Güncelleme Tarihi:
Kışın kendini hissettirmeye başlamasıyla birlikte, sokakta yaşamak zorunda kalan hayvanlar için koşullar ağırlaştı. Kar yağışıyla birlikte hava sıcaklığının eksi derecelere düştüğü Başkent’te, kışı soğukta geçirecek can dostların beslenme ve barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılama şartları zorlaştı. Hayvanseverler de sokakta kalan kedi, köpek ve kuşlar için harekete geçti. Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Ankara Temsilcisi Pelin Sayılgan, sokak hayvanlarının kışı rahat geçirebilmeleri için hem vatandaşlara hem de devlet kurumlarına iş düştüğünü belirterek, şunları söyledi:
VATANDAŞA DÜŞEN GÖREVLER
* Kullanılmayan eşyalardan yuva
“Öncelikle soğuk kış günlerini, sıcak yuvalarda geçirebilmelerini sağlayacak işlere imza atıyoruz. Bunu herkes evde kullanmadığı eşyalarıyla yapabilir. Mesela eski otomobil lastiğinden ya da strafordan kedi evleri; köpekler için paletten kulübe yapılabilir. Bu tarz barınak çalışmalarını HAYTAP olarak ilkokul ve üniversitelerde de yapmaya çalışıyoruz.”
* Artık yemeklerinizi çöpe atmayın
“Hayvanların kış aylarında donmaması için iyi beslenmeleri gerekiyor. İnsanlar soğukta ya da aç kaldığında bunu bir şekilde ifade edip, yardım isteyebiliyor. Ama hayvanların böyle bir şansı yok maalesef. Onları da unutmamalıyız. O yüzden yıllardır ‘Bir kap yemek, bir kalp sevgi’ çağrısında bulunuyoruz. Herkes, kendi sokağındaki hayvanlar ile en azından çöpe gidecek yemek artıklarını bile paylaşsa can dostlarımıza yardımcı olur.”
* Arabayı çalıştırmadan ‘Kaputa vur’
“Bir de soğuk havada ısınma ihtiyacı için araba motorlarına giren can dostlarımız oluyor. Yani böyle günlerde aracınıza, bir can sığınmış olabilir. Onun için araçları çalıştırmadan önce hayvanların motorda parçalanıp hayatlarını kaybetmemesi için kaputa vurmak gerekiyor. ”
BELEDİYELERE DÜŞEN GÖREVLER
* Beslenme odakları oluşturulmalı
* Yükümlülükler yerine getirilmeli
* Popülasyon kontrol altına alınmalı
Sokak hayvanlarının korunması için bireysel çalışmalardan çok kamu kurumlarına görev düştüğünü de vurgulayan Sayılgan, yerel yönetimlere de çağrıda bulundu:
“Belediyelerin beslenme odakları oluşturması lazım. Sokak hayvanı popülasyonunun kontrol altına alınması lazım. 5199 sayılı Kanun’un 6’ncı maddesi ‘belediyeleri, sokak hayvanlarını kısırlaştırıp, aşılatıp, alındıkları yere geri bırakmakla’ yükümlendirmiş. Ama belediyeler bu görevlerini layığıyla yerine getirmiyorlar. Çoğu belediyede doğru düzgün veteriner bile istihdam edilmiyor. Malzemeleri, teçhizatları, ilaçları yok. Aslında rehabilitasyon merkezi olarak görev görmesi gereken barınaklar, hayvanların üst üste istif edildiği ölüm kamplarına dönüşmüş durumda. Yani kapımızın önünü süpürmek tamam, ama tüm o süpürülenlerin nerede toplanacağı, ne yapılacağı daha önemli. Dolayısıyla devlet politikası olarak sokak hayvanlarının sorunlarını çözmek için tedbirler alınmalı.”
KANUN DEĞİŞİKLİĞİ SÜRÜNCEMEDE KALDI
Öte yandan 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişiklik istediklerini de kaydeden Sayılgan, sözlerine şöyle devam etti:
“15 yıldır bu kanunda değişiklik için mücadele ediyoruz ve etmeye de devam edeceğiz. Araştırma komisyonu raporu geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Çok olumlu fakat henüz kanunlaşmadığı için sevinemiyoruz. Süreç hâlâ sürüncemede. Özetle pet-shop’larda ve internette hayvan satışı yasaklanmalı. Toplum barınaklardan ve sokaklardan hayvan sahiplenmeye yönlendirilmeli. Evcil hayvan ithalatı bir müddet yasaklanmalı. Hayvanlara çiplenme zorunluluğu getirilmeli. Çipsiz hayvanlara bakan veterinerlere ciddi cezalar getirilmeli.
Çünkü bir hayvan çiplendiğinde tüm sağlık geçmişi ve kimin sorumluluğunda olduğu görülebilir. Böylece hayvanlarını sokağa terk eden kişilere cezai yaptırım uygulama şansımız olacak.”
HAYTAP’ın, geçen yılın ödüllü can dost fotoğraflarından oluşan 2020 yılı duvar ve masa takvimleri de satışa çıktı. 2020 HAYTAP takvimlerinden elde edilen gelirlerle belediyelere ameliyathane, ekipman, ilaç ve veteriner desteği sağlanıyor; Türkiye’nin farklı yerlerine mama gönderiliyor.