Büyülü Fener 600 bin YTL yatırım ile yeniden doğdu

Güncelleme Tarihi:

Büyülü Fener 600 bin YTL yatırım ile yeniden doğdu
Oluşturulma Tarihi: Ekim 16, 2007 00:00

Bahçelievler’deki Büyülü Fener Sineması, 600 bin YTL’lik yeni yatırımın ardından dörtten altıya çıkardığı salon sayısıyla yeniden sinemaseverlerle buluşuyor. Aynı zamanda Uluslararası Ankara Film Festivali’ni gerçekleştiren Denk Ajans’ın sahibi İrfan ve İnci Demirkol çifti, Bahçelievler Büyülü Fener’in teknolojisinden iç dekorasyonuna kadar tamamen yenilendiğini, modernize edildiğini belirtti.

ANKARA’da sinema işletmeciliğinin duayenlerinden, Büyülü Fener Sinemalarının sahibi İnci ve İrfan Demirkol çifti, 600 bin YTL’lik yatırımla yeniledikleri Büyülü Fener Sineması’nın resmi açılışını, ünlü sinema eleştirmeni Atilla Dorsay’ın da katılımıyla yarın gerçekleştiriyor.

Salon sayısı dörtten altıya çıkmasına rağmen oturma kapasitesi neredeyse yarıya inen Bahçelievler Büyülü Fener’de, ses düzeni ve havalandırma sisteminden yer ve duvar döşemelerine, koltuklardan tuvaletlere herşey yenilendi. "Avrupa başkenlerinde kent içindeki eski sinemalar yaşatılırken Ankara’da sinema kültürü alışveriş merkezleriyle sınırlı hale geliyor, kent merkezindeki sinemalar birbiri ardında kapanıyor" diyen Demirkol çifti, Ankara Hürriyet’e yenilenen Büyülü Fener’i ve sinema sektöründeki gelişmeleri şöyle anlattı:

ZAMANIN İLK MULTİPLEX’İYDİ: Bahçelievler Büyülü Fener, Türkiye’nin ilk multiplex sinemalarındandı. 1996’da ilk açıldığında salonları, modern görünümü ve ismiyle büyük ilgi gördü. Onun öncesinde Ankara’da Akün, Batı, Kızılırmak, Metropol gibi 600-1000 kişilik büyük salonlar vardı. 1990’ların ilk yarısından itibaren büyük salonlarındansa çok salonlu, "multiplex" sinemalara geçiş başladı. Sinemaların en az üç salonlu olması ihtiyacı ortaya çıktı. Dünya geliştikçe, sinema da buna paralel olarak büyük bir hızla gelişti. Yurtdışındaki gelişmeler ise Türkiye’ye birebir yansıdı. Örneğin, eskinin aksine artık çok daha fazla film vizyona giriyor. 1986’da sinemacılığa ilk başladığımızda yılda toplam 20 film alsak yetiyordu. Türkiye’de çok uzun yıllar yılda 20-30 film ve 6-7 kopya ile idare edildi. Zamanla film sayısı da kopyalar da çoğaldı. Alışveriş merkezlerinde sinemalar açılmaya başlandı.

YAVUZ TURGUL, ATİLLA DORSAY SALONLARI : Büyülü Fener ilk açıldığında salonlara Türkan Şoray, Şener Şen, Atıf Yılmaz gibi halen hayatta olan çok değerli sanatçıların isimlerini verdik. Bunu biraz da sanata katkısı olan insanların ancak öldükten sonra değerinin bilinmesine karşı olduğumuz için tercih ettik. Yeni salonlarımıza da aktif olarak sanat yaşamını sürdüren Tarık Akan, Yavuz Turgul ve Atilla Dorsay’ın ismini verdik. İyi filmi öven, destekleyen, kötü filmi ise yerden yere vuran Atilla Dorsay, sinemaya önemli katkıları olan, Türkiye’nin önde gelen sinema eleştirmenlerinden biridir. Tarık Akan ise çizgisi hep düzgün giden, her zaman nitelikli filmlerde oynayan gerçek bir sanatçı. Kartpostal çocuğu olarak anıldığı dönemin ardından sinemaya çok nitelikli filmlerle katkısını sürdürdü. Yavuz Turgul ise nitelikli filmleriyle Türk sinemasında önemli bir yeri olan, çok değerli bir yönetmen ve senarist. Eşkiya filmi, büyük bütçeli filmlere cesaret veren Türk sinemasının adeta dönüm noktalarından biridir. Züğürt Ağa, Muhsin Bey, Fahriye Abla, Çiçek Abbas gibi filmlerini saymamıza gerek yok."

MAHALLE SİNEMASI BÜYÜLÜ FENER: Bahçelievler Büyülü Fener, eskinin mahalle sinemalarının modern versiyonu olarak dikkat çekiyor. Tandoğan, Bahçelievler, Beşevler, Anıttepe gibi semtlerin sakinleri, Büyülü Fener’in ağırlıklı müşterisidir. İnsanlar yürüyerek gelir. Vale ve iki katlı otopark hizmeti olduğundan park problemi de olmaz. Eski mahalle sineması anlayışını modern sinema anlayışıyla birleştiren bir sinema diyebiliriz Büyülü Fener için. Sinema eleştirmeni Mehmet Açar’ın yorumu ise, "Sanat sineması ile çarşı sinemalarının parlak modern havasını birleştiren bir sinema" oldu. Bahçelievler Büyülü Fener’e bütün civar halkının desteğini bekliyoruz. Sinemada çok büyük bir rekabet var. Arka arkaya sinemalar açılırken, bir kısmı ise kapanıyor. Sayısız alışveriş merkezi açılırken, her açılan alışveriş merkezi de birbiriyle rekabet ediyor. Artık zincir sinemadan bağımsız sinema açmak ise Don Kişot’luk oluyor. Alışveriş merkezleri şehrin dışına kayarken biz şehir içinde yaşamaya çalışıyoruz.

Büyük salon hayalimiz var

İnci ve İrfan Demirkol çifti, Akün, Kavaklıdere gibi köklü sinemaların kapanmasının çok acı olduğunu, bunların Ankara’nın kültür mirasları olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Avrupa kentlerinde hem şehir içinde hem şehir dışında sinemalar vardır, ikisi bir arada yaşar. Bizde ise Cinepol, Cinemagic, Moviepol, Akün, Kavaklıdere gibi şehir içindeki birçok sinema son birkaç yıl içinde kapandı. Şehir planlamasının burada önemli bir rolü var. Londra ve Paris’te insanlar kent dışındaki sinemalara, alışveriş merkezlerine de gider, şehir içindekilere de gider. Aracını şehir içine sokmaz, şehre metroyla, otobüsle gelir, 1000 kişilik tek salonlu sinemada filmini izler. Londra’da şehir merkezinde beşten fazla büyük sinema vardır. Bu tip büyük tarihi sinemalar Avrupa’da yaşatılır. Bizde ise büyük salon kalmadı. Festival açılışı yapmak için büyük salonlu sinema bulmıyoruz. Bu nedenle diğer ülkelerdeki sinema festivallerinde açılış filmle yapılırken, biz küçük salonlarda bunu yapamıyoruz. Akün benzeri bir sinema açmak hayalimiz var.

Radyo gibi akustik

Toplam 600 milyarlık bir yatırımla yeni yüzüne kavuşan Bahçelievler Büyülü Fener’de yapılan değişiklikleri Demirkol çifti şöyle anlattı: "Sinemanın iç mimarisi tamamen değişti. Yer döşemeleri, tuvaletler, koltuklar, halılar, kapılar, duvar kaplamaları, kaloriferler, tüm elektrik düzeni ve havalandırma sistemi değişti. Ayrıca ses düzeni ve makina daireleri tamamen yenilendi, perdeler büyütüldü. Sinemanın en büyük özelliği ise akustiğinin çok iyi duruma gelmesi. Kızılay Büyülü Fener’den bile iyi bir akustiğe, radyo gibi akustiğe kavuştu. Ses düzeni ve kalitesinde çok iddialıyız. Salon sayısını 4’den 6’ya çıkarırken, 600 olan oturma kapasitesi 395’e düşürdük. Hem koltuklar büyüdü, hem de koltuk araları genişledi. Burada da Kızılay’daki Büyülü Fener’de olduğu gibi arka sırada, kolsuz "aşk koltukları" yaptık. Çok sevilen ve tercih edilen, aşk koltuklarınının sayısını Bahçelievler’de üç sıraya çıkardık."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!