Güncelleme Tarihi:
Mustafa TURAPOĞLU-Muhammet BAYRAM/ANKARA,(DHA)-CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yakınlarının Man Adası'nda 1 sterlin sermaye ile kurulan şirkete para transferleri yaptığını öne sürerek gösterdiği belgeleri kamuoyu ile paylaştı.
CHP'li Bülent Tezcan, TBMM'de basın açıklaması düzenlendi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yakınlarının Man Adası'nda 1 sterlin sermaye ile kurulan şirkete para transferleri yaptığını öne sürerek gösterdiği belgeler sonrası kutuyu açtıklarını söyleyen Tezcan, "TBMM'de görüşülsün dedik, ama TBMM'de hakim irade bu konunun görüşülmesinden rahatsız. Biz kutuyu açtık. Belgelerin orijinallerinin bulunduğu kutumuz burada" dedi.
"NAYLON BİR ŞİRKET"
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun para transferinin yapıldığını açıkladığı şirketin naylon bir şirket olduğunu öne süren Tezcan, "1 Sterlin sermayeli bir şirket. Yani şirketin sermayesi 5 lira. Adaya gitmek isteseniz dolmuşa binecek para değil. Buradan sizi havaalanına götürecek para değil. Genel Başkanımız Salı günü bu para transferini anlattı belgeler ile. Çarşamba günü 'Meclis araştırması yapalım' dedik. Bu transferin altını üstünü inceleyelim diye. Sonra Perşembe günü dün TBMM'de Meclis araştırma önergemiz AK Parti milletvekillerinin oyuyla reddedildi. Şimdi bugün, ‘Niye paylaşmıyorsunuz?’ dediler. Önce milletvekilleri görsün dedik. Şimdi milletle paylaşıyoruz. Tamamını sizlere dağıtacağız. Demek ki ne yaptığımızı biliyoruz. Adım adım yol haritasını anlattım. Bugün orijinallerini sizlerle paylaşacağız" dedi.
"SUSTURMAYA GÜCÜNÜZ YETMEYECEK"
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun açıklamasının ardından büyük bir gürültü koptuğunu söyleyen Tezcan, "Bizi susturmaya güçleri yetmeyecek. Bütün dünyanın imkânlarını kullansan da bizi susturmaya gücün yetmeyecek. Önce 'Bu belgeler sahte' dediler. Sonra 'Ticari ilişki var' dediler. Ondan sonra Çarşamba günü Sayın Recep Tayyip Erdoğan çok açık bir şey söyledi. 'Bu şirketin satışı karşılığında alınan para' dedi. Önce olayı hatırlayalım. Man adasında naylon şirket. 2 Ağustos 2011 tarihinde 1 sterlin sermayeli bir şirket. Yani 5 lira. Ondan sonra bu şirketin sahibi Sıtkı Ayhan. Bir ortaklı, bir hisseli, hisse bedeli bir sterlin. Sonra bu hissesini 2.5 ay üzerinde tutmuş öyle gözüküyor ve 15 Kasım 2011 tarihinde Kazım Öztaş diye birisine devretmiş. 15 Kasım 2011 yılında devredilmiş. 1 ay sonra 15 Aralık'tan itibaren o söylenen para trafiği başlamış. 15 Aralık 2011 tarihi ile 4 Ocak 2012 arasında 20 gün var. 20 gün içerisinde 15 milyon dolarlık para trafiği var. 20 günde 15 milyon dolar ödeniyor" diye konuştu.
DEKONTLARI GÖSTERDİ
Kendilerine 'bu belgeler sahte' dediklerini yineleyen Tezcan, "Ziya İlgen 1 milyon 250 bin liralık dekont, dekontun aslı. Ahmet Burak Erdoğan 1 milyon 450 bin dolarlık dekont. Bu mu sahte. Mustafa Gündoğan 1 milyon 250 bin dolarlık dekont. Bu mu sahte, hani sahteydi. Osman Ketenci dünürü, 1 milyon 250 bin dolarlık dekont, bu mu sahte. Osman Ketenci yine bu da mı sahte. 1 milyonluk dekont. Mustafa Erdoğan 2.5 milyon dolarlık dekont, bu damı sahte. Bunların tamamı orjinal belge. Hiç kimse telaş etmesin. Bunlarda paraların hareketini gösteren belge. Para geliyor, gidiyor. Hepsi burada yazıyor. Bunları anlattık kıyameti kopardılar. Çünkü telaş ediyorlar. 'Sahte dediler' Sahte diyenlere sesleniyoruz. Biz sahte işi bilmeyiz. Onu biz bilmeyiz. Biz yapmaya kalksak ayağımıza dolaşır. Bu süreçte sahte dediler sahte iddiası çöktü. Savcılık istiyormuş, vereceğiz savcılığa. Onlarda baksınlar. orijinallerini vereceğiz" şeklinde konuştu.
SORULAR YÖNELTTİ
Tazcan konuşmasının devamında, "Şu sorunun cevabı vermek zorundalar. Hangi şirketi sattılar, adı nedir. Bu şirketin ortakları kim, sattıkları şirketin. Bu şirketin bilançosu nedir. Bu şirketin varlıkları nedir. ‘Şirketi sattı’ diyorlar, devir senetleri nerede. Kim almış kim satmış. Ne kadar faaliyet yürütmüş. Ne kadar para kazanmış. Ne kadar vergi ödemiş. Bunlara bakalım" şeklinde sorular yöneltti.
"BU BASİT TİCARİ İLİŞKİ DEĞİLDİR"
Şirketin bir adada kurulduğunun altını çizen Tezcan, "Bu basit ticari ilişki değildir. Buna kim inanır. Burada mide bulandıran bir şey var. Bunu söyleyince kıyamet koptu. Sahte değil, her şey meydanda. Arkadaşlarımızın ada hassasiyetini biliyoruz. Aynı hassasiyeti Ege’deki Türk adaları içinde bekliyoruz. Şimdi kutuyu açtık. Daha yeni kutular açılır" diye konuşması sonlandırdı.
Tezcan, konuşmasının ardından beraberinde getirdiği 3 klasör halindeki belgelerin fotokopilerini basın mensupları ile paylaştı.
FOTOĞRAFLI