmemiş borcumuz yok.
‘İhaleler açık ve net olacak, tüm ihaleler internette açık olacak’ demiştik, öyle de oluyor. 5-6 aylık bir çalışma sonucunda belediyeyi bu hale getirmenin büyük bir başarı olduğunu düşünüyorum. Kurulduğundan bu yana belediye başkanlarının yaptığı çalışmaları biliyoruz. Çivi çakan herkese teşekkür ediyoruz.
Yenimahalle’yi gündeme taşıdık
Ancak ortada bir gerçek vardır ki ilk yılın ardından Yenimahalle’yi, eğitim, sağlık, yeşil alan ve sosyal çalışmalar konusunda Ankara gündemine taşıdık. Genç bir kadroyla yola çıktık. Belediye işleyişini amirlik, bürokrasi çarkına sokmadan, kendi işimiz gibi yürüterek, hukuka uygun, herkesin hakkını veren bir yönetim anlayışı sunmaya çalıştık. Yaklaşık 700 bin metrekare yeni yol açtık. Büyükşehir’den sonra en fazla asfalt döken ilçeyiz. 50 bin metrekareye yakın bordür ve tretuvar çalışması yaptık. Bunun dışında eğitim hizmetlerine ağırlık verdik. Yenimahalle bölgesi içinde 146 devlet okulu var. Bunun 110 tanesini söz verdiğimiz çerçevede düzenledik. Sağlık hizmetlerine yoğunlaştık. Çeşitli sağlık ocaklarını güçlendirdik ve belediye sınırlarımız içinde yenilerini de açmaya hazırlanıyoruz. Bazı sağlık ocaklarımızı büyük üniversite hastanelerine devrediyoruz. Buralarda kimlik numarasıyla gelen herkes ücretsiz muayene olabiliyor. Bu konuda Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ile iş birliği halindeyiz. Sağlık konusundaki bu ciddi atılımları altı ay gibi kısa bir sürede yaptık. Bunları asli görevimiz sayıyoruz. Bazı durumlarda devletimizin gücünün yetmediğini biliyoruz, onun yetişemediği yerlere biz yetişmeye çalışıyoruz.
Sosyal yardımda devrim: Yenikart
En önemli projelerimizin başında Yenikart geliyor. Ülkede gelir dağılımı bozuk olduğunda fakirleşme artar zenginleşme çoğalır. Uygulanan ekonomik politikalarda bunun yansımalarını da görüyoruz. Bu noktada yapılan sosyal yardımlarda insanları incitmemenin ne kadar önemli olduğunu yıllardır söylüyoruz. Bizim geleneğimizde yardımın reklamı olmaz. Ama ne yazık ki sap samana karıştı. Belediyeler ve kamu kuruluşları devlet parasıyla reklam yapıyor. İnsanlar birbirine giriyor, çocuklar eziliyor, kadınlar bayılıyor, bunları utanarak izliyoruz. Bu utancı yaşatmayacak bir proje olan Yenikart’ın üç ayağı var. Birincisi Yenimahalle esnafının güçlendirilmesi, ikincisi esnaftan alışveriş yapan vatandaşın özel indirim sahibi olması, üçüncüsü ise esnaf ve halk alışveriş yaparken o alışverişi yapamayan vatandaş için nokta atış yaparak belediyeye ait bir yardım fonunda para birikmesi. 2010 yılı içinde 3 bin aileye bu kart üzerinden yardım yapacağız. Kimseyi incitmeden, kırmadan yardım yapacağız. Yenimahalle esnafını güçlendirerek Yenimahalleli olmanın ayrıcalıklarını yaşatacağız.
Yardımdan medet umup iktidar olunmamalı
Yenikart’ı 472 bin seçmene gönderiyoruz. Sosyal devlet anlayışına uygun, insan onurunu koruyan bir uygulama olarak görüyorum. Türkiye’ye örnek olacak bir uygulama. Keşke yoksulluk hiç olmasa, keşke herkes eşit imkanlara sahip olsa. Ama bu uygulanan modellerde yoksulluğun olmaması mümkün değil. Yardımdan medet umup iktidar olunmamalı. Biz Yenikart’la kendi paramızı dağıtmıyoruz. Bize yapılan yardımları halka sunuyoruz. Bunun bir reklamının olmaması lazım. Önemli olan yardıma muhtaç insanların sayısını azaltmak. Sosyal devlet işsizine işsizlik maaşı bağlayan, çalışamayana sahip çıkan, sağlık ve eğitimde parasız bir hizmet sunan devlettir.”
İktİdar-muhalefet ayrımı yapılmamalı
YAŞAR, “Muhalefet belediyesi olmanın zorlukları neler?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“İktidar belediyesi olmakla, muhalefet belediyesi olmak arasında yasalar çerçevesinde hiçbir fark yok. Gelir olarak da bir fark yok.
Uygulamalarda da muhalefet belediyesi ya da iktidar belediyesi ayrımı yapılmamalı. Demokrasiye inanan insanlar bunları aşmalı. Büyükşehir Belediyesi Keçiören ya da Mamak belediyelerine baktığı gibi bana ya da Gölbaşı Belediye Başkanına bakmalı. Partiye göre ayrımcılığın sıkıntısını yine vatandaş çekiyor. Bu yüzden benim işimi Büyükşehir Belediyesi, Büyükşehir’in işini de benim engellemem diye bir konu olmamalı. Mesela Şentepe’de itfaiye için bir alana ihtiyaçları vardı, bizden istediler, verdik. Büyükşehir bize, ‘Vatandaş ve bölge için filanca isteğimiz ilçe belediyesi tarafından geciktirildi’ diyemez. Muhalefet meclis üyesiyken karşı çıktığım bir kaç olay var. Onlara da riyaset makamına geldikten sonra onay vermem bana yakışmaz. Onun dışında vatandaş ve bölge lehine ne gerekiyorsa iş birliğine hazırım. Bunun karşılıklı olduğu inancındayım”
Kavga adamı değilim
“BÜYÜKŞEHİR Belediye Başkanı Melih Gökçek’le Çayyolu’ndaki meydan projeniz konusunda karşı karşıya geldiniz? Son durum nedir?” sorusunu Yaşar şöyle yanıtladı:
“Ben kavga adamı değilim. Meydan konusunda benim haklı olmam, Melih Bey’in haklı olması önemli değil. Eğer biz halkın isteğini yapmakla görevliysek, üzerimize düşen görev neyse onu yapacağız. Vatandaş orada meydan istiyor. ‘Ben yaptım oldu’ zihniyeti bu ülkeyi, bu hale getirdi. Bahçeli 7. Cadde’de anket yaptırdı. Aynı anketi Çayyolu’nda da yaptırsın. Yüzde 1 ‘Lunapark yapılsın’ çıkmaz.
Yaptığı yanlış ama ne yapsaydım. Adamlar kavga için hazır. Genel Sekreter beni arıyor, ‘Derhal inşaatı durdur’ diyor. Ardından bir ordu çalışan gönderiyor. Bizim yaptıklarımızı yıkıyor. Biz de mahkemeye verdik. Kavga etmek istemiyorum. Medeni insan kavga etmez. Tüm belediye başkanları ayda bir toplanalım. Ankara’nın sorunlarını tartışalım. Sorunlara ortak çözümler bulalım istiyorum.”
2010 hizmette patlama yılı olacak
“2010’da Yenimahalle’yi neler bekliyor?” sorusunu Yaşar şöyle cevapladı:
“2010 hizmette patlama yılı olacak. İhalesi yapıldı, Batıkent’i otel konumundan çıkaracağımız sosyal donatı alanının temelini atıyoruz. Düğün salonuyla, kafeleriyle, tiyatrosuyla, sinemasıyla 16 bin metrekarelik dev bir alan yaratacağız. Batıkentliyi Batıkent’te tutacağız.
Bunun dışında Batıkent Gençlik Merkezi’ni açıyoruz. O da bu sene bitecek. Yenimahalle genelinde en az 20, hedefimiz 25 parkı bu sene tamamlayacağız. Bunun çok büyük bir rakam olduğunu biliyorum ama ihtiyaç var ve elimizden geleni yapacağız. Kaldırım sorununu Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte bitireceğiz. Yenimahalle’de galericiler sitesini yapacağız.
Yenimahalle 5. Durak, Çarşı Caddesi ve Taşkın Sokağı canlandıracağız demiştik. 5. Durakta kadın spor merkezini bitirdik, açılışını yapacağız. Beşinci durağı eski canlılığına kavuşturacağız. Taşkın sokağı belli saatlerde yaya bölgesi yapacağız. Yeniden dizayn ediyoruz. Ankaralının nefes aldığı bir yaya bölgesi yaratacağız.
Çayyolu Hizmet Binamızı açıyoruz. Çoğu belediyenin böyle bir belediye binası yokken biz bir hizmet birimi olarak Çayyolu’nu tam anlamıyla Yenimahalle’ye bağlayabilmenin gururunu yaşıyoruz. Belediyenin birçok birimi olacak. İki otobüs koyuyoruz. Yenimahalle’de işi olanları saat başı taşıyacağız. Çayyolu’nu şehirden koparmayacağız. Çayyolu’na önemli bir hizmet olan yaşlılar evinin temelini de attık. 5 yıldızlı bu tesisi de bu yıl bitireceğiz”
MESCİT YIKTI DENMESİ BENİ ÇOK ÜZDÜ
YAŞAR geçen bir yılın ardından kendisini en çok üzen ve memnun eden olayı şöyle anlattı:
İnançlı bir insanım ve yerine getirebildiğim ölçüde inancımı hayatım boyunca yaşamaya çalıştım. Göreve gelir gelmez ‘Mescit yıktı’ haberleri çıktı. Bunu içime sindiremiyorum. Çünkü doğru bir şey değil, mescit yıkmadık. Sonradan bunu yazanlar özür dilediler ama beni çok üzen bir olaydı. En çok sevindiren olay da halkla iç içe olmak. Sokağa çıktığımda insanların bana, aileme, çalışma arkadaşlarıma karşı sergiledikleri tablo beni memnun ediyor. Köylülerle yaptığım konuşmalarda çok duygulanıyorum. Gelir durumu düşük bölgelerdeki hizmetlerde o insanların ne kadar memnun olduklarını görmek beni çok mutlu ediyor. Demetevler’de yıllarca tapusunu alamayan 10 bin insanımıza tapu dağıttık, kalanları bu sene vereceğiz. Onların yüzündeki memnuniyet beni çok mutlu etti.
Başkanlığın vereceği tek şey onur
“SEÇİMDEN önce Fethi Yaşar’ın yaşantısı neyse bugün de aynıdır. Ne benim ne de çalışma arkadaşlarımın yaşantısında bir değişiklik yok. Vatandaş kendisinden biri olarak görüyor, öyle de zaten. Bana makamın onurdan başka vereceği bir şey yok. İdealist bir duyguyla geldik, parti farkı gözetmedik. İçimizde kavga edeceğiz, dışarıda mücadele edeceğiz ve bu kavgamız sadece milletin hakları için olacak. Kimse kendini partinin bilmem nesiyim, benim ekonomik gücüm şu olarak tanıtıp ayrıcalık isteyemeyecek. Halka, kamuya zararı olan hiçbir şeyin altında imzamız olmadı, olmayacak. Bu demek değil ki Yenimahalle içindeki yatırım yapacak kişilerin önü kapanacak. Herkesten önce biz yatırımcıya fırsatlar sunacağız.
Yaşar, Büyükşehir Belediyesi ile ilişkilerden, sosyal yardımda devrim niteliğindeki hamlesi Yenikart’a, engellenen Çayyolu meydanından, 2010 projelerine kadar önemli açıklamalarda bulundu:
Göreve geldiğimiz 2 Nisan 2009’dan sonra 2-3 ay kadro kurmak ve halkın tebriklerini kabul etmekle geçti. Ondan sonra vatandaşlarımıza seçim meydanlarında, site toplantılarında verdiğimiz sözleri yerine getirmek için çalışmaya başladık. Seçim meydanlarında da, seçildikten sonra da geçmişi eleştirerek siyaset yapmadık. Ancak şöyle bir gerçek var ki, söyledikleri gibi borçsuz değil, 140 trilyona yakın bir borçla belediyeyi devraldık. Bu borcu da AKP ve MHP gruplarına ayrıntılarıyla verdim.
2009 bütçesi yapılırken o dönem Yenimahalle CHP Meclis Üyesiydim ve bu bütçenin seçim bütçesi olduğunu, hayali bir bütçe olduğunu söylemiştim.
Seçildikten sonra harcamaları kıstık
Seçildikten hemen sonra tüm müdürlerin harcamalarını kestik. ‘Doğru bir idare denk bütçeden geçer. Gelirleriyle giderlerini hesaplayamayan müesseseler batmaya mahkumdur’ diyerek yapılanmaya gittik. Hem borç ödedik, hem de yatırımları denk bir şekle getirdik.
Ben mali işler müdürünü değiştirmedim. AKP dönemindeki arkadaşımız halen görevinin başında.
Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yedirmem diyerek yola çıktım. Bugün 154 milyon TL giderimiz 160 milyon TL gelirimiz olmuş. Bunu yaparken de 43 milyon TL civarında borç ödedik. AKP döneminde iş yaptım paramı alamadım diyecek kimse de yoktur. Geldiğimiz günden bu yana gününde ödenmemiş borcumuz yok.
‘İhaleler açık ve net olacak, tüm ihaleler internette açık olacak’ demiştik, öyle de oluyor. 5-6 aylık bir çalışma sonucunda belediyeyi bu hale getirmenin büyük bir başarı olduğunu düşünüyorum. Kurulduğundan bu yana belediye başkanlarının yaptığı çalışmaları biliyoruz. Çivi çakan herkese teşekkür ediyoruz.
Yenimahalle’yi gündeme taşıdık
Ancak ortada bir gerçek vardır ki ilk yılın ardından Yenimahalle’yi, eğitim, sağlık, yeşil alan ve sosyal çalışmalar konusunda Ankara gündemine taşıdık. Genç bir kadroyla yola çıktık. Belediye işleyişini amirlik, bürokrasi çarkına sokmadan, kendi işimiz gibi yürüterek, hukuka uygun, herkesin hakkını veren bir yönetim anlayışı sunmaya çalıştık. Yaklaşık 700 bin metrekare yeni yol açtık. Büyükşehir’den sonra en fazla asfalt döken ilçeyiz. 50 bin metrekareye yakın bordür ve tretuvar çalışması yaptık. Bunun dışında eğitim hizmetlerine ağırlık verdik. Yenimahalle bölgesi içinde 146 devlet okulu var. Bunun 110 tanesini söz verdiğimiz çerçevede düzenledik. Sağlık hizmetlerine yoğunlaştık. Çeşitli sağlık ocaklarını güçlendirdik ve belediye sınırlarımız içinde yenilerini de açmaya hazırlanıyoruz. Bazı sağlık ocaklarımızı büyük üniversite hastanelerine devrediyoruz. Buralarda kimlik numarasıyla gelen herkes ücretsiz muayene olabiliyor. Bu konuda Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ile iş birliği halindeyiz. Sağlık konusundaki bu ciddi atılımları altı ay gibi kısa bir sürede yaptık. Bunları asli görevimiz sayıyoruz. Bazı durumlarda devletimizin gücünün yetmediğini biliyoruz, onun yetişemediği yerlere biz yetişmeye çalışıyoruz.
Sosyal yardımda devrim: Yenikart
En önemli projelerimizin başında Yenikart geliyor. Ülkede gelir dağılımı bozuk olduğunda fakirleşme artar zenginleşme çoğalır. Uygulanan ekonomik politikalarda bunun yansımalarını da görüyoruz. Bu noktada yapılan sosyal yardımlarda insanları incitmemenin ne kadar önemli olduğunu yıllardır söylüyoruz. Bizim geleneğimizde yardımın reklamı olmaz. Ama ne yazık ki sap samana karıştı. Belediyeler ve kamu kuruluşları devlet parasıyla reklam yapıyor. İnsanlar birbirine giriyor, çocuklar eziliyor, kadınlar bayılıyor, bunları utanarak izliyoruz. Bu utancı yaşatmayacak bir proje olan Yenikart’ın üç ayağı var. Birincisi Yenimahalle esnafının güçlendirilmesi, ikincisi esnaftan alışveriş yapan vatandaşın özel indirim sahibi olması, üçüncüsü ise esnaf ve halk alışveriş yaparken o alışverişi yapamayan vatandaş için nokta atış yaparak belediyeye ait bir yardım fonunda para birikmesi. 2010 yılı içinde 3 bin aileye bu kart üzerinden yardım yapacağız. Kimseyi incitmeden, kırmadan yardım yapacağız. Yenimahalle esnafını güçlendirerek Yenimahalleli olmanın ayrıcalıklarını yaşatacağız.
Yardımdan medet umup iktidar olunmamalı
Yenikart’ı 472 bin seçmene gönderiyoruz. Sosyal devlet anlayışına uygun, insan onurunu koruyan bir uygulama olarak görüyorum. Türkiye’ye örnek olacak bir uygulama. Keşke yoksulluk hiç olmasa, keşke herkes eşit imkanlara sahip olsa. Ama bu uygulanan modellerde yoksulluğun olmaması mümkün değil. Yardımdan medet umup iktidar olunmamalı. Biz Yenikart’la kendi paramızı dağıtmıyoruz. Bize yapılan yardımları halka sunuyoruz. Bunun bir reklamının olmaması lazım. Önemli olan yardıma muhtaç insanların sayısını azaltmak. Sosyal devlet işsizine işsizlik maaşı bağlayan, çalışamayana sahip çıkan, sağlık ve eğitimde parasız bir hizmet sunan devlettir.”
İktİdar-muhalefet ayrımı yapılmamalı
YAŞAR, “Muhalefet belediyesi olmanın zorlukları neler?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“İktidar belediyesi olmakla, muhalefet belediyesi olmak arasında yasalar çerçevesinde hiçbir fark yok. Gelir olarak da bir fark yok.
Uygulamalarda da muhalefet belediyesi ya da iktidar belediyesi ayrımı yapılmamalı. Demokrasiye inanan insanlar bunları aşmalı. Büyükşehir Belediyesi Keçiören ya da Mamak belediyelerine baktığı gibi bana ya da Gölbaşı Belediye Başkanına bakmalı. Partiye göre ayrımcılığın sıkıntısını yine vatandaş çekiyor. Bu yüzden benim işimi Büyükşehir Belediyesi, Büyükşehir’in işini de benim engellemem diye bir konu olmamalı. Mesela Şentepe’de itfaiye için bir alana ihtiyaçları vardı, bizden istediler, verdik. Büyükşehir bize, ‘Vatandaş ve bölge için filanca isteğimiz ilçe belediyesi tarafından geciktirildi’ diyemez. Muhalefet meclis üyesiyken karşı çıktığım bir kaç olay var. Onlara da riyaset makamına geldikten sonra onay vermem bana yakışmaz. Onun dışında vatandaş ve bölge lehine ne gerekiyorsa iş birliğine hazırım. Bunun karşılıklı olduğu inancındayım”
Kavga adamı değilim
“BÜYÜKŞEHİR Belediye Başkanı Melih Gökçek’le Çayyolu’ndaki meydan projeniz konusunda karşı karşıya geldiniz? Son durum nedir?” sorusunu Yaşar şöyle yanıtladı:
“Ben kavga adamı değilim. Meydan konusunda benim haklı olmam, Melih Bey’in haklı olması önemli değil. Eğer biz halkın isteğini yapmakla görevliysek, üzerimize düşen görev neyse onu yapacağız. Vatandaş orada meydan istiyor. ‘Ben yaptım oldu’ zihniyeti bu ülkeyi, bu hale getirdi. Bahçeli 7. Cadde’de anket yaptırdı. Aynı anketi Çayyolu’nda da yaptırsın. Yüzde 1 ‘Lunapark yapılsın’ çıkmaz.
Yaptığı yanlış ama ne yapsaydım. Adamlar kavga için hazır. Genel Sekreter beni arıyor, ‘Derhal inşaatı durdur’ diyor. Ardından bir ordu çalışan gönderiyor. Bizim yaptıklarımızı yıkıyor. Biz de mahkemeye verdik. Kavga etmek istemiyorum. Medeni insan kavga etmez. Tüm belediye başkanları ayda bir toplanalım. Ankara’nın sorunlarını tartışalım. Sorunlara ortak çözümler bulalım istiyorum.”
2010 hizmette patlama yılı olacak
“2010’da Yenimahalle’yi neler bekliyor?” sorusunu Yaşar şöyle cevapladı:
“2010 hizmette patlama yılı olacak. İhalesi yapıldı, Batıkent’i otel konumundan çıkaracağımız sosyal donatı alanının temelini atıyoruz. Düğün salonuyla, kafeleriyle, tiyatrosuyla, sinemasıyla 16 bin metrekarelik dev bir alan yaratacağız. Batıkentliyi Batıkent’te tutacağız.
Bunun dışında Batıkent Gençlik Merkezi’ni açıyoruz. O da bu sene bitecek. Yenimahalle genelinde en az 20, hedefimiz 25 parkı bu sene tamamlayacağız. Bunun çok büyük bir rakam olduğunu biliyorum ama ihtiyaç var ve elimizden geleni yapacağız. Kaldırım sorununu Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte bitireceğiz. Yenimahalle’de galericiler sitesini yapacağız.
Yenimahalle 5. Durak, Çarşı Caddesi ve Taşkın Sokağı canlandıracağız demiştik. 5. Durakta kadın spor merkezini bitirdik, açılışını yapacağız. Beşinci durağı eski canlılığına kavuşturacağız. Taşkın sokağı belli saatlerde yaya bölgesi yapacağız. Yeniden dizayn ediyoruz. Ankaralının nefes aldığı bir yaya bölgesi yaratacağız.
Çayyolu Hizmet Binamızı açıyoruz. Çoğu belediyenin böyle bir belediye binası yokken biz bir hizmet birimi olarak Çayyolu’nu tam anlamıyla Yenimahalle’ye bağlayabilmenin gururunu yaşıyoruz. Belediyenin birçok birimi olacak. İki otobüs koyuyoruz. Yenimahalle’de işi olanları saat başı taşıyacağız. Çayyolu’nu şehirden koparmayacağız. Çayyolu’na önemli bir hizmet olan yaşlılar evinin temelini de attık. 5 yıldızlı bu tesisi de bu yıl bitireceğiz”
MESCİT YIKTI DENMESİ BENİ ÇOK ÜZDÜ
YAŞAR geçen bir yılın ardından kendisini en çok üzen ve memnun eden olayı şöyle anlattı:
İnançlı bir insanım ve yerine getirebildiğim ölçüde inancımı hayatım boyunca yaşamaya çalıştım. Göreve gelir gelmez ‘Mescit yıktı’ haberleri çıktı. Bunu içime sindiremiyorum. Çünkü doğru bir şey değil, mescit yıkmadık. Sonradan bunu yazanlar özür dilediler ama beni çok üzen bir olaydı. En çok sevindiren olay da halkla iç içe olmak. Sokağa çıktığımda insanların bana, aileme, çalışma arkadaşlarıma karşı sergiledikleri tablo beni memnun ediyor. Köylülerle yaptığım konuşmalarda çok duygulanıyorum. Gelir durumu düşük bölgelerdeki hizmetlerde o insanların ne kadar memnun olduklarını görmek beni çok mutlu ediyor. Demetevler’de yıllarca tapusunu alamayan 10 bin insanımıza tapu dağıttık, kalanları bu sene vereceğiz. Onların yüzündeki memnuniyet beni çok mutlu etti.
Başkanlığın vereceği tek şey onur
“SEÇİMDEN önce Fethi Yaşar’ın yaşantısı neyse bugün de aynıdır. Ne benim ne de çalışma arkadaşlarımın yaşantısında bir değişiklik yok. Vatandaş kendisinden biri olarak görüyor, öyle de zaten. Bana makamın onurdan başka vereceği bir şey yok. İdealist bir duyguyla geldik, parti farkı gözetmedik. İçimizde kavga edeceğiz, dışarıda mücadele edeceğiz ve bu kavgamız sadece milletin hakları için olacak. Kimse kendini partinin bilmem nesiyim, benim ekonomik gücüm şu olarak tanıtıp ayrıcalık isteyemeyecek. Halka, kamuya zararı olan hiçbir şeyin altında imzamız olmadı, olmayacak. Bu demek değil ki Yenimahalle içindeki yatırım yapacak kişilerin önü kapanacak. Herkesten önce biz yatırımcıya fırsatlar sunacağız.